Zhera

Bölüm 1-14

Sezon 1: İmparatorluk
Bölüm 14: Simya Birliği

Klanımıza ait ve kapılarında ejderha motifi bulunan yeşil tonlu fayton Simya Birliğinin ana merkezinin girişinde durdu. Kapı açıldığında ağır adımlarla indim ve cübbemi düzeltip etrafı göz gezdirdim. Bazıları korku ve öfke dolu bakarken bazıları da mutluluk ve hayranlık ile bakıyordu. 

Giriş yapılacak olan kapıya baktığımda Altın Rozetli bir adam bana doğru geliyordu. "Son zamanlarda Simya Birliğinin gücü zayıflamış mı yoksa kasıtlı olarak mı bana bu şekilde bir karşılama komütesi gönderiliyor. Kasıtlı olarak yaptığınızı düşünmek istemediğim için gücünüzün zayıfladığı gerçeğini kabul etmeliyim sanırım." dediğimde karşımdaki altın rozetli adam kaşlarını çattı. 

Alandaki herkes sözlerimden sonra şaşırmıştı. Ben buradaki tüm simyacılar ve simya çırakları için tabuydum. Bilinmezdim. Simya bilgimi Simya Birliğinin üst yetkilileri dışında kimse bilmezdi ve muhtemelen beni ölümünü arayan biri gibi görüyorlardı ama bu dediğim doğruydu. Altın rozetli biri simyaya daha yeni başlamış olarak sayılırdı. Ben ise Mistik Simyager seviyesindeydim. Uzun zaman simya üzerinde çaba harcamış ve üstün zekam sayesinde 1 yıldan kısa bir süre içerisinde tüm ömrünü simyaya adamış insanların bilgilerini hafızama kaydetmiş ve simyada en iyiler arasına yerleşmiştim. 

"Efendim. Kabalığımızı mazur görün. Malesef sizi karşılayacak olan Bay Ran Fi çok meşgul olduğunu ve gelemediği için de özürlerini sunduğunu belirtti. Kendileri bir kaç saat içinde burada olacaklar."

"Anlıyorum. Ben de düşünmüştüm ki güçten düştüğü için gelemedi. Neyse bir kaç saat bekleriz bizim için sorun değil." 

Ardından elimi savurdum ve bir kaç saniye içinde insanlar ne olduğunu bile anlamadan önümde gökyüzünü bile kıskandıracak derecede güzel olan Keira ve Aethra, onların yanında da ateş rengi saçları ve ateş tonlarındaki cübbesiyle Zend belirdi. 

Etraftakiler onları fark ettiğinde hayranlık ve kıskançlıkla baktılar. Onların yanında durduğumda daha sönük kalıyordum ve hatta benden daha güçlülermiş gibi gözüküyorlardı. Tabiki de Aethra hariç çünkü o benden katlarca güçlüydü. 

"Ordudan bin kişi getirin ve Simya Birliğinin etrafına koruma amaçlı yerleştirin. İmparatorluk bizim klan üssünden çıktığımızı öğrenmiştir ve her an saldırı yapabilir. Gözünüzü dört açın. Bu arada Aethra işin bitince hemen yanıma gel. Seni kuzenim Ran ile tanıştırmak istiyorum."

"Patron. Hemen istediklerini yapıyoruz." deyip kayboldular. Bende çocuklara benimle gelmeleri için işaret ettim ve birlikte içeri girdik. Buraya en son 3 yıl önce gelmiş ve bir süre imparatorluktan saklanmıştım. O sırada da simyayı öğrenmiş ve 1 yıldan kısa bir süre içinde keskin zekam sayesinde ustaların arasına girmiştim. Etrafa göz atarken fark ettim ki en son ki gelişimden sonra binadaki bazı şeyleri değiştirmişlerdi. Daha mistik bir hava katıp rünler ile duvarları güçlendirmişlerdi. Demek ki Ran paraya kıymayı sonunda başarmıştı.

Bir süre Ran'ın gelmesini beklerken hem tanıdığım bir kaç kişiyle sohbet ettim hem de etrafı inceledim. Uzun bir bekleyişin ardından Mavi beyaz yıldırımlı cübbesiyle beyaza yakın saç ve pürüssüz bembeyaz tenli bir adam odaya girdi.

Beni görünce gülerek geldi ve sarıldı "Seni çok bekletmemişimdir umarım."  

"Yok ya ne çoğu alt tarafı bir kaç saat."

Bu sefer sırıtarak konuştu "Geç kaldığım için özür dilerim. Bir kaç işim vardı. Bilirsin."

"Hiç bilmez miyim senin o işlerini ben."