👑2. BÖLÜM👑

589 45 11
                                    

Elimdeki dosyalarla Bay Han'ın kapısının önünde içeri girmek için komut beklerken tarif edilemez bir heyecan kaplamıştı bedenimi. Hiç kimseye karşı böyle hissetmezken ona olan bu tutumum kurdumun pek hoşuna gitmiyordu.
-"Gel" sesini duymamla içeri girdim.

Duvarları sadece camdan oluşan odanın ortasındaki kahverengi kestane ağacından yapılma antika masasında geriye yaslanmış beni bekliyordu. Kapalı olan gözleriyle odayı aynı bir David heykeli gibi güzelleştirirken böyle bir varlığın yaratılmış olması omegalar için haksızlıktı. Böyle güzellikteki bir insan ancak omega olabilirdi.

Yanına vardığımda kapalı olan mavi gözlerini açarak bana bir şölen sunmuştu. Elimdeki dosyayı önüne koyup geri çekildiğimde gözleri önce benim daha sonra da dosyanın üzerinde oyalandı.

-"Son bir ayın anlaşma dosyaları değil mi?" Diye sordu tok sesiyle.

-"Evet efendim. Ayrıca en çok kâr ettiğimiz bir ay."dedim.

O dosyayı incelerken bende onu inceliyordum. Memnuniyeti ortama yaydığı aurodan belli oluyordu. Benim kurdum ise bu duruma hiç bir şekilde cevap vermek istemiyordu. Alfanın memnuniyetini beğenmemişti. Bay Han gerçek bir kurt değildi. Melezdi ve onun aileside onun gibiydi.

Konuşmaya başlayan Bay Han ile düşüncelerim dağıldı.
-"Çok güzel bir düzenleme. Senin gibi bir çalışanımız olduğu için çok şanslıyız."diyerek dosyaları almam için bana uzattı.

Dosyayı almak için hamle yaptığımda elimde hissettiğim sıcaklıkla elimi geri çekmek istedim. Ama sadece istemekle yetinmiştim. Çünkü Bay Han diğer ileyle buna mani olmuştu. Elimdeki dosyayı masanın üzerine koyarak elimi avucunun içine aldı. Değişen aurosuyla alfasının sesini duymuştum. Beni istiyordu, arzuluyordu. Parıldayan sarı gözleriyle bana bakarken aklımda bir çok sahne canlanıyordu. Deneyimli bir omega olarak etkilenmemiştim. Hatta kurdum kendini göstermemekde inat ediyordu.

Oluşan bu ortam ellerimin bırakılmasıyla dağılmıştı. Bay Han sandalyesinde geriye yaslanıp:
-"Yanlış anlamanı istemem. Sadece söylentilerin gerçekliğini merak ediyordum." Dedi.

-"Söylentiler." Dedim. Şaşkınlık ve sinir aynı derece vücuduma yayılırken.

-"Evet söylentiler. Sicilinde omega yazmasa veya arada çocukça davranışlarını görmesem omega olduğuna inanmazdım."

Çocukça hareketler mi? Küçük dilimi yutmak üzereydim.

-"Haa"

Verdiğim garip tepkiyle kendime gelerek eğilip:
-"Özür dilerim efendim." Dedim ve daha fazla kendimi utandırmamak adına dosyayı aldığım gibi kapıdan çıktım. Kapıya yaslanarak demin ki anı düşüyordum. Çocukça hareketlerimi görecek kadar beni incelemesi sevinmeme neden olurken kendimi düşürdüğüm utanç verici durum cabasıydı.

Kapıdan ayrılıp derin bir nefes alarak odama yöneldim. Bu gün işlerim erken bitmişti. Odamdan evrak çantamı alıp diğerleri ile buluşma yerimiz olan giriş katına yöneldim.

Asansörden gelen Chin ve Isuel ile onlara el salladım. O esnada bir kaç görevlinin koşuşturmasıyla bu gün gelicek olan yeni ortaklarımızın şirkete girmek üzere olduklarını anladım.

Yanıma gelen Isuel:
-"Erkencisin. Çok bekletmedik umarım." dedi her zaman ki nezaketiyle.

Chin ise aksi bir şekilde:
-"Beklesin bir şey olmaz. Evde de biz onu bekliyoruz." Diyerek araya girdi.

Bu ikisinin birbirine tezat hallerine gülerek:
-"Tamam çocuklar biliyorum beni çok seviyorsunuz."dedim.

-"Egoist" diyerek bana ters ters bakan Chin'e gülerken kapıdan girenlerle saygı pozisyonunu aldık. İkisi alfa ikisi beta dört kişilerdi.

Alone ChildHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin