be loved ▼ gxg ✓

final | sürpriz

Medya: Daniel Kaeda- When Love Fades

Deniz'e hiç kopmamak üzere bağlandığımı biliyordum.

Onu sevdiğimi Deniz'e söyledikten yaklaşık 3 ay sonra karşılıklı sevgimiz oluşmaya başladı. Deniz benden zaten hoşlandığını ama artık sevmeye başladığını söyledi.

O bunu derken gözlerimden kalpler fışkırdığını itiraf edebilirdim. Gerçekten inanılmaz mutlu olmuştum. Biri beni gerçekten seviyordu.

Okulum bittiğinde ailemin yanına geri döndüm. Deniz ile telefondan konuşuyorduk. Henüz aileme bir şey söylememiştim ama sürekli telefonla konuştuğumu fark ettiğinde annem bir gün beni kenara çekti.

"Özlediğin biri mi var?"

Ses tonundan bile çoktan sevgilim olduğunu fark ettiğini anlamıştım.

"Evet." dedim kendimi gülümsemeye zorlayarak.

"İsmi ne?"

"Deniz." Annem kıvrılan dudaklarıyla bana bakarken bende güldüm.

"Kız mı?" dedi birden. Gülümseyen dudaklarım donarken bunu nasıl fark ettiğini anlamadım. Ben hiçbir türlü belirti gösterdiğimi düşünmüyordum.

"Ne?" dedim şaşkınlıkla. Annem bana sıkıca sarıldığında kollarım aramızda ezilmişti.

"Anneler anlar." diye fısıldadı kulağıma.

Ayrıldıktan sonra bile hâlâ şaşkınlıkla anneme bakıyordum. Bana fotoğrafı varsa göstermemi istedi.

Deniz ile ayrılmadan önce onun isteğiyle çektiğimiz selfie'yi açtım. Annem dikkatle inceledi Deniz'i.

"Çok güzel bir kız." dedi. Başımla onayladım onu. "Benden 4 yaş büyük." ekledim hızlıca.

"Öyle mi?" dedi annen kaşlarını kaldırıp. "Daha genç gösteriyor."

"Öyle."

"Geçen yaz o kadar üzülmenin sebebi Deniz miydi?"

"Hayır," dedim hızlıca. "Deniz beni üzmedi."

Annem tek kaşını kaldırıp ısrarla bana bakmaya başladı. "Artık anlatmaya ne dersin Arın?"

Dudaklarımdan istemsizce kelimeler dakikalarca döküldü. Annem bana şok olmuş bir biçimde bakıyordu. Ona artık ismini bilmediğim bir kişiden bahsederken rahatsız hissetmiyordum.

"Annesiyle konuşmamı ister misin?" dedi konuşmam bitince.

"Kimin?"

Annem soruma karşı dikkatlice inceledi yüzümü. Üzgün bir parça bulmaya çalışıyordu.

"Ben ne anlattığımın farkında değilim anne." dedim fısıltıyla. "Ben her şeyi unuttum."

Annemi olayları atlattığıma ikna ettikten sonra istersem Deniz'i eve davet edebileceğimi söyledi.

2 hafta sonra Deniz'le odamda oturuyorduk. Talha ile tanıştılar ve nedense Talha'nın anladığını hissettim. İkizim olmasına rağmen onunla gerektiği gibi iletişim kuramadığımı biliyordum çünkü sürekli hastalıklarıyla uğraşıyordu. Onunla tatilde çok yakın oldum.

Akşam babam eve gelince Deniz'i çok iyi karşıladı. Aslında hepsinin gözlerine bakınca anladıklarını biliyordum. Çünkü daha önce onlara kimseyi böyle tanıtmamıştım.

Deniz'i benim odamda yatmaya ikna ettikten sonra Talha'nın odasına gittim. Onun yatağı ranzaydı, üstte yatacaktım.

Herkes yatınca Talha kafasını kenardan uzatıp bana baktı. Karanlıkta mavi gözleri parlıyordu.

"Deniz sevgilin mi?" dedi fısıltıyla.

"Evet." bende fısıltıyla. Bir an bana bakakaldı ama sonra yavaşça gülümsedi. Onu yumuşatan şeyi yıllardır beraber anime izlerken geçirdiğim feelsler olduğunu biliyordum.

Deniz birkaç hafta sonra ailesinin yanına gitti. O gidince babamla da konuştum. Gerçekten bir an bana kızacaklarını düşünüyordum ama ailemi bu zamana kadar tanıyamamışım. Beni beklemediğim bir şekilde kabul ettiler.

Hep başkalarının ailesine imrendiğim zamanları hatırladım, aslında konuşsam bu kadar strese girmeme gerek kalmayacaktı. Ama biliyorum ki kimsenin ailesi aynı değil. Her ne kadar şu an söyleseydim diye düşünüyorsam da diğer ihtimal her zaman vardı.

Okuluma geri dönünce Deniz ile beraber bir ev kiraladık. Onun ailesiyle bile tanıştım. Annesi kızıl kısacık saçlarıyla çok tatlı bir kadındı. Babası ise dışarıdan çok sert görünüyordu ama konuştukça açıldı. Onlar Deniz'i zaten biliyorlardı.

Okuldan döndüğümüz bir gün salonda uyuyakalmıştım. Deniz geç saatte geldiğinde beni dürterek uyandırdı.

"Sana sürprizim var." dedi fısıltıyla.

Uyku mahmurluğuyla beni kaldırmasına izin verdim. Üzerime bir mont geçirip bahçeye indiğimizde gördüğüm insanlarla duraksadım.

Deniz'in tanıştığım birkaç arkadaşı ellerinde kek tutuyordu. En duygulandıranı ise Ezra hariç uzun zamandır görüşmediğim diğer arkadaşlarımın burada olmasıydı.

Gözlerimi kısıp onlara sarılmak için hareket ettiğim sırada kulağımın dibinde konfetiler patladı. Ardından bir telefondan gelen video sesiyle gülmeye başladım.

"Doğum günün kutlu olsun Arın! Yeni yaşın kutlu olsun Arın!"

Klasik kadın sesiyle kahkahamı durduramazken Deniz'e doğru atıldım ve kollarımı sımsıkı doladım. Dudaklarımı dudaklarına bastırırken fısıldadım.

"İyi ki hayatıma girdin. Seni çok seviyorum."

rain

Oh bitti. Bir sonraki bölümde bir takım şeyler açıklayacağım. Lütfen onu da okuyun.

Yayınlanma Tarihi: 31 Mayıs 2020