BEDTIME STORIES

BOOK ONE : Tink's Scream

Oy ve görüşlerinizi bekliyorum ^-^

''Ne düşünüyorum biliyor musun, Tink?''

Minik şişenin içindeki parıltı titremeye ve hareketlenmeye başladı.

''Bir gün, eski günlerdeki gibi bana yardım edeceğin zamanın nasıl olacağını bekliyorum.''

Minik peri küçük ellerini cama yasladı. 

''Yapma ama Tink. Seninde benden aşağı kalır yanın yok.Ama gerçekten merak ediyorum...senin gibi vahşi bir canavar nasıl olurda masal kitaplarında dişi bir periye dönüşmüş olabilir ?'' 

Gecenin en karanlık saatlerinde, sakin bir otoparkta bulduğu siyah arabanın üzerine oturmuş elindeki şişeye bakıyordu. Elinde, bir mahalle aşağılarındaki marketten aldığı ucuz birasını yudumlarken, bulunduğu yeri aydınlatan sokak lambasına sırtını dönmüştü.

Yerde onun hareketini taklit eden 'Gölge', sakin bir şekilde Peter'ı izliyordu.

Peter ise birasını tekrardan dudaklarına götürdüğünde, boğazını yakan aromasının tadını çıkartmaya devam etti. 

''Bu beden bile beni boğuyor. Sana ihtiyacım var bunu biliyorsun, Tink.Hadi ama..'' derken sesi biraz çatallaşmıştı. ''En azından daha büyük bir bedenin içine yerleştiğimde kendimi daha huzurlu hissedebileceğimi düşünmüştüm. Ama hayırr...Minik bir bedenle , bağımlı bir gencin bedeni arasında gram fark yok. Siktir.'' dedikten sonra şişeyi bırakıp göğsüne sertçe vurdu. ''Benim böyle bir yere hapsedilmemi isteyen tüm insanlara yapacaklarımı fazlasıyla hakediyorlar.'' Tink'in şişesini dahada yukarı kaldırdı.

''Bana, o tozu vermenin bir yolunu bulacağım,Tink.Benden nefret ettiğini biliyorum. Wendy'nin, bu dünyaya tekrar kaçmasını sağladığın anda bunu bana oldukça iyi bir şekilde gösterdin.Ama sorun ne biliyor musun?'' 

Peri,başını iki yana sallarken düşmemeye çalışıyordu.Pete,tekrardan genişçe gülümseyerek gölgesine döndü. ''Yeni bir Wendy'miz var.''

Gölge bu sözlerle hemen hareketlendi ve ellerini kaldırarak, durumdan ne kadar hoşnut olduğunu söylemeye çalıştı. Peter, en yakın dostundan onayını aldıktan sonra kahkaha attı. 

Tam o anda bulundukları otoparkın biraz ilerisinde ,Benzin istasyonunun marketini kullanmış bir çift yavaşça onların olduğu tarafa yürümeye başladılar. Çift oldukça gençti. Erkek olanı henüz yirmilerinde kız ise onyedisinde falan görünüyordu. Çocuğun elinde plastik bir bidonda benzin duruyordu. 

O an Peter, dehşet bir şekilde gülümsedi. Aklına şuan kendini eğlendirecek bir fikir gelmişti.Tink, daha fazla hareket etmeye başladı. Peter yinede ona aldırış etmeden gölgeye döndü.'' Küçük bir oyuna ne dersin?''

Gölge parmaklarıyla tamam işareti vererek ışığın altından yer değiştirdi ve karanlıkta yavaş yavaş çocuğun gölgesine doğru yaklaştı. 

Gölgenin içine doğru gömülürken zavallı çift kolkola girmiş ağır adımlarla soğuk havanın altında birbirilerine gülerek yürüyorlardı. 

Gölge, kendini çocukla bağladığında tüm kontrol, çocuk farketmese bile , gölgenin elindeydi. Yavaşça görünüşü Peter'ın görünüşünden çıktı ve elinde benzin bidonu tutan bir gence dönüştü.

Peter, olacakları izlerken ses çıkartmamak için alt dudağına dişini geçirmişti.

Gölge, yavaşça, genç erkeğin hareketlerini ele geçirdikten sonra durmasını sağladı. 

''Tatlım?'' genç kız çocuğun ani duruşuyla neredeyse tökezleyip düşecekti. 

Çocuk hiçbir şey demeden olduğu yerde hareketsizce kalakaldı. Sonra birden elindeki bidonu havaya doğru kaldırdı.