-Hocam öğrenciyim, bir kızdan hoşlanıyorum, ona sevdiğimi söyleyeyim mi? –Hayır asla! Evlenmeye karar verdiysen bile kalbine fazla girme. Ayrıca evlenme yaşında mısın? Hadi deyince hemen evlenebilecek misin? İşin, geçimin, aile ortamın hazır mı? Hala okuyorsun sen. Daha hayata tutunmadan bunu yaparsan başarı ilerleyişin yarı yolda kesilir.
–Ama hocam, seven sevdiğini söylesin diyorlar! –Hayır, nikâhsız karı-kocacılık oynamak basiretten uzak! Ya evlenmezsen! Birinin kalbine girip, ümit verip de sonra istemiyorum dersen bu zulüm, bedelini tövbeyle değil hayatındaki ağır imtihanlarınla ödeyeceğin bir günah olur. Evleneceğin kişiye bile seviyorum diyerek başlama konuşmaya. Niye bu kadar insan evlenemiyor, niye boşanmalar patladı, niye kadınlar erkekler karşılıklı fuhşa düşüyor. Çoğu Allah'ın yasak ettiği bu gençlik deneyimleriyle fıtratlarını bozmaları yüzünden! Nişandan önce ve hatta mümkünse nikâhtan önce böyle duygusal şeylerin uyanmasına ve yansımasına izin verme. İçinde bir duygu varsa da gizle! Çünkü yarın durum değişebilir ve hayır demek zorunda kalırsın. Seviyorum dersin de sevgini bitiren durumlar yaşarsan, yalancı, sahtekâr ve hain olarak damgalanırsın. Haklı bir beddua alırsan da bedelinden kurtulamazsın. Unutma ki hayat ölünceye kadar birbirini izleyen imtihanlarla doludur.
-Niye bu kadar katısınız? İnsanın aşık olduğuyla evlenmesi gerekmez mi? -Her sevene veya aşık olana buyur buluş da şehvetini tatmin et dedikçe yeryüzünde fuhuş ve ihanet patlamıştır. Birisiyle evlenmeye sırf kendisine aşık diye evet diyen kişi akılsızın tekidir. Elbette insan evleneceği kişiyi sevmelidir. Ama evlenmesi için tek başına sevgi veya aşk bir anlam ifade etmez. Çünkü o ilk küfürleşmede, ilk cinsel tatminde, ilk kavgada, ilk mal paylaşım anlaşmazlığında sönecek bir palavradır. Birisiyle sırf sizi çok sevdiği için evlenmeye kalkışmayın. O yalan hormonlar biter, bakarsın ki hain köpek gibi en zor zamanında sana sırtını döner. Basiretli evlilik bir devlet gibi gerçekler üzerine kurulur.
''Muhammed Bozdağ''
