§Heartbroken Child

2.9K 359 211
                                    

Hikayenin biraz fazla hızlı ilerlediğini düşünüyorum... 🙂

¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶

Seul'de her şey normaldi. İnsanlar işlerine gidiyor, çocuklar okullarına gidiyordu. Herkes hayatına devam ederken içlerinde yaşanan kaosu asla dışarıya vurmuyorlardı nasıl olsa, normal gözükecekti tabi.

Jeongin elinde bulunan sıcak kahveyi yanındaki sarışın arkadaşına uzattı. Felix ile 'normal' bir gün için dışarıya çıkmışlardı. Karlar eriyip bahar kendini gösteriyordu nasıl olsa ama Jeongin'in ağzındaki oksijen maskesi bir türlü çıkmıyordu. 1 hafta daha takılmasını söyleyen doktor yüzünden böyle gezmek zorundaydı. "İçmeyecek misin Jeongin?"

"Maskeyi çıkarınca daralıyorum zaten sen iç benim yerime olur mu?" Gülümsediğinde Felix kafasını sallayarak onun verdiği kahveyi içmeye başlamıştı.

Hayatı boyunca bu maske ile sürekli dolaştığı olduğundan insanların ona bakışlarını umursamıyordu. Alnına 'Astım hastasıyım sizin pis nefeslerinizi çekemem.' yazacak hali yoktu ya? Umursamıyordu o da. "Felix sana bir şey soracağım. Hani sen de zengin bir aileden geliyorsun ya? Gerçi o okulda okuyanların hepsi zengin de... Baban ya da annen sana kötü davranıyor mu?"

"Babam sürekli iş için yurtdışına çıkar ama her zaman beni ya da annemi arar. Annem ise kendi vakıflarına bakıyor. Her aile arasında anlaşmazlık ve kavga olur ama ailem bana kötü davranmazlar." Felix hafif grimsi havaya bakarak derin nefes aldı. "Her aile onun ailesi gibi olmuyor. O şanssız."

"Desene para mutluluğu satın alamıyor." Jeongin onu biraz anlıyordu çünkü ailesi yoktu - Babasını babadan saymıyordu Jeongin- Birazdan kastı da ailesinin bunca zaman yani öldükleri zamana kadar ona iyi davranmasıydı. Jisung varlık içerisinde yokluk yaşayan birisiydi onun gözünde. Her şeyi vardı ama yoktu.

Birkaç gün önce kendisinden özür dilemek için geldiği zaman omuzlarına çöken yorgunluğu, mutsuzluğu görmüştü Jeongin ve Minho Hyung'unun onlara anlattığı şeyler kalbini yaralamıştı. Jisung gerçekten acı çekiyordu ve o dövme olayını isteyerek yapmadığını herkes anlardı. Zaten onunla bir sorunu yoktu neden yapsın?

Jisung'u çoktan kendi içerisinde affetmişti bile zaten yaraları da iyiydi sadece bu hava işi sıkıntı çıkarıyordu. "Jisung geçen sene o kadar okuldan kaçardı ki. Bazen hiç gelmez bazen de yarım gün sonra derslere gelirdi. Babası geçenlerde bu olayı öğrenmiş. Onların şirketinde ailesi çalışan birkaç kişiden duydum. Okula adam sokmuş ve tehtid etmiş. Yani Jisung sanırım son şansını da kullandı."

"Ciddi misin?" ona karşı gerçekten hüzünlü hissediyordu. Bir şey yapmamıştı. Babasının emirler yağdırdığı oyuncak olan Han Jisung'du o. "Ben gerçekten üzülüyorum Jisung için. Bazen şımarık davranışlar gösteriyor ama hiç onun birilerini aşağıladığını görmemiştim. Sen biliyor musun?"

"Hayır ben de görmedim. Alfa grubundaki herkes gerekmediği zaman kimse ile konuşmazdı sadece kendi aralarında konuşurlar. Varis oldukları için deli gibi eğitim alıyorlar ve dışarıdan insanlarla iletişim onları tehlikeye sokar. Jisung yani Chenle'nin sevgilisi olan o söyledi. Bazen babası Jisung'u istemiyormuş ama Chenle çok inatçı onu asla bırakmıyor."

"İkisi çok şirin bir çift gerçekten. Okuldaki gözde çiftlerden birisi olduklarını biliyorum." Felix onun dediklerine karşı kafa salladı." Hatta Chenle onunla sevgili olduğunu söyleyince grupta kavga çıkmış. Aralarında dışarıdan birisinin olmasını istememişler ama Hyunjin ve Han Jisung onay verince laf etmemiş kimse."

𝐒𝐜𝐡𝐨𝐨𝐥 𝐄𝐱𝐜𝐡𝐚𝐧𝐠𝐞 § 𝐌𝐢𝐧𝐒𝐮𝐧𝐠 ✔︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin