Bölüm 9

799 66 46
                                    

                                                                                                                                                                                                       

Herkese merhaba!!! yine uzun bir ara vermek zorunda kaldım ama elime bilgisayar geçer geçmez ilk iş bölümü düzenlemek oldu. Umarım beğenirsiniz. Beğeni ve yorum eksik etmeyin. 

*******

 Genç adam sırasında oturmuş sabah olanları düşünüyordu. Gece sabah ona teşekkür ederken bir an neden teşekkür ettiğini anlayamamış ve Selim olayından bahsettiğini söyleyince, sikinde bile olmayan Selim'i düşündüğünü söylemişti genç adam. Niyeti Gece'yi kızdırmak biraz da kırmaktı ama genç kızın bu lafından dolayı kırılmadığına emindi. Teşekkürü bile zorla yaptığını anlıyordu Gece'nin tavırlarından. O zaman neden böyle bir şeye kalkışıyor diye genç adamın aklını bulandırmıştı.

Nereye kadar gideceğini sorduğunda Gece'nin de bunu bilmediğine emindi. Gerçekten nereye kadar gidebilirdi ki? Selim'in alaylarından sonra genç kızın oturup ağlayacağını bile düşünmüştü ama ne kadar ileri gidebileceğini düşünmemişti. Ta ki gözleriyle görene kadar...

Ders sırasında Gece'yi çağıran müdürün neden çağırdığı çok da umurunda değildi genç adamın. Masanın altından telefonunu kurcalarken Deniz'in yüzünde endişe ile sırasının yanında belirdiğini gördü.

"Ali...'' diyebildi sadece Deniz. Ali'nin umurunda olup olmadığını bilmediği için nasıl söyleyeceğini bilemeyip sözünün devamını getiremedi. Ali başını kaldırıp Deniz'e bakarken genç kızın kıvranan haline bakınca içini huzursuzluk kapladı nedensizce.

''Ne var?'' diye sordu Ali genç kızın devam etmesini bekleyerek.

''Sanırım Gece'yi müdür falan çağırmadı.'' Ali Deniz'in sözü üzerine kaş çattı ve samimiyetsiz bir sırıtışla cevap verdi.

"Beni ilgilendirmiyor kimin çağırdığı." Umursamaz bir tavırla söyleyip önüne dönse de elinde olmadan aklına girmişti sinsi bir kurt.

"Sanırım bu Meltem'in işi." dedi Deniz Ali'nin kendisini takmasını umarak. O sırada yan sırada Meltem'in konuşmasını dinleyen Savaş araya girdi.

"Ne demek bu?" Sesinde az da olsa merak vardı.

"Sanırım Gece'ye kötü bir şey yapacak. Dünden beri Meltem ortalarda dolanıp 'dünyayı o kıza dar edeceğim diyormuş, senin dünkü Gece'yi koruma olayından sonra."

"Ne yaparsa yapsın, umrumda değil?" Deniz'in daha fazla devam etmesini engelledi Ali. Genç adamın bu saçma kız olaylarına girmek gibi bir niyeti yoktu. Zaten dün yaptığı şeyden pişmandı. Bir anlık duygu ile Gece'nin koruyucu şövalyesi olmuştu. Ve bu Ali'nin istemediği bir durumdu. Bir kızı koruması altına almak onu zayıf bir duruma sokacaktı. Onun böyle şeylerle işi olmazdı. Ve bu yüzden Meltem Gece'ye ne yaparsa yapsın umurunda olmayacaktı. Zaten en fazla saç saça baş başa bir kız kavgası olurdu. Belki biraz da tehdit... Meltem'in diğer kızlara neler yaptığını duymuştu. Gece'ye de aynı şeyleri yapacağını düşündü.

"Kıza büyük ihtimal uyuşturucu verip okulun ortasında maymuna çevirecekler."

Uyuşturucu lafıyla bir an başını kaldırıp Deniz'in yüzüne bakakaldı çünkü dün Sinan'ın dediği aklına geldi. Sinan'ın verdiği ilaçtan sonra tekrar uyuşturucu kullandığında Gece'nin kalbinin durma noktasına geldiğini söylemişti. Acaba yine öyle olur muydu? Savaş'a baktı ve göz göze geldi. Savaş'ın da aynı düşünceleri taşıdığına emindi çünkü tedirgin bakışları onda da görmüştü.

GECENİN IŞIĞIWhere stories live. Discover now