0.6

514 58 61
                                    

🌟 Yıldızlara dokunmak bu kadar zor olmamalı... 🌟

"Anne, merhaba nasılsın?"
"İyiyim prensesim sen nasılsın asıl anlat bakayım nasıl gidiyor? Her şey yolunda mı?"
"Çok güzel anne. İlk defa bu kadar mutlu ve özgür hissediyorum kendimi!"
"Bunu duyduğuma inan çok sevindim güzel kızım. Ee Korece konusunda zorlanıyor musun?"

"Pek değil zorlandığım zamanlarda oda arkadaşımla ingilizce konuşuyoruz. Yani her şey yolunda."
"Çok mutlu ettin beni güzel kızım."
"Anneciğim... o, sana rahatsızlık veriyor mu?"

Bunu söylerken sesi titremişti prensesin.
"Yok bebeğim. Zaten o günden beri hiç karşıma çıkmadı. Merak etme sen beni, ne zaman altından kalkamadığım bir durumla karşılaştım ben? Sen onu bunu boşver de gönderdiğim ile geçinebiliyor musun onu söyle bana?"

"Evet evet, hatta biraz biriktirdim bile. Teşekkür ederim annem..."
"Sana her şey feda olsun minik kuşum. Ee anlat bakıyım yok mu bir prens benim prensesimin hayatında."
"Yok valla anne! O kadar yakışıklı var burda ama hepsinin de sevgilisi var!"
"Djdjkdjdjd turnayı gözünden vurmayı bilirsin seeen!"

"Kdkdjdkx bilirim."
"Bana bak geceleri çok dolaşma, yurda vaktinde git, eğer geç geldiğini duyarsam külahları değişiriz bak!"
"Tammam sultanım benim. Sen hiç meraklanma, her an seni haberdar etmeye devam edeceğim ayrıca."
"Kendine iyi bak prensesim hasta olma oralarda. Meyve alın oda arkadaşınla vitamin deposu kızım, tamam mı! Bak havalar soğuk sıkı giyin."

"Merak etme sen, ben kimin kızıyım ha?"
"Sus! Yağcı seni!"
"Hdkdndkkd seni seviyorum annemm. Kendine iyi bak bir şey olursa hemen beni ara atlayıp gelirim yanına tamam mı?"
"Tamam kuzum, hadi öptüm bay bay!"

Hüzünle telefonu kapatmıştı güzel gözlü kız, annesi hakkında sürekli endişe duyuyordu. Babası ya sarhoş gelir de... düşünmek bile istemiyordu bunları.

Görünürde mükemmel 10/10 bir aile idi onunkisi. Ama içeride ne fırtınalar kopuyordu bir kendisi bir annesi bilirdi Jennie'nin.

Zenginlerdi hem de çok, ün, şöhret ne ararsan vardı babasında. Her gecesini başka bir kadının koynunda geçirir gününü gün ederdi babası. Eve sarhoş geldiği zamanlarda ise...

Kaç gece odasında yatağının altında annesinin çığlıkları, cam kırılmaları dinleyerek geçirmişti? Küçükken kaç kez babasından sebepsiz yere tokat yemişti? Sözde prensesti, ailesi, arkadaşları, sevgilileri... her şey kusursuzdu sözde! Kim Jennie, Aucland prensesi(?) Annesi her banyoya aynanın karşısına geçip ağzındaki kanları silerken, her vücudundaki yaraları pudra ile kapatmaya çalışırken yalvarırdı annesine 'Gidelim buralardan, yalnızca ikimizin olduğu bir hayat kurallım anne lütfen'

Fakat şöhret işte gözü kör olsun, babası medyaya tanıtılan Kusursuz Kim Ailesi imajını bozdurmamak için elinden ne gelirse yapardı! Buna kızını zorla evlendirmeye çalışmak, karısına istemediği halde cinsel istismarda bulunmak, ya da günlerce tek lokma vermeyip bir odada esaret altına almak gibi!

Çok şey yaşanmıştı geçmişte. Geçmiş miydi o da tartışılacak bir konuydu ya! Bir gün canına tak etmişti Jennie'nin. 'Ünlü Kim Ailesi akşam yemeğine lüks bir restoranta gitti' haberi çıkartmak için zorla karısı ve kızına en pahalı elbiseler giydirtip, boya küpüne batırtmıştı Bay Kim. 

Meta || ChanroseWhere stories live. Discover now