§What to Know

3.2K 359 72
                                    

Han Jisung tarçınlı bir rulo olabilir ama sizi öldürebilir.

~~~~~~

"Minho Hyung senin matematiğin iyi değil mi? Lütfen bana bu konuyu anlatır mısın? Kahveni ben alırım ne olur..." Felix elindeki kalemi ile kitabın üzerinde bulunan konuyu işaret ettiği zaman Minho gözlerini okuma kitabından çekti. Sınav haftasının verdiği gerginlik onun tüm vücuduna yayılmış olmalıydı.

Minho kafasını salladı, ona yardım etmeyi seçti. Kafeterya dolu değildi, birkaç kişi vardı. Öğrenciler sınıfların daha sıcak olduğunu söyleyerek orada takılıyordu, haklı olabilirlerdi ama bulundukları yerde bir sürü ısıtıcı vardı. Ve kafeteryanın boş olması işine gelirdi. "Pekala gel, anlatacağım ama en fazla iki kere anlatırım."

"Jeongin için bir daha anlatacağını biliyorum yine orada dinlerim." Felix'in yaptığı zekice açıklama ile Minho dudağının kenarlarını aşağıya doğru büktü. "Zekice. Neyse." elini uzatarak ondan kalemi istedi.

Tek başlarına büyük masada oturuyorlardı ve bu tam fırsatıydı. Çünkü Jeongin ve Yunho drama klubüne katıldıkları için provalarına gitmişlerdi. "Eğer bu konuyu anlamak istiyorsan, gizli bir ipucu vereceğim bunu kullandığın an soruları çözersin."

Felix hızla kafasını sallarken, kalemi kitabın üzerinde gezdirip yazdığı şeyi kutucuk içine aldı. Yabancı olduğu için oranın eğitim sistemi ile burası bir değildi o nedenle Felix zorlanıyor olabilirdi. Kendi bulduğu kısa yöntemleri ona vermesinden bir şey olmazdı. "İşte bunları kullanırsan soruları daha iyi çözersin. Eğer yine çözemezsen sana konuyu daha detaylı bir şekilde anlatacağım."

"Teşekkür ederim Hyung." Güzelce gülümseyerek kitabını tekrar önüne çekti Felix. Ders çalışmasına devam ederken Minho gülümsemişti. Felix'i Jeongin'e benzetiyordu o nedenle ona yakın olabiliyordu. Zaten ikili çok yakın arkadaşlar olmuştu.

Felix'e güvenebiliyordu çünkü Jeongin'in hastalığına dikkat ediyordu. Dışarıya çıkacakları zaman arabayla onu alıyordu, düşmemesi için koluna giriyordu ve bunun gibi şeyler yapıyordu. Felix gerçekten iyi biriydi.

Birkaç dakika sonra kafeterya kapısından içeriye girenler Minho'nun hemen dikkatini çekmişti çünkü sesli bir şekilde içeriye girmişlerdi. Yunho, Jeongin ve Mingi beraber gülüşerek masaya yaklaşırken yanlarında fazlalık olan bedenin nereden geldiğini anlamamıştı. "Merhaba Hyung'um!" Jeongin hızla kendi yanına oturunca gülümsedi. "Oturmamda bir sakınca var mı?"

Konuşan Mingi ile hepsi 'sıkıntı yok' anlamında başını sallayıp onun oturmasına izin verdi. "Merhaba nasılsınız?"

"Teşekkür ederiz Mingi Hyung. Sen nasılsın?" Felix yeterince çalıştığına emin olduğu kitabı masa kalabalıklaşınca kapattı. "Biraz yorgunum provalarda başrol olmak daha zor."

"Oh cidden mi? Sen de drama klübündesin yani? Ne oynuyorsunuz?" Felix heyecanla öne atılınca Jeongin sırıttı ve elini salladı. "Okul draması oynuyoruz ve Yunho Hyung ikinci başrol seçildi!"

"Bunu sağlayan sen miydin yoksa?" Minho yanındaki bedene bakınca onun sırıtmasından anlamışlardı. Jeongin omuzlarını salladı. "Başrol olmayı sonra alabilirim."

"Peki drama nasıl olacak?" Bu sefer soruya Yunho cevap verdi yanakları hafif kırmızıya boyanmıştı. "İki yakın arkadaşın arasına bir kız giriyor. Arkadaşlar kızı sevdiklerini sanıyor ve kavga ediyorlar ama aslında birbirlerini seviyorlar."

"Bu çok güzel..." Felix ellerini çenesinin altında birleştirip ikiliye baktı. "Hadi biz yemek alalım. İstediğiniz bir şey var mı?" Minho sadece kahve istediğini söyleyince Mingi, Felix ve Jeongin ayağa kalkarak yemek almak için ayrıldıkları zaman Minho önündeki bedene bakıp sırıttı.

𝐒𝐜𝐡𝐨𝐨𝐥 𝐄𝐱𝐜𝐡𝐚𝐧𝐠𝐞 § 𝐌𝐢𝐧𝐒𝐮𝐧𝐠 ✔︎Where stories live. Discover now