Etiketsiz Yaşam

9 3 2
                                    


Hepimiz açız.

Peki neyin açlığını çekiyoruz biliyor musunuz?

Değer görme ve sevgi açlığı çekiyoruz. Sevginin karşılıklı bir ticaret olduğunu düşünüyorum çoğu zaman. Misal ailemiz, eğer anneniz sizin değil de başka birinin annesi olsaydı hala aynı sevgiyi besliyor olabilir miydiniz? Ya da anneniz tarafından asla sevgi görmeyen ve nefret edilen biri olsaydınız hala aynı sevgi ile sevebilir miydiniz? Açıkçası ben sanmıyorum sevmezdim, belli bir zamana kadar annemin verdiği tepkilerden dolayı hep anneme karşı bir soğukluk hissettim, bir anne ve çocuğu arasında olmaması gerektiğini düşündüğüm bir şeydi bu. Bilemiyorum belki annem de annesinden aynı şeyleri gördü ve gördüğünü uyguladı. Lakin şimdi sorsanız anneme ayrı bir değer veriyorum aynı şekilde annemde bana. Bir anne ve çocuğun arasında olması gerektiği gibi. Sadece bir görev olarak değil, dertlerimi biliyor benim anlattığım kadarıyla ya da mesaj da yazdığım bir kelimeden o gün moralim iyi mi yoksa kötü mü anlayabiliyor. Çok zaman aldı belki ama değdi. Eğer annem, benim annem olmasaydı beni kesinlikle sevmezdi ve çocuklarıyla görüşmemi istemezdi, buna kalıbımı basarım.

Olduğumuz gibi miyiz? Ben bazen belki de çoğu zaman olduğum insanı yansıtamıyorum. Etrafıma ördüğüm, tuğlasını etrafımda ki insanların verdiği harcını benim hazırladığım bir duvar. Kesinlikle tek taraflı bir şey olduğunu düşünmüyorum. Karşılıklı. Tek başınıza iyi ya da kötü olamazsınız. Ben hep kötü olarak bahsedilen insanların hayatlarını merak etmişimdir. Nasıl ve neden kötü. Bu soruları hep sormuşumdur ya kendime ya da o hayatı anlatan birine. Mutlaka bir şey vardır o hikayenin içinde bir kilit noktası, onu gördüğümde o kötü diye bahsedilen insana acımışımdır. Yine de kötü olmayı, tasvip etmiyorum ne kendime ne de bir başkasına. Her insanın içinde hem iyi hem kötü bir yan vardır, hangisi ile daha çok ilgilenirsen o gün yüzüne çıkar ve o olursun ama diğer taraf hep içindedir.

Etiketlerini çıkardığında kimsin? Mesleğin olmadığında, dış görünüşün önemsiz olduğunda, tek başına kaldığında, iç sesinle bir başına olduğunda sen kimsin? İşte asıl o sensin. O benim.

Çok zor değil mi o etiketleri kendinden çıkarmak çünkü kendini o etiketlerle görüyorsun sanki onlarsız bir hiçmişsin gibi. Çok kötü değil mi? Bu beni korkutuyor, etiketlerim olmadığını ben neyim, kimim? İstediğim miyim, iyi miyim yoksa kötü müyüm? Onlarsız varlığım nasıl bir anlam kazanır ama hadi o gözlerde nasıl görünürüm korkusu, nasıl aptalca kendime koyduğum değer.

Tek başına olmayı seviyor musun? Ben çok seviyorum. Bir başına olmak en cazip yaşam gibi geliyor. Neden mi? Henüz net bir cevabı yok galiba. Eğer senin bir cevabın varsa bana da söyler misin? 

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 19, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Benim Küçük Aptal Dünyam Where stories live. Discover now