Son Gün

381 54 3
                                    

Luka Juleka'yı çağırdı. Biz de onu beklerken yakındaki kafeye oturduk.

Na: Ne olduğunu çok merak ediyorum. Söyle artık.

E: Juleka birazdan gelir zaten... ve işte geldi.

Juleka'yla az konuştuk, çünkü Nath söylemem için ısrar ediyordu.

E: Tamam anlatıyorum. Bildiğiniz gibi Zeynep ile Alperen burada yaşadıkları her şeyi yani sizleri de unuttular.

J: Evet, bunu konuşmuştuk.

E: Peki ya sizin de onları unutabilmenizin bir yolu olsaydı.

Na: Nasıl yani?

Onlara bir dilek hakkım olduğundan bahsettim.

E: Onlar sizi hatırlamayacaklar, siz de onları unutursanız bence bu adil olur. Yani isterseniz...

L: Ya da benim gibi ömrünüzün sonuna kadar sevdiğiniz kişinin özlemini çekmeyi göze alırsınız. Seçim sizin.

Böyle söyleyince çok garip oluyor. Cidden ömrümüzün sonuna kadar bir daha görüşemeyecek olmamız.

Juleka ile Nathaniel biraz duraksadılar. Birkaç dakikalık sessizlikten sonra Juleka konuştu.

J: Ben kabul ediyorum. Zaten onlar da hatırlamayacak. Bu sorun olmaz.

Na: Ben emin değilim. Bu seni de mi unutacağımız anlamına geliyor?

E: Hayır sadece onları ve onlarla birlikte yaşadıklarınızı. Bu yüzden beni de sadece değişim öğrencisi olarak hatırlayacaksınız.

Na: O zaman galiba ben de kabul ediyorum. Yap gitsin.

Onlara son kez daha emin olup olmadıklarını sorup onay alınca mesajdakileri aynen uygulayarak dileğimi diledim.

L: Şimdi oldu mu?

J: Ne oldu mu?

E: Sadece size Türkiye'deki arkadaşlarımdan hiç bahsetmediğim aklıma geldi. Alperen ve Zeynep'ten bahsetmedim değil mi?

Na: Hayır, isimleri değişikmiş.

Sen onlardan biriyle sevgiliydin Nath. Onlarla biraz konuştum ve vedalaştık.

L: Cidden bunu bana yapmayı mı düşündün Elita? Seni böyle hatırlamamamı mı?

E: Özür dilerim...

Adrien babası ile görüşeceği için hemen onun evine gittik. İçeri girdiğimizde Adrien üzgün gözüküyordu. Üzgün olmaması biraz zor zaten.

A: Maalesef bugün görüşemeyecekmişim.

E: Babanla mı?

A: Evet, ben de onun yerine annemi ziyaret edeceğim.

Dediği gibi baygın bir şekilde hastane odasında yatan annesini ziyarete gitti. Uyanık olmasa da sonuçta onu uzun süredir görmemişti. Bir iki saat annesinin yanında durduktan sonra çıktı ve oradan ayrıldık. Hava çoktan kararmıştı. Zamanım azalıyordu. Artık onlarla da vedalaşmamın vakti gelmişti.

M: Birden yok mu olacaksın, sanki hiç gelmemişsin gibi.

E: Aslında siz beni hatırlayacaksınız ama bir daha birbirimizi göremeyeceğiz.

A: Sen bizi görebileceksin ama değil mi? Sonuçta biz hala o çizgi dizideyiz.

E: Evet ama bölümlerde hep birileri akumalanmış oluyor. Yani biz o bölümleri görüyoruz.

L: Artık akuma olmayacağına göre her şey bitti mi demek?

E: Bilmiyorum, sonuçta mucizeleri aldık.

Mucizevi Bir Dünya (Miraculous) [Tamamlandı]Where stories live. Discover now