26. bölüm

131K 7.4K 1.3K
                                    

Rabb'im Türk ordusunun yar ve yardımcısı olsun...

Ayağına taş değdirmesin...

Zeval vermesin.

Amin...

Keyifli okumalar...🤩

Sesler, gürültüler, bağırışlar, çığlıklar... Uğultu şeklinde bir sürü ses duyuyordum ama hiçbirini anlamlandıracak durumda değildim. Kolumu tutan Cihangir beni çekiştirirken az önce atış yaptığımız bölümün arka tarafına götürüyordu. Arka tarafa geçer geçmez telaşla beni kontrol etmeye başladı.

"İnci iyisin değil mi? Bir şeyin yok."

Ses çıkartamadan hızlı nefeslerle başımı salladım. Korkumu görüyor olacak ki başımı kaldırarak gözlerine bakmamı sağladı.

"Buradan sakın çıkma İnci. Ben hemen geliyorum."

Hızla kolunu kavradım. İçimi daha büyük bir korku kapladı.

"Cihangir gitme lütfen."

Kolundaki elimi tutup dudaklarına götürdü. Küçük bir buseyle gözlerime baktı.

"Sakin ol yavrum. Hiçbir şey olmayacak ve hemen geleceğim."

Üzgündüm. Onu bırakmak en son istediğim şeydi.

"Ben de geleyim."

Hemen kaşlarını çattı.

"İnci söz dinle."

Beni korumak istediğini bilerek çaresizce kabullendim. Çünkü biliyordum ki ben onu düşünürken o da beni düşünüyordu. Gelmeyeceğimden emin olunca belindeki silahı çıkartıp emniyetini açtı. Etrafı kontrol ederek gitmişti yanımdan. Geçen birkaç dakikanın ardından birkaç el silah sesi daha duyunca tekrar kapattım kulaklarımı.

Kan, silah, acı bunların hiçbirini görmek istemiyordum. Ben hep barıştan, dostluktan yana olmuştum. İnsanlar birbirine zarar vermesin, savaş olmasın, çocuklar ölmesin, kimsenin eline kan bulaşmasın, acı çekmesin, kadınlar zarar görmesin, kimse istismara uğramasın, çocuklar yetim kalmasın istiyordum. Belki çok fazla sevgi pıtırcığı olduğum düşünülebilirdi ama böyle olsa dünya daha güzel bir yer olmaz mıydı?

Biliyorum bu dünyada pek de mümkün değil söylediklerim. Fakat her şey insanın elinde değil mi? Kötülük saçmak bize ne kazandırıyor? Bırakalım da dünyada iyilik kazansın. Bırakalım da çocuklarımızın kalbine merhamet tohumları ekilsin, sevgi filizlensin. Bir hayvanı sevmek istediğinde 'pis o' diyerek korkutup uzak tutmak yerine merhametli davranmayı, sevmeyi öğretmeliyiz çocuklara. Çiçeği kopardığında, köpeğe, kediye vurduğunda yaptığının yanlış olduğunu, onların da canları olduğunu öğretmek... Bunlar çok da zor olmasa gerek.

Bunlar aslında olması gerekenler...

Cihangir'i beklerken daha fazla dayanamayarak başımı saklandığım yerden çıkarttım. Etrafıma baktığımda ortalıkta çok az insan kalmıştı. Sevdiğim adamı görememek canımı sıkıyordu. Etrafıma biraz daha bakınırken tehlikenin geçtiğini düşünerek ayağa kalktım. Elimde tuttuğum ayıma biraz daha sarılarak küçük adımlarla ilerlemeye başladım. Gözlerim etrafta Cihangir'i arıyordu. Ona bir şey olacak diye ödüm kopuyordu. Neredeydi benim sevdiğim?

Küçük adımlarla ilerlemeye devam ederken arkamdan hızla yaklaşan ayak seslerini duyduğumda, tam arkamı döneceğim sırada belime sarılan eller titrememe sebep oldu. Bir anda neye uğradığımı şaşırırken çırpınmaya başladım.

Baytar Hanım [RAFLARDA] Where stories live. Discover now