yirmi iki

18.8K 2.2K 7.6K
                                    

22

Aşk nedir? Laftan anlar mı?

Kimilerine göre aşk nedensiz sevmektir, kimilerine göre karşılıklı bir yanlış anlaşılma.

Goethe'ye göre zaman kaybıdır mesela. Nicolas Chamfort'a göre ise
karşılıklı iki geçici hevesten başka bir şey değildir.

Neden aşık oluruz?

Haruki Murakami'ye göre kim aşık olmuşsa, kendisinin eksik parçalarını arıyordur. Bu yüzden aşık, maşuğunu düşündükçe acı çeker.

Jeongin neden Hyunjin'e aşık oldu?Kendisinin eksik parçalarını onda mı buldu?

Jeongin, Hyunjin'e aşık oldu mu? Aşk var mı? Eğer yoksa, Hyunjin'i düşündükçe çektiği acı neyi gösteriyor? Neden kalbi acıyor?

Yoksa çok mu yağlı besleniyorsun Jeongin? Bak damar tıkanır hiç anlamazsın allah korusun tak diye bir anda gidersin. Bi doktora görün oğlum bizi de uğraştırma burda.

"Tecahül-ü arif neydi ya?"

Hyunjin sandalyesini Jeongin'e döndürerek diğerinin cevap vermesini beklerken Jeongin okuduğu çizgi romanın bitmesini bekleyip daha sonra cevap vermişti.

"Bilmezlikten gelme."

"Biraz açar mısın?"

Jeongin'in senden hoşlandığını bilmen ama salağa yatman, şimdi anladın mı Hwang Hyunjin?

"Şakaklarıma kar mı yağdı ne var? Benim mi Allah'ım bu çizgili yüz?"

"Ne?"

"Bu mısrada ne demek istiyor sence?"

"Kış mı gelmiş? Soğuktan kırışmıştır cildi. Bir nemlendirici kullan be abiciğim onu da mı biz söyleyelim hayret bir şey ya, bunun için şiir mi yazmış bir de?"

Mal mısın Hwang Hyunjin?

"Sanayide iş bakmaya başla."

"Abart. Yaklaşmışımdır en azından."

"Aynen. Nemlendirici markası önermediğin için büyük ihtimalle hoca bir beş puan kırar."

"Taşşak geçmeye mi geldin buraya?"

"Evet."

"Adam gibi açıkla da bilelim."

"Şakaklarıma kar mı yağdı ne var diyor. Ne demek bu?"

"Şakak ne ya?"

"Ya Hyunjin, adamın saçı sakalı beyazlamış işte bunu söylemek istiyor. Benim mi Allah'ım bu çizgili yüz diyor. Yaşlanmış. Kendi de biliyor bunu ama bilmezlikten geliyor. Anladın mı?"

"Bence öyle demek istemiyor ama neyse. Sen daha iyi bilirsin değil mi?"

"Sen de biliyorsun benim daha iyi bildiğimi ama bilmezlikten geliyorsun. Aferin, çözdün bu işi."

"Bakıyorum da kendine gelmişsin."

Hyunjin'in sözüyle Jeongin kafasını tekrar yatağa gömerken diğeri de gülerek kitaba gömülmüştü. Ne zormuş ders çalışmak ya.

Saat yediye doğru yaklaşırken Jeongin'in telefonu titremeye başlamıştı. Annesi önce mesaj atmıştı. Jeongin cevap vermediğinde ise aramıştı.

"Açmayacak mısın? Endişelenmişlerdir en azından burada olduğunu söyle."

"Ben eve gitsem daha iyi olacak. Telefonda konuşmak istemiyorum."

kaç yoksa dayak yiyeceğiz ーhyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin