Kedi'm | JenLisa

9. Bölüm

Kediciğimin @godjeny Jenlisa yazmaya başladı. Onun da kitabını okuyabilirsiniz. <3

Bu arada dersaneye başladım. Lanet 12. sınıf önümde ve seneye sınava giriyorum. Sıçtım gibi hissediyorum.

Neyse bölüm geç geldi biliyorum tamam tamam. xD

Sen bölümü okumaya başla hemen <3

Taeyeon - Voice

---------------

Lisa'nın Ağzından

Evden çıktıktan hemen sonra kafamı dağıtmak için -ki çoğunlukla onunla alakalı olan ayrıntıları unutmak için- bir bara gelmiştim. Şirketin bağlantılı olduğu barları tercih ediyordum çünkü hem bedavaydı hem de kendi adıma bir sorun yaşamıyordum.

Kapıya geldiğimde adam direkt beni tanımış ve önümden çekilmişti. İçeriye girdiğimde bar masasına oturdum ve barmeni beklemeye başladım. Bir garson yanıma geldi ve yüzüme baktı. Kim olduğumu anlayınca selam verdi ve yumuşak bir dille sordu.

"Lisa Hanım, ne istersiniz?"

"Viski."

"Hemen getiriyorum efendim." Önümde eğildi ve yanımdan ayrıldı.

Etrafıma bakınınca erkeklerin bana baktığını fakat yanıma neden gelmediklerinin sebebini biliyordum. Şirketteki herkes benim cinsel yönelimimi bilirdi. Ve burası da şirkete bağlı olduğuna göre bilmeleri garip olmazdı. Tabii bu demek değildir ki buraya sadece şirket çalışanları girebilirdi. Tabii ki de sadece eğlenmek isteyen normal insanlar için açılmış lüks bir bardı burası.

Burası şirkete bağlı olduğu için aynı zamanda şirket barlarında ve eğlence kulüplerinde uyuşturucu satımları olurdu. Yakalanma gibi bir durumumuz da yoktu çünkü şirket polisleri tutmuştu. Yerel polis örgütleri, Kore'nin en zengin şirketinin hatta dünyada en zengin şirketlerden bir şirkete ne kadar etki edebilirdi ki? İhbar edilsek bile bu olay sadece ihbar edeni olumsuz etkilerdi. Parayla -ki paraya gerek bile yok- halledilirdi en kötü. Genelde polis şirketle alakalı olan ihbarları görmezden gelirdi.

Dışarıdan geldiği belli olan ve beni tanımayan kırklı yaşlarının üstünde bir adam bana iğrenç gülümsemesiyle bana doğru yürümeye başladı. Yanıma ani hareketle oturmuş ve dibime girmişti.

"Senin gibi bir güzellik yalnız olmayı hak etmiyor." Kızlardan bir kere daha hoşlandığım için sevindim. Uçkuruna düşkün erkeklerin bir kadını sevmesine olasılık versem de çok düşük bir olasılıktı. Kadınların erkekleri anlaması daha zordu asıl. Kadınlar gerçek aşkın peşinden koşarken; bu uçkuruna düşkün varlıkların amacının anlaşılması zordu. Sevdiği için mi yanındaydı yoksa sadece seni elde etmek için mi? Belli etmiyorlardı.

"Siktir git!" Gözlerimi sinirle ona çevirdim. Adama dalmamamın tek nedeni bir olay yaşamak istemememdi. Sadece kafamı dinlemek istiyordum.

"Ne nazlı çıktın güzellik. Merak etme, bir oda bulalım güzelim. O zaman eğlenceli zamanlar geçireceğiz." İğrenç gülümsemesiyle elini bacağıma attı.

Çok iğrençti. Ve şu an olduğum yerde sinirden titriyordum. Elini tuttum ve dizimle bilek kısmına geçirdim. Bileği şu an incinmişti hatta çatlamış bile olabilirdi. Bileğini kendisine çekip bileğini diğer eliyle kavradı.

"Ah! Seni orospu! Altımda inim inim inleteceğim seni." Bana doğru sağlam eliyle hamle yaptığında istifimi bozmadan tek elimle diğer bileğini kavrayıp tekrar dizime geçirdim. Hareket bile etmemiştim, sadece olduğum yerde oturuyordum.