38

1.3K 106 27
                                    

hadi yine iyisiniz günde 2 yb

Jungkook

Konuşmasına izin vermeden heyecanla lavabodan çıktım ve çocukların yanına gittim.

"Sevgili olduk-"

Sara bağırıp ayaklandı. "Ne?!"

"Evet!"

Bana gülerek konuştu. "Nasıl oldu anlat!"

Heyecanla anlatmaya başladım. "Hani ben yarışmayı kazandım ya. Bende deneyelim dedim. O hayır dedi ama yapacak bir şey yok, benim dediğimi yapmak zorunda."

Deli gibi gülmeye başlamıştı. "Sonunda."

Yoongi hyung geldiğini gördüğüm zaman mırıldandım. "Tamam otur şimdi beni rezil etme."

Oturdu. "Tamam, tamam."

Bende oturdum. O sırada hyung gelmişti. "Hayır Jungkook-"

Gülümsedim. "Evet hyung, zorundasın."

Hâlâ itiraz ediyordu. "Tamam da-"

Sözünü kestim. "Hyung zorundasın."

Pes edip yanıma oturdu. "Nasıl bir deneme yani bu? Yakınlık olmayacak değil mi?"

Omuz silktim. "Bilmemki sanırım Sara ile konuşmalıyım."

Sara gülmeye devam ediyordu. "En heyecanlınız benim."

Hyung arkasına yaslandı ve rahatça yayıldı. "Ne kadar sürecek?"

Hmmladım. "Bilmem belki 30 yıl kadar."

Sara atıldı. "Yok ya sonuna kadar olsun bence."

Hyung mırıldandı. "Sen karışma."

Omuz silktim. "Şaka bir yana cidden bilmiyorum."

~♥~

Akşam saat 11 olmuştu. Herkes kendi çadırına gimişti bile.

Bende sevgilim (!) ile kendi çadırıma gitmiştim.

Hâlâ benim ciddi olmadığımı sanıyor! Ben ona deneyelim dediysek deneyecektik.

Uzandığı zaman bende üzerine yattım ve koala gibi ona yapıştım.

Uykulu sesiyle konuştu. "Aish beni rahat bırak, uyuyacağım."

Yana devrildiğim zaman o da benimle beraber devrilmişti.

Gülmüştü.

Bir bacağımı üstüne attım ve kollarımı ona sardım. "Şuan rahatsız olup olmadığın hiç ama hiç umurumda değil."

Kollarını belime sarmıştı. "Ne kadar iyi (!) bir flörtsün."

EHEHEHEHEHEHE.

FLÖRT

EHEHE...

Vücutlarımız birbirine yapışmıştı. Sanki bir vücuda bürünmüştük.

Nefes alışverişlerini dinliyor, kalp atışlarının ritmine kapılıyordum.

~♥~

Belki daha uyumamıştır diyerek şansımı kullandım. "Hyung."

Belimdeki kolu sıkılaşmıştı ve sanki beni kendine daha da çekebilirmiş gibi çekti. "Hmm?"

Mızmızlandım. "Uyuyamıyorum."

Pürüzlü sesiyle mırıldandı. "Benim sorunum değil."

Yüzlerimizi aynı hizaya getirdim. "Senin yüzünden uyuyamıyorum."

Offladı. "Yine ne yaptım?"

Yakınlıktan dolayı kızarmıştım. "Hareket edip duruyorsun."

"O zaman bana sarılma."

Kollarımı tekrar ona sardım. "Ama sarılmak istiyorum~"

Başını boyun girintime koymuştu. "O zaman beni düşünmeyi kesip uyumaya odaklan."

Güldüm. "Çok kötüsün."

Dudakları boynumu gıdıklıyordu, ne hoş bir his.

sanırım yavaş yavaş ficin sonlarına yaklaşıyoruz ama no problem çünkü babanız bi aşko ile iş birliği yapıp yeni yoonkook fici yazıyoree (konu mük beklemede kalın yayımlanınca size haber vereceğim)

Please be Mine/Yoonkook ✔Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang