KANLI AY : 2

23.BÖLÜM

(evet..bölümlerdir beklediğiniz toplam birinci Kanlı ay serisiyle "48"bölüm sonra büyük kavuşma gerçekleşiyor.. ESRA ve HAZAL kavuşması.. iyi okumalar .. )

Hazal ve Savaş çifti partiye giriş yapıp elele arabadan inmişlerdi ve partinin tam ortasında Gülbahar vardı. Hazal ve Gülbahar birbirlerine hırs ve öfke içerisinde baktılar bu sırada Savaş Yürümeye başladı Hazal da onunla birlikte yürüdü ikisi de partinin tam ortasından gidiyorlardı Gülbaharın yanından geçerken Hazal, Gülbaharın omzuna çarptı ve bu resmin o günün bombası olacaktı fotoğrafı çeken bir magazinciydi.. Gülbahar arkasını dönüp Hazala şaşkınlıkla baktı bu sadece bir dokunuşu Hazal artık durmayacaktı... Savaş ve Hazal sahneye girdiler ve Şahin Savaşa Gülümseyip mikrofonu Savaşa verdi sahnenin aşağısına indi..

Savaş
Öncelikle benim değerli ailem ve siz özel konuklarımıza bazı açıklamalarda bulunacağım ;
Biz magazin gündeminde de olan bir süredir bir ilişki Yaşıyoruz ve birbirimizi çok seviyoruz ama en önemlisi birbirimizi çok iyi tanıyoruz.. bu yüzden aslında ani bir şekilde evlenme kararı aldık ve EVLENDİK.. Biz canım Eşim ile çok mutluyuz hepinize iyi eğlenceler şimdi de sözü Eşime veriyorum..

Söz sırası Hazaldaydı.. Hazal mikrafonu aldı kafası yerdeyken yukarı kaldırdı Kayahan ailesine teker teker baktı.. En son Gülbahara baktı onun gözlerinde ki şaşkınlığı ve siniri gördü zevk alırcasına ona bakarak gülümsedi ve konuşmaya başladı

Hazal
Aslında söyleyeceğim pek bir şey yok Her şeyi Savaş yani Eşim söyledi tek diyeceğim şey şu,
Aslında ben büyük bir sayfayı kapatıp sayfa sonuna virgülü koydum şimdi yeni bir sayfa açtım ve noktayı koymaya geldim
İyi eğlenceler hepinize

Ve ilk darbe geldi evet Hazal artık bir Kayahandı Savaşı çok seviyordu ama artık bir hedefi vardı bir intikam
AN İTİBARİYLE BÜYÜK SAVAŞ BAŞLAMIŞTI
HAZAL VE GÜLBAHAR SAVAŞI
...

Savaş ve Hazal sahneden inmeden önce magazinciler fotoğraf çekinmek istedi poz verdiler ama en güzel fotoğraf tesadüfen birbirlerine baktıkları an çekilen fotoğraftı..
Sahneden indiler müzik devam ediyordu ki Fivdevsin yanında olan Aslıhan koşar adımlarla Savaşın ve Hazalın yanına doğru gidiyordu arkasından Fivdevs " Aslıhan durr!" diye bağırıyordu Gülbahar, Aslıhanı görünce o'da koşarak gidiyordu bu sırada Mehmeti gördü acelece "adamları çağır! magazincileri çıkarsınlar, parti bitti kşmse çıkmazsa zor kullanın havaya eteş etsinler ki herkes gitsin çünkü iyi şeyler olmayacak " diyip yürümeye devam etti Esra da onların yanına gidiyordu ve Özlem de..
Mehmet Yalıyı koruyan adamları çağırıp magazincileri çıkartıyordu ama bu sırada kargaşa çıkmış magazinciler çıkmak istemiyordu kimsede dışarı çıkmıyordu ve en son Mehmet Gülbaharın dediği gibi bir görevliye işaret etti görevli silahını çıkarttı ve havaya ateş etti herkes çığlık atarak ve koşarak partiyi terkederken Aslıhan, Savaş ve Hazalın karşısına geldi ve hiç bir şey söylemeden tokat attı.. Fizdevs ve Gülbahar Aslıhanı ili kolundan tuttular an itibariyle Kayahan ailesine açılan sayfa yazılmaya başlanmıştı

Aslıhan ;
Sen ne yaptığının farkında mısın? Nasıl evlenirsin bu kızla ve bana sormadan

Fivdevs ;
Savaş ne yaptın? sormadan yakıştı mı sanki yangından mal kaçırır gibi

Gülbahar ;
Yazık.. gerçekten yazık
Böyle geç gelmeler sonra sahneye çıkmaları, sanarsın bize düşmansın herkese magazin çıkardın.. Ve sen Hazal, yine ailemizi dağıttın aferin sana bu işi başarıyorsun

Herkes konuşmuştu.. Gülbahar, Fivdevs ve Aslıhan ve en son Savaş.. "YETERRR!" diye bağırıp hepsini susturmuştu Hazal, Savaşa bakıp konuşmaya başladı..

Hazal ;
Siz.. Kayahan ailesi! Hani çok büyüksünüz holdingleriniz, Evleriniz, paralarınız var her şeyiniz var ama sizde olmayan şey ne biliyor musunuz? Ben söyliyim sizde tırnağımın ucu kadar Huzur yok Aile diye geçiniyorsunuz ama aile değilsiniz hepiniz birbirinizin kuyusunu kazmaktan, birbirinizle savaşmaktan başka bir şey bilmiyorsunuz.. Hani hepiniz soruyorsunuz yaa Savaşa " Neden izin almadın? , neden Söylemedin?"
Şişdi ben size soruyorum o zaman
SİZ BENİM KARDEŞİMİ ÇALARKEN İZİN ALDINIZ MI?
sen Özlem abla gelip bana söyledin mi? Yeliz, benim can arkadaşım ben kardeşim diye sana sarılıp, gece hıçkırıklara boğulduğum günlerde gelip bana söyledin mi? Fivdevs hanım yurtdışından haberiniz oldu buraya geldiğiniz de söylediniz mi? Neden söylemediniz biliyor Musunuz çünkü hepimizin bir diğerinde bir sırrı var ve herkes kendi çıkarları için sustu
Vee benim benim canımı almaya çalışan GÜLBAHAR sen bana üzüldün mü? Yaa Aslıhan sen şimdi kimse gelip Savaşa neden diye sormasın ilk önce kendinize neden? Diye sorun.. Ben acılar içinde senelerdir kardeşimi ararken, siz sustunuz şimdide susacaksınız..

Savaş ve Hazal elele tutuşup arkalarını döndüklerinde Aslıhan, Savaşın elinden tutup.." oğlum gitme.. Gitme.. Gel eve girelim"

Savaş ;
Orası benim evim değil benim ev bildiğim bir kabusmuş Anne bunu geç anladım

Savaş, Aslıhanın elini bırakıp giderken gözleri dolu dolu olan Esra o can alıcı kelimeyi, Hazalın yıllardır duymak istediği kelimeyi söyler bağırarak içinden günlerdir geçirdiği kelimeyi haykırarak " ABLA" diye haykırır göz yaşları yüzünde süzülüyor herkes ona bakıyordu, Hazal o an durdu gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldı büyük bir duygu karmaşası içerisine girmişti arkasına Kardeşine, Esra ya döndü ikisi birbirine baktı h bu kadar sevgiyle bakmadıkları kadar.. ikiside ağlıyor, kalpleri hızlı hızlı atıyordu ve o kavuşma gerçekleşti
Hazal, Kardeşim diyerek
Esra, Ablam diyerek
Birbirlerine koşarak sarıldılar.. Sımsıkı, gözyaşlarına bağularak sarıldılar kimse bir şey diyemedi herkes susmuştu onlar konuşuyordu.. Konuşuyorlardı susuyorlardı ama senelerin suskunluğu yatıyordu bu kavuşmada
Birbirlerine bakıp takrar sarıldılar.. Esra, Hazalın kulağına "sana abla diyemediğim için affet beni" dedi
Hazal da " olsun benim tek hayalim gerçek oldu ağlama sil o göz yaşlarını bana tekrar abla dee..
İkiside birbirlerine bakıp elleriyle birbirlerinin göz yaşlarını sildiler yavaşca yere diz çöktüler
Esra ikinci kez " abla " diyerek bağırdı
Hazal o kadar çok şaşkın ki gözlerimi sımsıkı kapatıp tekrar açtı sanki onun için bu bir hayaldi.. İmkansız bir hayal di ama şuan yaşadıkları onu şaşkınlığa uğratmıştı
hıçkırarak ve kekeleyerek
" ben, ben çok özledim.. ben kardeşim demeyi çok özledim.. İçimden değil bağırarak söylemeyi çok özledim KARDEŞİM"

VE KİTABIMIN EN BÜYÜK SIRRI VE TEMEL HİKAYESİ GERÇEKLEŞTİ