💚 34 💚

958 41 71
                                    

Özel Bölüm

Yorum + vote lerinizi bekliyorum.

Normalde bölümleri google'dan Wetty'e giriyordum. Ama uygulamayı sonunda yükledim, malum telefon bozuk ://
Daha önceden telefondan Laptop'a aktardığım ( Daha doğrusu yanlışlıkla aktardım, Çünkü eski fotoğrafları koyarken tüm fotoğrafları koymuşum) ordaki fotoğraflardan birini koydum Medya'ya.

Umarım bölümü beğenirsiniz, keyifli okumalar...

Hermione'den...

Sabah gözlerime dolan ışık ile uyandım, Demek isterdim... Ama Diana Tepemize çıkmış tepiniyordu.

"Diana Malfoy! Hemen yataktan aşağıya in!" diye söylendim sesimi sinirli çıkararak.

O ise Draco ile ortamıza oturmuş alt dudağını buzerek bana bakıyordu. "Ama şok aşıktım anne." dedi ve elleriyle oynamaya başladı. Hah... gelde buna kız şimdi.

Yatakta doğruldum ve Diana'ya baktım. Gülümseme'me sebep olmuştu. Bembeyaz yüzündeki tombul yanaklarını bir güzel sıktım. Yanaklarını bıraktığımda kızaran yanaklarına bir öpücük bıraktım. Draco henüz uyanmamıştı. Yataktan yavaşca çıktım, Draco'yu uyandırmamak için. Oysa Diana zıplayarak yataktan atladı. 2 yaşındaki bir çocuk için fazla haraketliydi. Üzerindeki pijamalarıyla çok şirin görünüyordu.

Minik elleri yüzük parmağımı kavradı. sessiz adımlarla odadan çıktık. Diana'nın önüne eğildim ve gözlerinin içine baktım. "Önce odana gidelim. Tamam'mı kızım?" dediğimde başını aşağı yukarı salladı. Ayağa kalktığımda minik ellleriyle tekrar yüzük parmağımı kavradı. Hafifçe gülümsedi. Benim bir adımım onun için iki adımdı. Bu yüzden o hızlı yürüyormuş gibi gözüküyordu.

Odasına geldiğimizde aynanın önüne geçtim. elime bir tarak aldım ve Diana'yı yanıma çağırdım. Onu siyah puflu gümüş rengi bacakları olan tabureye oturttum. Sapsarı saçlarının dibleri benim saçlarımın rengindeydi. Diplerinden aşağıya doru sarılaşıyordu. Çok seviyordum Diana'nın saçlarını yapmayı. Uzun saçlarını iki taraftan balık sırtı ördüm ve kontrol ettim. Çok güzel olmuştu. Scorpius'un gözleri'nin aksine onun gözleri masmaviydi. Scorpius'un gözlerı grinin en soğuk tonundaydı. İkiside babalarına yani Draco'ya çekmişlerdi.

Ama Emma ve Tom bana çekmişlerdi. ne ara bu kadar çocuk yaptık?

Kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Bu gün Harry'ler ve Jennifer'lar gelecekti. Eh tabi Pansy'lerde var. Ama Henüz Draco'nun onların geleceğinden haberi yoktu.

Mavişim uyanmışmı diye odaya bakmaya gittim. Uyanmış elinde telefon Instagram'da geziyordu. Ellerimi önümde birleştirdim draco'yu izlemeye başladım. "Napıyosun Malfoy.?" dedim bildiğim bir soruyu sorarak.

"telefon oynuyorum Miss Malfoy." dedi ve hafifçe gülümsedi.

Bende gülümseme'me engel olmadım ve kollarımı çözüp Draco'ya yaklaştım. Üzerine atlayarak bir koala misali yapıştım. Elme ve nane kokusu ciğerlerimi doldururken o şaşkınlıkla telefonu kenara koyup kollarını bana sordu. 4 Tane çocuk doğuran bir kadına göre fazla çocukçaydı.

"Sen benden birşey istiyorsun?" dedi. Nerden anlıyordu bu? Beni bu kadar iyi tanıması nedense ürküttü. "şey... ee.. Harry'ler-" "Ah.. Hermione Bir pazar günüm var ve ailecek kahvaltı yapmak istiyorum. Sen misafir gelecek diyorsun. Aşkım gelmeseler olmazmı?"

"Ama hayatım ayıp olur öyle diyorsunda yani.. Gelsinler ne olcak?" dedim gözlerimi anime karakterleri gibi yaparak. "of neyse tamam gelsinler. En azından Pottah'larla sohbet eder kızıl saçlı çocuğuyla uğraşırım." dedi ve kısa bir kahkaha attı. "Ne istiyorsun sen bu çocuktan?" dedim bende dayanamayıp. "Bişey yok seviyorum sadece." dedi "Dalga geçerek? Çocuğu dövüyormusun seviyormusun belli değil." dedim bende.

DRAMİONE ♡+🍏=💚Where stories live. Discover now