Suçluluk

117 48 114
                                    

Sarah zihninde annesinin acısını yaşarken bu sırada bedeninin olduğu gerçek dünyada kendisinin farkında bile olmadığı birçok şey yaşanıyordu. Vücudu yaşadığı bu acıya tepki veriyordu ve zorlandığı her halinden belliydi. Alnında ter damlacıkları birikmişti ve burnu kanıyordu ama olanlar bununla da sınırlı değildi Sarah'ın etrafındaki her şey birkaç santim havaya kalkmıştı

Bert ve arkadaşlarının eşyalar havaya kalktığından beridir ise gözleri fal taşı gibi açılmış büyük bir endişe ve sessizlikle olacakları bekliyorlardı. Başlarda transa girdiğinde Bert Sarah'la konuşmaya çalışmıştı ama kız onu duymuyordu. Bu yüzden adam sessizce beklemekten başka bir şey yapamıyordu.

Klon ve yanındakilerin ise sevinçle gözlerinin içi parlıyordu. Tabii klonun ki daha fazla. Tam da düşündüğü şeyi bulmuştu sonunda. Yapbozun kayıp parçası karşında duruyordu. Artık önünde kimsenin duramayacağını düşünüyordu.

Sarah biraz daha öyle kaldıktan sonra göz yaşları içinde gözünü açtı. İçinde büyük bir nefret ve acı vardı. Tabii bir de bunların yanına intikam alma duygusunu da ekleyince kızın içi büyük bir intikam arzusuyla yanıp tutuşuyordu.

Gözünü ilk açtığında karşısındaki büyük ekranda Bert Werner'ı görünce öfkesi ve acısı daha da harlandı.

"Annemin üzerine yemin ederim ki Bert Werner seni kendi ellerimle öldüreceğim!" Bert Werner onun bakışlarından gerçekten korkmuştu. Kızın içindeki öfkenin boyutunu gözlerinden görebiliyordu.

Bu kadar büyük bir tepki beklemeyen bay Werner ve arkadaşları büyük bir şaşkınlıkla bakakaldılar.

Birbirlerine gözlerini bile kırpmadan bakan bu iki kişinin dikkatlerini ise klon dağıttı.

"Bugünlük bu kadar şamata yeter" dedi ve ekranı kararttı.

Ancak o zaman kendine gelen kız etrafındaki şeylere dikkat edebildi.
Her şeyin havada olduğunu görünce şaşırdı. Ağzına kan tadı gelince ise burnunun kanadığını fark etti. Hırkasının kolunu avucunun içine çekerek dudağının üzerindeki kanı sildi önce, sonra açıklama beklercesine klona baktı. Klon zevkten dört köşe olmuş bir şekilde açıklamaya girişti.

"Tüm bunları sen yaptın Sarah! Sen sıradan biri değilsin. Özelsin! Tıpkı bizim gibi... Hadi şimdi onları yerlerine bırak da başka şeylerde konuşmaya başlayalım."

Sarah etrafına baktı ve  kendinde olan bu güce çok şaşırdı. Tüm hayatı boyunca onunla birlikte miydi bu güç?

" Ben tüm bunları nasıl yaptım aklım almıyor. Bu nasıl mümkün olabilir?" diye sordu şaşkınlıkla Sarah klona bakarak.

"Hepsini detaylı bir şekilde anlatacağım. Sadece şimdi eşyaları indir ve başka bir yere geçelim." ses tonu sakin ve otoriterdi.

" Bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum. Onları nasıl yere indirebilirim" dedi endişeyle.

"Nasıl kaldırdıysan öyle. Zihninle... Şimdi sadece onların yerde olduklarını düşün ve eşyalarla olan göz temasını kes "

Kız onun dediğini yaptı ve gerçekten de işe yaramıştı. Klonun söyledikleri işe yaramıştı yaramasına ama bu durum kıza hiç yaramamıştı. Yorgun halde kendini dizlerinin üstüne bıraktı. Kız kendini çok bitkin hissediyordu. Ayrıca susamıştı ve midesi bulanıyordu ama günlerdir aç olan midesi kasılmaktan başka bir şey yapamıyordu. Klon ona bakınca durumu anladı. Bir anne şefkatiyle gülümsedi ve yanındaki kıza seslendi

"Adal!" Dedi yumuşak bir sesle. "Gel ve Sarah'ı bir şeyler yemesi ve dinlenmesi için odasına götür. Yarın ise benim yanıma getir. Bugün ondan sen ve kardeşin sorumlusunuz. Tamam mı?"

Tuhaf Hayatımdaki Küçük SırlarWhere stories live. Discover now