「❛1.2|❝bunu ortak salonda konuşacağız.❞」

892 88 232
                                    

düzenlendi

iyi okumalar ♡

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

iyi okumalar ♡

「❝bunu ortak salonda konuşacağız.❞」

1 Eylül 1973 | Pazartesi gibi görünen Cumartesi

'Uyku ile nikahlı birini tanıyorum. Çok şaşırtıcı, değil mi?'

İstasyona gitmeden önce annem artık Ceres'in uyanıp aşağı inmesi için bağırıyordu.

Sana kolay gelsin, anne. Çünkü Ceres bazen o kadar uzun uyuyor ki ben uykusunda öldü mü diye kontrol ediyorum.

Ben bavuluma son bir şey atarken annem Ceres'in artık bağırmakla uyanmayacağını anlamış, yukarı kata eteklerini savurarak çıkmaya başlamıştı. Bazen gerçekten annemin eteklerini savurma konusunda odasında prova yaptığını düşünüyorum.

Charon kollarını kavuşturmuş bizi evin kapısında bekliyordu, her zaman ki gibi. 

"Kargaları bile sen uyandırıyorsun, William. Ne bu acele, birgün geç kalksan olmaz mı?" dedim aşağı inerken.

Benim hâlâ uykum vardı ve Hogwarts'a giden ben olmasam kesinlikle bugün perona gelmezdim.

Charon dediğime göz devirdi. "Belki ben sizden daha mükemmeliyetçi olduğumdandır, ha Rosalind. Bana 'William' deme, ben senin çocukluk arkadaşın mıyım? Ayrıca benim erken kalkmamı sorgulama, bugün iyi günümdeyim. Yani çok iyi değilim." dedi huysuzca.

Ben de artık onun yanında yerimi alırken Ceres annemin bütün uğraşları sonucu yatağından kalkmış, güzel bir kıyafetle -belli ki annem seçmişti.- aşağı iniyordu.

Biz iki kardeşine 'ne var?' bakışları atarken ellerimle onu alkışlayıp alaycı bir ses takındım. "Tebrikler, ben şahsen senin en az yarım saat sonra uyanacağını düşünmüştüm. Bu kadar erken(!) uyanmanı tebrik etmek lazım." dedim sırıtırken.

"Asıl beni tebrik etmek lazım. Bu mankafanın yıllardır abisiyim ve onu öldürmeden katlandım diye." dedi Charon bana dönmüş yakınırken.

Haklısın Charon, sana bir ara bir buket çiçek alalım.

Charon bunları söylerken Ceres'e acıyarak bakıyordu. Ceres ise "Hadi, canım abim ve ablam artık gidelim." dedi bir kolunu benim diğer kolunu Charon'un omzuna atarken. Charon Ceres'in omzundaki kolunu ittirdi ve omzunu silkelerken iğretiyle bağırdı.

"Bana bir daha dokunma, seni mürekkep balığı."

Ceres ise dediğine alınmış gibi başını yan tarafa çevirdi ve arabaya bizden önce bindi. Arabanın kapısını ise çarparak kapadı.

𝐭𝐡𝐞 𝐨𝐫𝐝𝐢𝐧𝐚𝐫𝐲 𝐥𝐢𝐟𝐞 𝐨𝐟 𝐜𝐚𝐥𝐥𝐢𝐬𝐭𝐚┃𝐫𝐞𝐠𝐮𝐥𝐮𝐬Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon