4

1.8K 255 145
                                    

Sıradan bir okul günü...

Hiçbir şey bu sessiz günün sessizliğini bozamaz...

Aşk Ruleti dışında tabi.

"Yeonjun ve Beomgyu, ikiniz bir grup olun. Soobin ve Taehyun, sizler de bir grup olun."

Üst sınıflarla birlikte işleyecekleri tasarım dersinde, büyük kıskançlık krizleri yaşanacak gibi.

"Büyükler; küçüklerinize geçen ders anlattığım proje hakkında yardımcı olun, hadi bakalım. Başlayın."

""Tamam mâdam.""

Tüm sınıf Bayan Garcia'yı onayladı. Ardından fısırtılar atölyeyi tamamıyla kapladı.

Taehyun arada göz ucuyla Beomgyu'yu kontrol ediyordu. Yeonjun'la gayet samimi görünüyordu. Bu içinde sinir baloncuklarının oluşmasına neden olurken, tavşana benzeyen hyungu bu baloncukları tek tek patlattı.

"Tae? İyi misin?"

Kaşlarını çatılmış sevimli bir surat görüş alanına girince panikleyerek kafasını salladı.

"İ-iyiyim."

"Hey, dikkatini kime veriyorsun öyle?"

Kafasını Taehyun'un gözlerini ayıramadığı grup masasına çevirdi. Yeonjun elini Beomgyu'nun elinin üstüne atıp büyük çizim kağıdından çekerken tısladı.

"Yeonjun..."

"Eğer biraz daha onunla temasa geçerse-"

Soobin kolunu omzuna atınca sustu. Kulağına yaklaşıp bir şeyler fısıldayan hyunguyla, Beomgyu'ya kaçamak bir bakış attı.

"Sevgilin sevgilimle oynaşmayı sevdi Kang. Yanlış kişiyi seçmişsin."

Beomgyu, bir kartalın avını dikizleyişi misali, öldürücü bakışlarını Taehyun ile fazla temaslı olan Soobin'den ayırmadı birkaç dakika.

Sonrasında bakışları omzunu dürten Yeonjun'a kaydı. Yeniden işine döndü.

"O benim sevgilim değil. Asıl sen yanlış kişiyi seçmişsin."

Beomgyu'nun arkasına geçip onun üzerinden projeyi anlatan Yeonjun'u gözleriyle işaret etti.

"Choi Yeonjun.."

Öfke dolu fısıldamayla hafifçe güldü.

"Tatlı hyungumun içinde kıskanç bir canavar olduğunu bilmiyordum. Her neyse, şu projeyi bitirelim hadi."

"Pekâlâ."

İyice odaklandıkları sırada, Soobin merakına yenik düşerek beyninde dönüp duran soruyu ortaya atıverdi.

"Beomgyu ile sevgili değilseniz, o hâlde neysiniz?"

Taehyun elindeki kalemle bir süre projesini tanıttığı kağıda bakakaldı. Birkaç kez yaşam belirtisi olarak gözlerini kırpıştırdı ve derin bir nefes alarak doğruldu.

"Hyung, biz Beomgyu ile yattık."

Taehyun'un tepkisini izlemekle meşgul olan Soobin, duyduğu cümle ile kaşlarını havalandırdı.

"Ne? Taehyun sen ciddi misin? Daha reşit bile değilsiniz!"

Soobin kısıkça bağırarak Taehyun'un paniklemesine ve kalemi elinden düşürmesine neden olurken, yere düşen kalemin sınıfta yankılanan tiz sesi herkesin onlardan tarafa dönmesine neden olmuştu.

Kalemi eğilip tekrar eline aldığında, çoktan gözler üstlerinden çekilmişti.

"Nasıl yani? Bildiğimiz yattınız mı?"

Taehyun'un içine dolan ağlama isteği dışarıya kısık iniltiler olarak yansıdı.

"Hyung? Yattık deyince sen normal uzandık mı sanıyorsun?"

"Ya ne bileyim! Beklenmedik bir şey, daha ben bile Yeonjun'la öpüşmekten ileri gidemedim!"

Kollarını göğsünde birleştirip sıkıntıyla oflayan Soobin'e kıkırdadı.

"Neyse, yattık işte. Sonrasında da saçma sapan bir oyuna başladık."

Bir yandan tasarımı ile uğraşırken konuşmaya devam etti.

"Ne oyunu?"

Soobin de tasarımla ilgilenmeye başladığında, ikisi de sohbet eşliğinde iş yapmaya karar vermiş gibi duruyorlardı.

"Rus Ruleti, aptal kafamın bir-iki saniyede ürettiği bir saçmalık."

Soobin Taehyun'a çatılmış kaşlarıyla döndü.

"Açıklasana.."

"Oyunun tek amacı var, rakibini kendine aşık etmek."

Soobin 'hm'layarak devam etmesini istedi.

"İki rakip birbirleriyle flört ediyor, zaman, mekan farketmeksizin. İlk aşık olan ise oyunu kaybediyor."

"Güzelmiş.. Bu oyunu tahminen ne kadar sürdürürsünüz çok merak ettim şu an."

Soobin gülerek geçtiği alayı Yeonjun'la gözlerinin kesişmesiyle yarıda bıraktı ve ciddi bir ifade takındı.

"Sanırım oyununa bir çift daha eklenecek."

Sevgilisiyle göz temasını kesmeden fısıldadığında, Taehyun başını iki yana sallayarak tasarımına son dokunuşlarını yapıyordu.

✓ russian roulette. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin