tanrı'dan mutluluk dileyenler,

1.5K 293 129
                                    

Paslanmış kapıyı aralayıp bahçedeki hiçbir zaman solmayan çiçeklerin kokusunu çektim içime.

Koşturan çocuklar, cılız bedenime çarpa çarpa ilerliyordu. Fakat kızmak güçtü onlara. Kızamazdım.

Birkaç saniyenin ardından gözüme çarpan, daima genç görünen kadına, beni görmese de gülümsedim. Hayatımı yıkıp daha güzel bir şekilde yeniden inşa eden kadın. Bütün gülümsemelerim senin. Bütün gülümsemelerim sana.

Koşa koşa yanına gidip arkasından sarıldım ona, doya doya. "Violet, kaç defa söyledim sana böyle bir anda sarılma diye, elbisen kırışac- Jasmin?"

Kafamı sallayıp gülümsedim. "Benim, Bayan Bella." Bana şaşkınlıkla baktı. "Sen buraya nasıl geldin? Ve bu üstünün hâli ne?" Omuzlarımı silktim. "Kaçmış olabilirim, belki."

Elini ağzına kapatıp gözlerini belertti. "Jasmin, böyle yapmaman gerekirdi. Onlar senin ailen," Hızla reddettim onu. "Ailem falan değil. Benim ailem, seneler önce öldü. Sırf kendi kızlarına benziyorum diye evlat edinilmişim. Ben sadece hasretlerini gidereyim diye kullanılmışım bunca sene. Geçirdiğim kaza ve gördüğüm bir rüya, gözlerimin açılmasına sebep oldu."

Ağzını açıp itiraz etmeye yeltenecekken onu durdurdum. "Hayır, madam. Ben 18 yaşında, kendi kararlarını verebilen bir kızım. Artık hayatımı ben yönlendireceğim. Başkası değil. Sadece ben."

Elini tuttum. "Siz sadece benim yanımda olun, eskisi gibi beni sevin, geceleri açılan üstümü örtün ve o çok sevdiğim ninninizi söyleyin, yeter. İşte, istediğim hayat bu."

Ben Jasmin.

6'sında kaybolup
18'inde kendisini bulan
tuhaf bir kızım.

Geçmişin ipiyle
geleceğini yaratan,

anıların gücüyle
kendini bulanım.

Ve ben artık eskisinden
daha çok varım.

sadece,
biraz geçmişin büyüsüyle sarhoş olmak istemiştim.

020819.

polyanna ve kaygılar Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt