8|🐚

656 51 8
                                    

Bu gün attığım ikinci bölüm eheheh.

Medya; Esila

"Hala sana bakmak garip lan." Ferit'e ters bir bakış atıp önüme döndüm.

"Bari gözümüz için siyah giyseydin." dedi Sevde.

"Yeter ama." diye mırıldandım. Geldiklerinden beri dalga geçiyorlardı.

"Seni hırkandan koparan dünya bize neler yapmaz?" deyip bir beşlik çaktı Ferit ile Sevde.

"İnşallah o dünya sizi derse yetiştirmez diyecektim ki aa bakın ne olmuş? Jülide hocanın dersine geç kalmışsınız." sevde gözlerini büyütüp telefonuna bakarken Ferit'e vurdu.

"Gerizekalı. Alarm kur dedik dimi?" deyip koşarak merdivenleri çıktılar. Bende son dersi ekmeye karar verip kantinden kahvemi aldım ve metroya ilerledim. Üniversitenin en iyi yanı buydu sanırım. Elimi kolumu sallayıp çıkabilmek.

Yürüyen merdivenler beni yavaşlattığı için -kesinlikle yürüyen merdivenden kendim inmem- trene geç kalmıştım. Bir sonraki 2 dakika sonra gelecekti. Sevinip beklemeye başladım.

Metro gelince kapıdan bıkkın bir halde girdim. Ve gözlerim onu buldu. Kumral saçları ve mavi gözleriyle anlamsız bakışlarla bana bakıyordu. Benden nefret ettiği çok açıktı.

Bende ona tepki vermeden yer bakındım. Tek yer onun yanıydı ve gerçekten oturmalıydım. Yavaşça gittim ve yanına oturdum. İlk biraz yerinde kıpırdandı fakat sonra kafasını kenara yaslayıp müziği mırıldanmaya devam etti.

Gözlerini kapadı. Beni görmek dahi istemiyordu. Haklıydı da. Yaptığım kabul edilemezdi.

Gözlerini kapatmışken ona baktım. Gözleri açılmıyordu. Uyumuştu. Kafamı saçlarına gömüp kokuyu içime çektim.

O bilindik şampuan kokusu tüm bedenimi sararken yavaşça kafasını oynattı. Bende başını omzuma dayadım. Herkes inerken -ki benimde inmem gerekiyordu- biz durduk.

O inmeden inmeyecektim. Kafasını bana dayadı. Bende karşıya bakıp gülümedim.

Kulaklığından gelen minik şarkıya dikkat kesildim. Fransızca şarkı yavaş yavaş akıyordu. Bir şarkı bitince diğerine geçti. Bu da Fransızcaydı.

En sevdiğimiz, diye düşündüm. Yan yana gelince hep Fransız şarkı dinleyip en iyi kimin telafuz edeceğini tartışırdık.

O hep kazanırdı. Arada bilerek yenilip beni mutlu ederdi. Fransızcaya merak salmıştı. Hayaller kurmuştu.

O sırada gelen anons ile irkildi ve hemen ayağa dikildi. Gözleri uykuluyken büyüttü ve hemen kekelemeye başladı.

"B-ben özür dilerim. Uyumuşum." dedi bana bakmadan ve koşarak çıktı. Bende hemen ardından çıkarken koşarak uzaklaştı.

Benimle uyumaktan tiksinmiş miydi, gibi sorular aklımı işgal ederken kafamı iki yana sallayıp kulaklığımı taktım.

---


Selam. Yukarıda bizimkilerin fotoğrafları var dkskkd. Bölümlerin uzunluğu iyi mi? Yoksa daha mı uzun tutayım.

Bir sonraki bölüm ilk başı Çağrı'nın ağzından olacak sonra gerisi Elisa.

Onu da bu gün atmaya çalışacağım. Sizi seviyorum. Muah🦋

Hırka | TextingWhere stories live. Discover now