19.BÖLÜM

22 6 1
                                    

Bir yerde hayatlar küçük görülüyorsa adalet susmuş demektir...Aykut Günaydın


Aklıma gelen bu söz her şeyi açıklıyordu aslında, evet doğruydu benim hayatım her zaman küçük görülmüştü her zaman ezilmiştim hayat beni her zaman ezmişti neden mi? çünkü ben ailesi olmayan yetim bir çocuk olarak büyümüştüm ama hiç bir zaman boynumu eğmedim kimseye de eğmem küçükken okulda yerli malı olduğun da herkesin Annesi gelirdi ama benim annem gelmezdi ve arkadaşlarımın anneleri her zaman bana acımışlardı beni her zaman küçük görmüşlerdi o zamanlar çocuktum çok üzülüyordum..
Neden? ya neden? diye isyan ediyordum ama her defasında daha da kötü oldu hayat beni her zaman ağlatmıştı.. şimdi ise mahkeme kararıyla 6 aydan 2 yıla kadar olan bir ceza çıkmıştı peki neyin cezasıydı bu kardeşimi kaçıranlardan hesap sorduğum için miydi? Hayır, aslında her şey belliydi ben Gülbahar Kayahana karşı gelmiştim artık beni çok daha güçlü bir rakip görüyordu ve en doğru kararı vererek beni şikayet etti Bi avukat yığınıyla mahkemeye alındım tek bir cümle bile kuramadan da cezam, kesildi Gülbahar Kayahan her şeyi çok iyi hazırlamıştı benden kurtulduğunu sanıyordu ama unuttuğu bir şey vardı ben artık kötü olana da kötü davranacaktım buradan elbet çıkacaktım.. Çıkacaktım Kardeşim için çıkacaktım bana yapılanları ödetmek için yapacaktım
Şimdi koğuşun önünde durduk gardiyan kapıyı açtı ve koğuşa adımımı attım içimden dediğim ilk cümle ise " Ben burada yapamam" oldu
Örgü ören kadınlar, bazı yatan kızlar ve kadınlar masada radyo dinleyenler
Vardı..
Bir kadın 50'li yaşlarda görünüyordu üstünde kırmızı bir kazak üstünde siyah bir yelek vardı altın da da siyah Bi eşofman vardı saçı dağınık bazı saç tutumları bağlanmamış dağınık topuz du sesi de kalın dı insan korkuyor yani gardiyana dedi ki
" bunun suçu nedir?" diye sorduğun da daha da korkmuştum gardiyan da "sorup öğrenirsin Fatma" demişti demek ki adı fatmaydı içimden bir his bu kadın bana kötü davranacak diyordu inşallah öyle bir şey olmaz derken bana doğru birisi geldi
İyi bir kıza benziyordu üstünde pembe boğazlı tüylü tüylü bir Swift altında siyah bacaklarına iyice yapışmış olan yüksek bel Bi tayt vardı yanıma geldi
"Gel şuraya otur bi kötü görünüyorsun sonra sana yer ayarlarız" dedi bende yavaş adımlarla masaya ilerledim oturacaktım ki korktuğum şey başıma geldi ve o abla yani Fatma denilen kişi hemen söze girdi " Yok öyle hemen oturmak canım git ilk önce şurada ki bulaşıkları yıka sonra sana yer ayarlarız"
Adını bilmediğim biraz önce yanıma gelen o kızda hemen söze girdi " Abla yapma kız yeni geldi.. Bi dinlensin"
O kadın yani Fatma hemen ayağa kalktı " Ben ne dersem o! gitsin ilk önce bulaşıkları yıkasın.."
Artık dayanamayıp söze girdim haddini bildirecektim Fatma karısına
- O bulaşıkları yıkanması mı gerekiyor?

Fatma ;
Evet canım.. Ne oldu bir şeymi diyecektin

- Evet söyleyeceğim.. Niye ben yıkıyorum şurada Bi oturayım ilk önce

Fatma ;
Çünkü bizim bazı kurallarımız var şu gördüğün kapıdan giren son kişi bulaşıkları yıkar bu böyledir senelerdir

Gülümsedim.. sinirlenmeye başlıyorum kendimi tutmam gerekiyordu herkes bize bakıyordu ellerimi birleştirdim ve

- Nedenmiş o?

Fatma ;
Neden mi? hemen söylüyorum çünkü bu kuralları ben kurdum şimdi ne yap dediysem onu yap

Artık iyice sinirlenmiştim gözlerimi ona doğru doğrulttum ve kelimelerime dikkat etmeden ilk önce nefes aldım ve verdim sonra da konuşmaya başladım

KANLI AY : 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin