SUIT | Jenlisa

25 × Çocukluk Takıntısı & Batıyı Fısıldamak

"Lisa, Jennie ile bizde kalman için ısrar ediyorum. Çok fazla odamız var ve sadece bir gece." diye yalvardı annesi. Ön koltuktan bize döndü ve ne kadar ciddi olduğunu belirtmek için gözlerini oğlununkilere kilitledi.

"Anne, çoktan bir otel ayarladım." dedi oflayarak.

"Benimle konuşurken o ses tonunu kullanma Lisa."

"24 yaşındayım." diyerek bağırdı. Sesi sonunda sarsıldı. Annesiyle tartışırken gözle görülür biçimde sorunu halletmeye çalıştığını anlayabiliyordunuz. Annesi konuşunca gözleri yumuşadı ve gerilmiş omuzları düştü.

"Ve ben hala senin annenim. Ayrıca bizimle kalmanız için yalvarıyorum. Seninle görüşemiyoruz ve sen buraya gelipte benim çatımın altında kalmazsan çok ayıp olur. Bunu kesinlikle kabul etmem." dedi.

Lisa'yı izlerken kıkırdamalarımı gizlemek için kendimle savaşmam gerekti. Sağ gözü sinirle seğiriyordu. Bambam kahkahayı koyuverince bende katıldım ve Lisa'nın omzuna doğru eğilerek gülerken çıkardığım seslerin şiddetini azaltmaya çalıştım. Lisa'nın şu an ki durumu ondan bekleyeceğim son şeydi. Aile kadını, anasının kuzusu. 

Ama bu kesinlikle Lisa'ydı ve gerçek şu ki annesinin evinde kalmama isteği saadece benden dolayı biraz fazlaydı. Annesine tapıyordu hatta onu hizaya getiren annesiydi. Kasılmış çenenin ve soğuk ifadenin altında onu büyüten kadına karşı büyük bir hürmet ve şefkat saklıydı.

"Gülmeyi kes." diye tısladı birden bire kulağıma. Dudaklarımı birbirine bastırdım ve acınası kıkırdamalarımı gizlemeye çalıştım. Elimi tutuşu sıkılaştı ve uyardı. Bu sefer tüm gülüşlerimi geri çektim.

"Yani bu gece bizimle kalıyorsun?" Diye sordu Bambam Lisa'ya bakmak için üzerime eğildi. Lisa'nın kafası deri koltuğa düştü.

"Zorunda mıyım?" 
Bambam'ın yüzü sırıtışla kaplandı garip bir şekilde Lisa'ya çok benziyordu. "Evet, evet, zorundasın."

"İyi. Sadece bu gece."

Annesi sevinç çığlığı bırakırvedi ve ellerini birbirine kenetledi. Bambam vahşice gülümsedi ve dikkatini yine telefonuna yöneltti. Lisa bir taraftan burnunun kemerini sıkıyor ve titrek nefesler alıyor diğer yandan da kendi kendine "Kafama sıçayım ne yaptım ben?" gibi duyulan şeyler mırıldanıyordu.

Yolculuğun geri kalanı sessizdi. Bu süre boyunca Lisa sadece pencereye dayandı gözleri kapalı ve çenesi kasılmıştı. Ben Bambam ve Annesi ile biraz konuştum ki bunlar tanıştıığım en sevilesi insanlardı. İkisi de sıcak ve çekiciydi ve Lisa'nın onlarla akraba oluşunu aklım almıyordu.

Şehrin dışına çıktıktan bir kaç dakika sonra sevimli tuğla bir yapının önüne geldik. Valizlerimizi odaların bulunduğu kata taşıdıktan sonra minik bir anlaşmazlık yaşandı: "Siktir anne hayır. Jennie benimle kalıyor." ve "Diline dikkat et Lisa!" bende zayıf bir sesle "Benim için fark etmez." mırıldandım ve sonunda tartışma benim Lisa'nın büyüdüğü odada kalmamla son buldu.

Odasının duvarları maviydi ve çeşitli posterlerle kaplıydı özelllikle : Kızlar, kediler, kpop grupları.. (ama bununla sınırlı değillerdi.) Hiç Lisa'nın gibi değildi. Odanın ortasında büyük bir yatak vardı ve el yapımı gibi sıcacık tutacağını düşündüğüm bir örtü ile kaplıydı.

Valizimi köşeye koydum. Döndüğüm anda Lisa tarafından duvara ittirildim. Elleri her yerimdeydi Dudakları yakaladığı her yeri öpüyordu. Uyaramadan dili benimkini buldu ve umutsuz bir açlıkla benimkine masaj yapmaya başladı. 

Tüm direncimi toplayıp Lisa'yı ittim. Bu onun yumuşak bir inleme çıkarmasına neden oldu ve başı omzuma düştü. "Ne oldu?" dedi sızlanarak.