[chapter two]

173 31 16
                                    

Bunca zaman duvarlardı benim sırdaşım, en yakın arkadaşım

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

Bunca zaman duvarlardı benim sırdaşım, en yakın arkadaşım. Zihnimde bir şeylerin ters gittiğini anlamam da duvarlar sayesindeydi. Saatlerce dümdüz onlara bakıyordum; o kirli ve rutubetten kararan bej renkli duvarlara.

Onlarla konuşuyordum.

Onlarla yaşıyordum.

Onlara bağırıyordum.

Onlara anlatıyordum.

O kadar yalnızdım ki, içimden geçenleri kimseye istediğim gibi söyleyemezken imdat çığlığıma bu serseri kılıklı duvarlar çıkmıştı. Yüzsüz, sessiz, duygusuz altı üstü cansız bir varlık olsa da, dediğimi anı anına, dakikası dakikasına dinleyen tek şey onlardı.

Yalnız insanların uğrak yeriydi duvarlar.

Kimisi saatlerce kenetlenirdi bu tek tip yukarıya uzanan beton parçasına, kimisi sanki karşısındaki en yakın arkadaşıymış gibi anlatırdı derdini. Ne derdine çare, ne de bakışlarına karşılık alabilirdin duvarlarla baş başayken. Yine de karşısında hiçbir şey olmamasından iyiydi soğuk duvarların olması...

Tıpkı kimseye tokat atamadığım gibi, duvarlara da yumruğumu geçiremezdim.

Ben delinin teki değil miyim?

Ya duvarların canı acırsa...

walls あ roséanne park ✓Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang