7:"💥Kaza💥"

9 3 35
                                    

Bu bölümü de saldım^°^ kaç gün oldu? 1 mi 2 mi? Her neyse çok beklemedim sanırım^=^

Keşke arabayı kullansaydım! Otobüs sürücüsü bir otomobile çarptı. Sonrasında gözümün önü kararmıştı.

*********
Gözümü açtığımda bir hastanedeydim. Başımda doktorlar, kardeşim ve elimi tutmuş uyanmam için Tanrı'ya dua eden Jeongguk vardı. Elini sıkıca tuttum uyandığımı anlasın diye. Konuşmak istesem de konuşamıyordum. Zorlanıyordum. Ancak şu sözler çıkabilmişti ağzımdan.

"Neler oldu?"

"Sen otobüs kazası geçirdin. Bana Sun-yeon haber verdi. Hemen bir taksiye atlayıp geldim."

"Abi ben haberi hastaneden aldım. Neden araba yerine otobüse bindin?"

"Sun-yeon, bunu konuşmanın zamanı değil!"

İkisinin kavgasını doktor ayırmıştı.

"Bay Jeon ve Bayan Kim. Lütfen kavganızı daha sonraya saklayın. Hasta üç adet ameliyat geçirdi. Kendini zorlamamalı bu yüzden de onu yormayın lütfen."

"Peki doktor bey."

Jeongguk mahçup bir şekilde konuştu. Sanırım beni yorduğunu düşünüp üzülmüştü.

"Üzülme Gguk... Ben iyiyim."

"Yorma kendini. Zar zor konuşuyorsun zaten. Bak kızarım sana!"

Yüzüme bir tebessüm yerleşti. Onun hep yanımda olmasını diliyorum her saniye.

"Abi bir isteğin var mı? Kahve almaya gideceğim."

Kafamı olumsuz anlamda salladım.

"Sen Jeongguk? Bir şey ister misin?"

"Bana bir şişe su alabilir misin?"

"Elbette. Hemen gelirim. Sahip çık abime!"

Jeongguk tatlış bir tebessümle başını olumlu anlamda salladı. Buna karşılık Yeon da gülümseyip kahve ve su almaya gitmişti.

"Şimdi ben konuşursam, ve başının etini yesem bile konuşamaz mısın yaniii?

Kafamı olumsuz anlamda salladım.

"O zaman başının etini yiyeyim mi?"

Yeniden olumsuz anlamda salladım kafamı.

"Peki tamam. Sen rahat et ve bir an önce iyileş yeter benim için."

Elime minik bir öpücük kondurdu. Ona öylece bakıyordum. Gözlerine bakıyordum. Gözleri doluyordu. Ağlamak üzereydi.

"A-ağlama..."

"H-hayır! Konuşma. Yorma kendini. B-bak ağlamıyorum."

Bu sefer olumlu anlamda başımı sallamıştım. Her tarafımda kablolar, takılı serumlar. Hastanede yatılı olmak beni deli ediyor. Hele ki konuşamayıp Gguk'a onu sevdiğimi söyleyemediğim bir hastanede kalmaysa hiç çekilmezdi.

"Seni çok seviyorum Tae, bu yüzden bunu da atlatıp iyileş tamam mı? İyileş ki ben üzülmeyeyim. İyileş ki arkadaşlığımız ilerlesin. İyileş ki birbirimize sevgimizi anlatalım. İyileş ki Yeon mutlu olsun. İyileş ki Yeon'a da bana da abilik yap. İyileş ki sana sevgimi gösterebileyim..."

Gözümden yaş geliyordu. Bense dökülen yaşları umursamadım. Gülerek başımı olumlu anlamda salladım. Elimi kaldırdım. Gguk'un yanaklarına düşen yaşlarını sildim. Ağlama, ağlama lütfen der gibi baktım. Gguk başını salladı ve burnunu çekti.

You Are My Everything GgukieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin