17. Bölüm - Uchiha İtachi - Jashin-sama!

522 20 42
                                    

Durumun ne olduğuna bakmaksızın ilerleyen hayatıma girdiğin günden beri, ahh hayır, yeniden girdiğin günden beri, hi bir şey yolunda gitmedi

Bunu söyleyebilmek isterdim, ilk gördüğüm andan beri nefesimi kesen o mavi gözlerine gözlerimi dikip, açıkça bunları söyleyebilmeyi isterdim.

Ama bunu asla yapmayacağım.

Çünkü bana, babanı hatırlatıyorsun.

Ne zaman böyle düşünmeye başladığımı bilmiyorum ama uzun süredir olduğunu söylemek biraz yalana kaçar.

Belki dün, belki de bir önceki gün ya da geçen hafta.

Kesin bir tarih vermeyi bırak, bu duyguları gerçekten ar olduğunu bile bilmiyordum. Ama kafamda ki Minato’nun sesi durmak bilmiyor ve ben tamamen tüm yetilerimi kaybettim.

“İtachi-nii, hangisinden istersin ballı ekmek mi, karamelli mi yoksa mayonezli mi” ton balıklı sandviç için Mia tarafından çekimler arasında bir kafeye sürüklendiğimde bu kadar seçenek arasına düşeceğimin farkında değildim, ahh, o güzelim eve siparişlerin kıymetini bilemedim.

“Ehh, sanırım ballı” gözlerini inanamıyorum sana dercesine kısıp dudak büktü

“Neyse acele et, arkadaki sıra büyüyor” sonra lensli mavi gözlerini kocaman açıp arkamıza baktığında işte orada doğal mavi gözleri gördüm.

Tıpatıp babasınınkilere benziyorlardı, elini kaldırıp gülümseyerek salladı, hayat ona güzel Vallahi!

Yüzüme bir gülümseme yerleştirdim ama sonra ince kaşları çatıldı ve surat astı

“İtachi-nii, hadi ama” Mia tekrar huysuzlandığında siparişimi alan kasiyere geri döndüm “Ayrıca zorla gülmeyi kes, buradan göz altı torbaların fırlamış gibi görünüyor”

“Benimle dalga geçmeyi kes, her neyse, sen ne alıyorsan bana da ondan olsun” diye somurtarak sıradan çıktım. Arkamdaki onca homurdanan insan artık rahatlamıştır muhtemelen.

Böyle yerlerde nasıl yemek yiyebiliyorlar anlamıyorum, nezihliğinden filan bahsetmiyorum, nasıl oluyorsa şu milyon tane çeşit arasından sipariş verebiliyorlar.

“Bekle, ödemeyecek misin” diye sordu peşimden Mia aceleyle

“Ellerinden öper” el sallayıp boş gördüğüm bir masaya geçtim..

“Seni cimri ihtiyar” söylene söylene peşimden gelirken Naruto ve Neji’ye daha sıra gelmemişti bile. Bir dakika Sasuke niye onlarla değildi.

Yanıma gelip oturduğunda, ki aslında oturmadan başlamıştı söylenmeye devam ediyordu.

Gazozu açıp bir yudum daha almadan da gözlerini onlara dikmiş halde bana konuşmaya boşladığını anlamam zor olmadı

“Ahh, ne güzel yaa, bende okula gitmek istiyorum, düşünsene hayatım boyunca hiç sevmediğim bir yer şimdi çekici geliyor”

Naruto no Ai!Where stories live. Discover now