BUNDAN SONRA BENİMSİN

~1~

İyi okumalar ❤

Giresun'dan Ankara'ya taşınalı üç hafta oldu babamın o çok sevgili işi yüzünden buraya taşınmak zorunda kaldık. Aslında ben buraya gelmek istemiyodum ki, dedim o kadar ama beni dinleyen kim ? Giresun'u şimdiden çok özledim. Bugün okullar açılıyo ve ben hâla yataktayım gerçi kalkmayıda düşünmüyorum.

"Sahraaaa kalk hadiii getirme beni oraya !"

Az önce ne demiştim ben? Her öğrenci gibi okula lanet ederek söylene söylene yataktan kalkıp vücudumu geriye doğru esnetip uyuşuk adımlarla banyoya gidip işlerimi hallettikten sonra üzerimi değiştirmek için dolabın karşısına geçtim. Bebek mavisi elbisemi giyip saçlarımı kendi haline bıraktım sporlarımı ayağıma geçirip çantamıda alarak gerekli olanları içine tıkıştırıp aşağı indim.

"Günaydın."

"Günaydın kızım." dedi annem , babam her zaman ki gibi yüzüme bile bakmadı.

"Ben çıkıyorum görüşürüz." deyip evden çıktım. Okul eve yakın olduğu için yürüyerek gidip gelicektim bundan sonra. 

Ben kendi kendime söylenirken yanımdan hızlı bir şekilde motor geçti öyle bir geçti ki elbisem havalandı o gerizekalı yüzünden. Dayanamayıp sinirle bağırdım.

"Oha be yavaş hayvan herif !"

 Biraz ilerde motor durdu sinirden kalbim ağzımda atıyordu sanki. Derin nefesler alarak sakinleşmeye çalışırken motordan inen çocuk kaskını çıkartıp saçlarını düzelttikten sonra ağır adımlarla yanıma gelmeye başladı suratında öfkeli bir ifade vardı yanıma geldiğinde kolumu öyle güçlü sıktı ki ağzımdan ufak bir inilti kaçtı.

"Na-napıyosun çek elini."

"Şimdi üçe kadar sayıyorum ve benden özür diliyosun."

Ben daha ne olduğunu anlayamadan korkuyla gözlerine bakarken koluma uyguladığı baskıyla gözümden birkaç damla yaş düştü.

"Bir..."

"İki..."

"Özür dilerim pislik."

"Adam gibi özür dile."

Koluma uyguladığı baskıyı arttırınca dişlerimi sıktım.

"Ah ! Özür dilerim."

Kolumu serbest bırakıp son kez yüzüme baktı öyle bir baktı ki gözlerinde ki öfke alev şekline dönüşmüştü elinde olsa bakışlarıyla öldürecekti beni. Bu kadar öfkelendirecek bir şey yapmamıştım oysaki. Yanımdan uzaklaşıp motoruna döndü ve kulak ağrıtan sesle uzaklaştı.

Pislik kolumu koparıcaktı nerdeyse ! Koluma baktığımda ise morarmış olduğunu gördüm. Derin nefesler alarak sakinleşmeyi bekledim buradan nefret ediyorum ! 

İçimden saydırmaya devam ederek okulun yolunu tutum.

Okula girdiğimde bahçe boştu kahretsin ! yetişemedim daha okulun ilk gününden hem de. Hep o gerizekalı çocuk yüzünden. İçeri girip müdürün odasını buldum ve sınıfımı öğrendim. Hızlı adımlarla sınıfa doğru gidip elbisemi düzenledikten sonra içeri girdim. Hadi ama ilk günden ders mi işlenir ?

"Özür dilerim hocam."

"Sen şu yeni gelen kız olmalısın. Geç otur bir daha olmasın."

Tüm sınıf bana bakıyordu her zaman nefret etmişimdir bundan. Orta sırada oturan kızın yanı boştu hemen yanına gidip oturdum.

"Selam ben Begüm."

"Bende Sahra."

"Nerden geldin ?"

"Giresun'dan."

"Hoşgeldin." deyip gülümsediğinde bende tebessüm edip dersi dinlemeye koyuldum.

**

Okul sonunda bitmişti. Tenefüslerde Begümle sohbet etmiştik kafa kızdı doğrusu. Enerji dolu yerinde duramayan eğlenceliydi.

Eve doğru giderken sabah olanları düşündüm gerçi bügün hiç aklımdan çıkmamıştı. Belli etmesemde kolum hâla ağrıyodu.

Hayvan.

Gerizekalı.

Aptal.

Malbaş.

Sabah ki çocuğa kendi kendime saymaya devam ederken  eve gelmiştim bile çantamdan anahtarımı çıkartıp kapıyı açıp içeri girdim. Mutfaktan gelen sesleri duyduğumda mutfağa yöneldim kaşlarım hayretle yukarı kalktı çünkü annem mutfakta yemek yapıyordu. 

"Ben geldim."

"Hoşgeldin kızım. İlk günün nasıl geçti ? Arkadaş edinebildin mi ? Elini yıka ve üzerini değiştirip gel hadi yemek hazır."

Vay be ilgili bi anne gözlerim yaşardı doğrusu. (!) Bugün annemde bir haller vardı erkenden evdeydi , yemek yapıyordu ve benimle ilgileniyordu tuhaf.

Omuz silktim.

"İyiydi işte yemek yemicem afiyet olsun."

Cevap vermesini beklemeden merdivenlerden çıkıp odama girdim çantamı çalışma masasının yanına koyup dolaptan pijamalarımı ve iç çamaşırlamı alıp banyoya girdim. İyi bir duş alsam biraz kendime gelebilirdim. Üstümdekileri kirli sepetine atıp aynadaki yansımama baktım kolumu görünce gözlerim yerinden fırlayacak sandım iyice mosmor olmuştu. Umursamamaya çalışarak çaresizce küvetin içine girip suyu ayarladım. 

Uzun bir duşun ardından sonra parmaklarımın buruş buruş olduğunu görünce suyu kapatıp havluma sarıldım.Üzerimi giyinip saçımı taradım. Dolaptan kurutma makinasını alıp fişe taktım iyice kurulayıp yerine koydum. Tekrar odama döndüğümde kendimi yatağa attım.

Bugün gerçekten yorucu geçmişti ve hayatımda ilk kez böyle saçma bir olay yaşamıştım umarım o pisliği bir daha görmem gerçi görsem bile görmemezlikten gelir yoluma devam ederim. 

Yorgunluktan kapanan göz kapaklarıma daha fazla dayanamayıp yastığıma sarılıp kendimi uykunun sakin kollarına bıraktım.