Multişem Plan

1.1K 102 76
                                    

Yazarken gülmekten ağladığım ilk bölüm sanırım fkdhkfjdgh

Umarım gülmekten ağlarsınız amin

Bu arada dikkatinizi cımbızla çekiyorum; 2 gündür 2şer bölüm atıyorum, ehe 🙃💗

neyseee

..İYİ OKUMALAR..

Taehyung'dan..

Önümdeki kahvemden bir yudum alarak tekrar ellerimi hırkamın cebine koydum.
Bu cafenin en çok kahvelerini seviyorum doğrusu.

Cebimden telefonumu çıkararak, kaydettiğim Zayn piçinin numarasına sırıtarak bakmaya başladım.
Çok geçmeden arama tuşuna basarak kulağıma götürdüm.

(+'lar Taehyung, -'ler Zayn)

3. Çalışta açtığında bacak bacak üstüne attım.

- Alo?

+ Selam orospu çocuğu.

Kahvemden sesli bir yudum aldım.

- Kimsin lan? Yine sapıklar dadandı.

Sesinin az çıkmasından dolayı, telefonunu kapatmak için indirdiğini anladım.

+ Hey hey, dur bakalım domuz pipisi. Daha yeni başlıyoruz.

- 3 Saniye içinde kim olduğunu söylemezsen polisi arayacağım!

+ 2 Saniye içinde susmazsan o iğrenç suratını kıyma makinesine sokacağım.

Ses kesilince sırıtarak konuşmama devam ettim.

+ Yarın sabah saat 2de ****** da bekliyor olacağım.

- Oraya geleceğimi kim söyledi?

+ Korkudan titreyen kıçın.

- Sendenmi korkacak mışım? Hahahah

İğrenç kahkasıyla telefonu kulağımdan biraz uzaklaştırdım ve aynı şekilde cevap verdim.

+ AHAHHAHAHAHA! Çok komik. Dediğim gibi, bekliyor olacağım.

Tam birşey diyecekken yüzüne telefonu kapattım.

İnsanlar bana bakıyordu. Sanırım az önceki kahkaham yüzündendi.

Elimle 'üzgünüm' işareti yaparak masadan kalktım ve borcumu ödeyerek dışarı attım kendimi. Yaz olmasına rağmen bugün hava biraz kapalıydı ve rüzgar esiyordu. Gözlerimi kapatıp gülümsedim rüzgara karşı.
İnce hırkama biraz daha sokularak, devam ettim yeşil kokan kaldırımda yürümeye.

Şimdi biraz, bizim takımla konuşmam gerek. Malûm, hemen kabul edecekleri birşey değil.

..Yarım saat sonra..

"Ne? Sen ciddi misin?" Dedi Namjoon.

"Son derece" dedim bacak bacak üstüne atarak.

"Neden birinin canını acıtarak eğleneceğiz?" Dedi Jin umursamaz tavrıyla.

"Çünkü.." dedim ellerimi birleştirip dizlerimin üstüne koyarak "O da benim miniğimin canını acıtarak eğlendi."

Jungkook gözlerini yüzümden, göbek deliğimin altına doğru indirmeye başladığında "hey!" Diye bağırdım.

"Miniğim derken, ondan bahsetmiyorum. MAL!" Diyerek yastığı kafasına attım. Ardından elimle 'diğer' miniğimi kapattım.

"Neyden bahsediyorsun o zaman?" Diye sordu yastık yiyen kafasını okşayarak.

"Jimin'imden"

"Hee, desene oğlum. Ne bileyim ben?" Diyerek koltukta bağdaş kurdu.

"Hallederiz bro, no problem" dedi Hoseok ağzını eğerek konuşurken.

"Bu da Yoongi ye benzemeye başlarken iyice tipsiz birşey oldu he. Eski haline dön Hoseok!" Dedim Hoseok a da yastık atarak.

"O Zayn i de ponçik suratımla halledecektim zaten? Hm?" Dedi Hoseok.

"Yok, orada değişebilirsin. Ama olsun, evde böyle olma. Boğasım geliyor seni" dedim gülerek.

"Ay hoşt!"

"Tamam tamam, bırakalım artık gevezeliği-"

"Kıçımın kenarına bak sen. Dünkü bebe, ne bu havalar? Biz senin bokunu biliriz bokunu!" Dedi Namjoon yandan bana bakarken.

"Lafımı kesme Namjoon. Planı anlatıyorum, dinleyin"

14.00

"Nerde kaldı bu halı kılıklı?" Dedi Jin deponun tavanından seslenerek.

"İpi tut gerizekalı! Düşücen şimdi!" Diye uyardı Jungkook Jin in yanında dengesini koruyarak.

"Gelir şimdi! Sessiz olun! Aman düşiyim demeyin, bütün plana sıçarsınız" dedi Hoseok deponun köşesinden fısıltıyla konuşurken.

"Tamam susun artık!" Diyerek böldüm konuşmayı.

Şuan tepeme kadar sinirden kızarmıştım. Ama yüzümde hâlâ bir sırıtış vardı.
Zayn efendi yemeği sıcak yemeyi severdi, ama bilmiyordu ki, intikamın soğuk yenen bir yemek olduğunu.

Deponun kapısı açılmaya başladığında sırıtmam daha da büyüdü. Kahkaha atmamak için kendimi zor tutuyordum doğrusu.

İçeri siyah pantolon, kırmızı tshirt ve siyah convers iyle bir Zayn girdi.

Elimdeki siyah eldivenleri yok sayarak birbirine sürttüm, el yıkar gibi.

Zayn gözlerini kısarak kim olduğumu anlamaya çalışıyordu. En sonunda gözleri normal hale gelip şaşkın bakışlar atmaya başladığında, tanıdığını anladım. Zeki şey seni.

"Sen? Jimin in sevgilisi?"

"Ta kendisi" dedim dudak büzerek.

"Noluyor? Neden beni çağırdın buraya?"

Büyük bir kahkaha patlattıktan sonra durdum ve gözümdeki yaşı orta parmağımla silerek, ciddi havama geri döndüm.

"Eğlenmek için"

Ne olduğunu anlamayan bakışlar atmaya başladığında, ellerimi birbirine çaktım.

Yukarıdan Jin ve Jungkook, Deponun köşesinden ise Hoseok ellerini bilevriyerek geliyorlardı. Zayn in arkasında, kapının yanında duran Namjoon, Zayn in kollarını arkasında birleştirerek hareket etmesini engelledi.
İşte bunları seviyorum dostum.

Namjoon sırıtarak bana bakarken, Zayn Namjoon un elinde tepinmeye başlamıştı.
Jungkook halatı tavşan dişleri ile gülerek Zayn e yaklaştırırken, Zayn masum masum etrafa bakıyordu. Ne kadar masum olabilirse artık..

"Hey! Bağlamayın beni! Sizi polise vereceğim! Bırakın beni! Bırakın lan!" Diye ciyaklamaya başlamıştı. Ellerini ve ayaklarını çoktan bağlamışlardı Jungkook ve Namjoon.

Şimdi sıra bendeydi galiba? Hm?

Dilimi alt dudağımda gezdirerek Zayn e yaklaştım ve kemikli ellerimi, o tavuğa benzeyen çenesine koyarak bana bakmasını sağladım.

Korkuyla bana bakarken elimi şıklattım. Hoseok elinde birkaç aletle gelmişti bile.

Zayn in yüzüne yaklaşarak o kelimeleri döktüm dudaklarımdan;

"Hadi... Minecraf oynayalım. Sen ev ol, bende seni bombalayan o çocuk." Yanağını patpatladım ve kameraya selam verdikten sonra tekrar Zayn e döndüm "bu çok eğlenceli olacak"



Play With Me | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin