「❛1.5|❝ona 'hayır' demediğin sürece her kelime 'evet'❞」

931 86 234
                                    

Önceki bölümün son yerinden devam etmektedir.

düzenlendi

☾_Queen | we will rock you

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

☾_Queen | we will rock you

Buddy, you're a young man, hard man

Shouting in the street, gonna take on the world someday

You got blood on your face, you big disgrace

Waving your banner all over the place

[Freddie Mercury /*]

iyi okumalar ♡

「❝ona 'hayır' demediğin sürece her kelime 'evet'❞」

26 Eylül 1973 | Perşembe'nin devamı

'İnsanları korkutmak benim suçum değil.'

"Benden ne istiyorsun?" dedi Wallace biraz ürkekçe. Bu kadar korkma insanlardan, Wallace. Salazar aşkına, benim korkulur bir tarafım mı var?

"Sadece Perks'le tam olarak ne alakan olduğunu." dedim onun istediği gibi kartlarımı açık oynayarak. 

Umarım, makul bir sebebin vardır veya şu dakikada iyi bir şeyler uydurursun, Rigél Wallace.

Benim bu ani olan dürüstlük sevdamla birkaç saniye kaskatı kesilmiş gibi durdu. Gözlerini birkaç kez kırpıştırdı. "Anlamadım?"

Salağa yatma, Wallace.

"Bence gayet iyi anladın." dedim Wallace'ın bu anlık boşluğuyla şaşırmasını kullanarak baskın olmaya devam ederek. "Ama tabii çok istersen tekrar edebilirim." dedim alayla.

Benim bu alaycı havama karşılık Wallace yüz ifadesini sandığımdan daha çabuk toparladı. "Sana hiçbir şey anlatmak zorunda değilim." dedi savunma yapıp çirkefleşerek.

Ah, aslında zorundasın. Çünkü ben öyle istiyorum.

"Ah, evet değilsin." dedim onu gıcık edeceğini bildiğim bir sesle. "Ama ben anlattırmak zorundayım." Bunu derken gözlerimden ben şu an ayna karşısında olmasam bile küçük bir delilik pırıltısı geçtiğinden emindim.

Sanırım gözlerimden geçen şeytani parıltıyı Rigél Wallace'ta fark etmiş olacakki eli cüppesinin cebine gitti.

Bana asa mı çekeceksin, Rigél Wallace? Deneme bile, derim.

𝐭𝐡𝐞 𝐨𝐫𝐝𝐢𝐧𝐚𝐫𝐲 𝐥𝐢𝐟𝐞 𝐨𝐟 𝐜𝐚𝐥𝐥𝐢𝐬𝐭𝐚┃𝐫𝐞𝐠𝐮𝐥𝐮𝐬Where stories live. Discover now