Supercorp | Luthor and Super #TheWattys2021

20

"Ne yani Sam'in güçleri mi var?"

"Kan testi yapmaya çalışmış kendine, ama iğne kırılmış." sıkıntıyla iç çekti.

"Yarın DEO'ya getir. Bir de Alex ve DEO ekibi baksın."

"Gerek yok. Ben L-Corp'ta detaylı inceleyeceğim. O uzaylı mı sence?"

"Muhtemelen. Evlatlık mı ailesi öz mü?"

"Evlatlık."

"Bence üvey annesi ile konuşması gerekiyor."

"Sam ile konuşacağım. Kara bu konularda bilgili falan da derim. Olaya seni de bir şekilde sokmalıyım. Sonuçta uzaylı ırklarını Dünya'da ki çoğu varlıktan iyi biliyorsun."

"Eh.. Benim de o uzaylı ırklarından biri olduğumu düşünecek olursak.."

Lena güldü.

"Sam'in öz ailesinden kalan bir eşya, kıyafet, yazı, kapsül.. Bu tarz bir şey bulursak her şey direk çözülür."

"Tamam. Sağ ol."

"Ne demek. Sen bunun üstünde mi çalışacaksın bu gece?"

"Evet."

"Uykun var gibi duruyor."

"Uyumanın zamanı değil Kara."

"Güzelim.." Kara Lena'nın yanağını okşadı. "Senin de dinlenmen gerekiyor. Şu an elinden bir şey gelmez ki.. Bazen sadece sabredip beklemek gerekir. Sabret, önce birkaç şey öğrenelim. Onun üstüne yaparsın araştırmanı. Şimdi Alex'i arıyorum, Sam'in öz ailesinin aratacağım. Tamam mı?"

"Emin misin?"

"DEO sadece insan değil, uzaylıların da verilerine sahip. Burda sabahlayarak sadece uykunu çalacaksın."

"Öyle diyorsan.. Öyle olsun."

"Şimdi nereye?"

"Evime."

"Hayhay." Kara tebessüm etti ve Lena'yı evine uçurdu. Kapının önüne indi.

"İçeri gelip kahve falan içmek ister misin?"

"Başka zaman hemen kabul ederdim ama şimdi uyuman gerekiyor." Güldü.

"Yine çok düşüncelisin." Lena gülümsedi ve kapının kilidini açtı.

"Lena."

Lena Kara'ya döndü. "Evet?"

"Geçen gün bir ara yine çıkalım demiştim. Yarın akşam müsait misin? Yani Sam olayı iyice başlamadan.."

"Tabii. Olur." Lena tebessüm etti.

Kara'da tebessüm etti ve Lena'yı öptü. "İyi geceler."

"İyi geceler."

Lena eve girdi ve Kara kendi evine uçtu.

Ertesi gün Kara sabahtan DEO'ya uğradı ve Alex'e Sam olayını anlattı. Sonra da CatCo'ya geçti. James masasına geldi.

"Günaydın."

"James! Günaydın."

"Günaydın. Büyük patronu gördün mü?"

"Hayır. Daha gelmedi sanırım."

"Bu arada ilişkinizi yeni öğrendim! İnsan gelip söyler."

"Ben insan değilim." Kara fısıldadı.

James göz devirdi. Asansörün kapısı açıldı ve Lena elindeki çantasına kafasındaki güneş gözlüğünü koyup asansörden çıktı. Asistanı gelip çantasını ve ceketini Lena'dan aldı.