KILIÇ KATİBİ

_15_ Eve Dönüş

Medya: Beethoven. Moonlight

Zana bütün yaralarına rağmen güvertede oturmuş sessizce etrafını izliyordu. Çok geçmden hemşire gelip güzel bir fırça çekti sonra onu tekrar kamarasına bıraktı. Zana yatağa geçerken yan gözle Ehras'a baktı, derin bir uykuda gibi gözüküyordu.

İlk kendine geldiğinde başında bir doktor bekliyordu, yan tarafında da Ehras vardı. Doktor askeri bir gemide Hiron'a doğru yol aldıklarını ve başka bir geminin yolda onları karşılayacağını söylemişti. Yatakta doğrulup derin bir nefes aldı. "Ehras uyanık mısın? Ehras?"

Ehras cevap vermediğinde Zana can sıkıntısıyla etrafına bakmaya başladı. Hoş uyanık olsa bile konuşacak değildi! Haberlerden olan biteni öğrenmeyi düşünmüş ama cesaret edememişti, büyük bir duygu karmaşası yaşıyordu! Gözlerini kapatıp biraz bekledikten sonra konuşmaya ihtiyacı olduğunu farketti. Ayağa kalkmak istediğinde masanın üzerinde duran bardağı devirmişti! "Şu an kendimi nasıl hissetmem gerektiğini bilmiyorum Ehras. Eve döneceğim için elbette mutluyum ama bir yandan diğerlerinin durumunu öğrenmeye korkuyorum. Bi diğer yandan da babamın vereceği tepkiden korkuyorum, onunla yüzleşmek her şeyden daha zor geliyor bana! Sen nasıl böyle soğukkanlı kalabiliyorsun? Ben korkuyorum, döndüğümüzde karşılaşacağım her şeyden çok korkuyorum."

Zana derin bir nefes alıp sözlerine devam edecekken Ehras'ın uyanmış olduğunu gördü. Uyanık olsaydı söyleyecekleri bunlar değildi ama sözlerinin ne kadarını duyduğu umurunda değildi artık! Ayağa kalkıp Ehras'ın yanına gidip oturdu. "Benimle beraber haberleri izleyebilir misin? Ben korkuyorum!"

Ehras yatağında doğrulup masanın üzerinde duran siyah cam ekranı aldı eline. Onlarca haber portalından bir tanesini seçip, hologram olarak büyüttü. Kendilerinin yaşadığıyla ilgili haberler gündeme oturmuştu çünkü günlerce yapılan aramalar sonuç vermeyince öldüklerini düşünmüşlerdi. Kendileri ve hayatlarını kaybeden iki gemi mürettebatı için tören düzenlemişlerdi. Ayrıca hala hastanede yoğun bakımda olan öğrenciler vardı. Kendilerini ilgilendiren haberler bu kadardı. Kalanı ülke gündemi ve içişleri bakanının yapılan saldırı hakkında açıklamsından oluşuyordu. Kara savaş döneminden bu yana Eron içinde ilk defa bir saldırı gerçekleşmişti. Bu konu uzun süre gündem olarak tutulacağa benziyordu!

Zana, ağır yaralı listesinde Kiyan ve Ardelan'ın adını görünce şok olmuştu. Kendinden sonra böyle olacağını düşünmemişti, daha doğrusu o anda hiçbir şey düşünmemişti. Zana derin nefesler almaya çalışsa da kendini tutamayıp ağlamaya başladı. Üstelik bunu Ehras'ın koluna yapışarak yapmıştı. Sonradan bu hareketi için çok pişman olacağını bildiği halde, ağlamaya ihtiyacı vardı. Ehras ne onu sakinleştirmek ne de kendinden uzaklaştırmak için bir şey yapmadı!

Zana biraz sakinleştikten sonra ayağa kalkıp kendi yatağına geçti. "Benim için yaptıklarından dolayı çok teşekkür ederim ve özür dilerim."

Zana bir kaç peçete daha alıp, arkasını döndüğünde Ehras'ta arkasını dönüp uzandı. Kendisi Zana gibi olanları düşünmüyordu, döndükten sonra ne yapacağına odaklanmıştı. Programının gerisinde kalmıştı, bunu telafi etmeliydi.

Zoraki bir saat uykudan sonra Zana tekrar güverteye çıktı. O sırada başka bir geminin onlara doğru yaklaşmakta olduğunu gördü. Gemi yaklaştıkça heyecanı daha da artıyordu, onları kimin almaya geldiğini de oldukça merak ediyordu. O sırada Ehras, doktor ve gemi mürettebatı da güverteye çıkmış gemiyi karşılamaya hazırlanıyorlardı.

Gemiler bir birine yaklaşıp merdivenler çekildiğinde içeriden General çıkmıştı. Gözleri ilk Zana ve Ehras'ı aramıştım onları ayakta bulmak ise büyük bir sevinç olmuştu onun için.