✓ russian roulette.

11(F)

[ 4 ay sonra ]

"tanrı aşkına beomgyu gömleğim nerede!?"

sevgilisinin panikli sesine çaktırmadan gülerken cevap verdi.

"bilmiyorum!"

"ya ne demek bilmiyorsun geçen gün fantezi yapacağım derken kilotla giydin gömleği çıktın kucağıma!"

"hemen de beomgyu hemen de beomgyu. nerede bir şey kayıpsa kıçıma sakladım zaten."

söylenerek koltuktan kalktı ve filmi durdurdu. baldırına kadar sıyrılan şortu düzelterek diz kapağının hizasına geri getirdi. bol tişörtü de üzerine indirdi ve uyuşuk adımlarla koridorda ilerledi.

"beom geç kalıyorum ne yapacağım şimdi!"

"nazlanma geliyoruz!"

iç çeke çeke yatak odalarının aralık kapısını ittirdi ve içeri girdi. uzamış saçlarına elini atarak şöyle bir karıştırdı ve taehyun'u dolabın önünden çekti.

"evet her zamanki gibi üçüncü dünya savaşı kopuyor dolabında. bluzlar pantolonları boğuyor, kazaklar şaşkın, oha eteğimin ne işi var burada, kırmızı noel boxerı komutalık yapıyor. ve buldum."

rafı alt üst eden taehyun, şaşkınca bakakaldı beomgyu'ya.

"nasıl buldun?"

elinden hızlıca alarak çıplak göğsüne geçirdi ve düğmeleri beomgyu'nun iliklemesine izin verdi.

"annemden gelen bir yetenek. her neyse, iyi ki fazla kırışmamış."

"üzerine krem süveteri giyeceğim ve teşekkürler."

dudaklarına aceleyle uzanarak bir buse kondurdu, yatağa fırlattığı pantolonunu bacaklarına geçirdi ve kemerini taktı.

"akademiye mi gideceksin?"

"aynen öyle. dekan mee'nin dersi var. birkaç saate dönerim."

"anladım. iyi dersler.."

"dönünce de küçük beomgyu'ya biraz ders çalıştırırız, hm?"

"perşembe sınav var tae... ne yapacağım bilmiyorum."

"hallederiz güzelim sıkma canını. hem psikoloji nedir ki?"

kıkırdadı beomgyu. bu şapşal ona her güzelim deyişinde sanki kalbi göğsünde çırpınan bir kuş oluyor, çarptıkça çarpıyordu.

"hadi def ol git, seni hiç sevmiyorum."

tek kulplu siyah çantayı çocuğun göğsüne fırlatırken söyledi.

"klasik choi uğurlaması. ben de sana çok aşığım balım."

ayakkabılarını seke seke giyerken beomgyu'ya laf yetiştirmeye devam ediyordu. doğrulduğunda beomgyu onun yanağını öptü ve kalçasına hafifçe bir tokat attı.

"bunun bedelini akşam ödeyeceksin choi beomgyu."

sevgilisi merdivenlerden inmeye başlarken son kez ona seslendi.

"sen popona vurulmasından hoşlanmıyor olabilirsin ama ben seviyorum!"

ve... bitti.