Elio anne kucağında yatarken Harry oyuncaklarla ona küçük bir gösteri düzenliyordu. Elio babasının bu hallerini seviyor olacaktı ki gayet mutlu görünüyordu. Harry Elio'yu eğlendirmeye devam ederken duyduğu anahtar sesiyle elindeki oyuncağı Elio'nun eline bıraktı.
Oturma odasından çıktığı gibi kapıya koşarak daha anahtarını bile delikten çıkartmamış olan Louis'ye kocaman sarıldı. Louis de gülümseyerek ona sarıldıktan sonra dudaklarına kısa süreli bir öpücük kondurdu.
"Bakıyorum da bugün daha çok özlenmişim."
Harry başını sallayarak Louis'nin içeri girmesi için müsade etti. Louis ellerindeki poşetleri oturma odasındaki sehpaya bırakarak üzerindeki takım elbisesinin ceketini çıkarttı. Elio anne kucağında babasını izlemekle meşguldü. Louis kravatını gevşetip gömleğinin kollarını katladıktan sonra bebeğinin başını okşayarak sehpanın önüne oturdu.
"Sana bir sürprizim var Harry."
Harry heyecanla bebeğini alıp sehpanın önüne koydu.
"Bak Elio, baba bize sürpriz yaptı!"
Louis gülümseyerek ilk poşeti açtı. İçinden çıkan yeşil tişörtü sehpanın üzerine bırakarak diğer poşeti aldı. Diğer poşetten de mavi bir tişört çıkartarak diğerinin yanına koydu. Öbür poşeti de açarak içinden birkaç takı kutusu çıkardı. Harry heyecanla kıyafetlere ve takılara bakarken Louis de üzerinde Gucci yazan paketi yavaşça açıp içinden siyah transparan kıyafeti çıkardı.
"On sekiz yaşına geldiğinde istediğin gibi giyinebileceğini söylemiştim..."
Louis iç çekerek konuştuğunda Harry Louis'ye sarılarak sehpanın üzerindeki güzelliklere baktı.
"Hepsi, hepsi harika Louis!"
Harry ufak bir sevinç kahkahası attı attı.
"Bunları giyeceğime inanamıyorum..."
Harry büyük bir heyecanla sehpanın başına geçti. Kıyafetleri ve takıları eline alıp inceledi. Bu sırada da Louis Elio'yu kucağına alarak yukarı çıktı.
* * *
Harry gözlerini araladığında yanında Louis'nin olduğunu fark etti. Onu uyandırmamaya dikkat ederek kalkıp Louis'nin odasına ilerledi. Tahmin ettiği gibi bebeği uyanmış ve babasını bekliyordu. Bebeğini kucağına alarak yanağına minik bir öpücük kondurdu.
"Günaydın Elio."
Bebeğini sıkıca tutarak odadan ayrıldı. Merdivenleri dikkatlice inerken kapının açıldığını fark etti. Vera kendinin yeni geldiği vakitlerde Harry'yi uyanık görmeye alışkın değildi. Harry gülümseyerek bebeğini Vera'ya uzattı.
"Günaydın Vera! Önce bebeğimi, sonra Louis'yi besleyeceğim."
Harry hevesle odasına dönerek kıyafetlerinin olduğu dolaba ilerledi. Diz çökerek güzel kıyafetlerine baktı. Dolabına adeta renk gelmişti.
Harry tam tişörtlerden birine uzanmıştı ki elini geri çekti. Pembe giymeye çok alışkındı. Tek farklı tişörtü Louis'nin doğum günü için yaptırdığı özel tişörttü. O tişört de Harry için özeldi çünkü tek renkli tişörtü o idi. İç çekerek elini diğer pembe çiçekli tişörte uzattı. Altından da beyaz bir şort aldıktan sonra suratı asık bir şekilde dolabı kapadı.
Üstünü giyinip elini yüzünü yıkadıktan sonra masasında duran mıknatıslı küpeyi hızlıca kulaklarına takarak mutfağa ilerledi. Vera bulaşık makinesinden tabakları çıkarak dizerken Elio bebek sandalyesinde biberonu ile savaş veriyordu.
