7. Bölüm

2.9K 145 54
                                    

Bölüm Şarkısı:Furkan Demir - Aalach

Bölüm Şarkısı:Furkan Demir - Aalach

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


"Devran yetmez mi artık yavrum?"

Sarışın çocuk esmerin dizinde yatarken duyduğu şey ile hafifçe doğruldu. Çikolataya bulanmış ağzını, yüzünü umursamadan sinirli olduğunu düşündüğü ama aslında komik olan bakışlarını Berham'a gönderdi. Ve burnunu çekip bir süre ağladı.

"Niye yetsin Berham? Kilo alırım diye söylüyorsun değil mi?" Kısa süreli susup ağzına bir parça daha çikolata attı. "Kilo alıp şişko olursam beni sevmeyeceksin?" Her zaman olduğu gibi bir kaç saatlik depresyonlarından birisindeydi ve saatin gece, hatta sabah 05.28 olmasını umursamadan ağlayarak çikolata yiyordu.

Genelde böyle zamanlarda olurdu böyle şeyler. Aileler birleşir kız isteme mevzusunu konuşurdu. Bunun üstüne Devran hemen buraya kaçardı. İlk zamanlarda ağlarken çikolata istemiş, olmadığını duyunca daha da çok ağlamıştı ve bunun üzerine Berham gecenin bir vakti açık dükkan bulup çikolata stoğu hazırlamıştı.

"Hayır severim de demiyor şuna bak. Bir de gülüyor pezevenk gibi! Sikerim seni Berham! Çabuk, şişman olsan da severim seni, de bana.."

Berham gülerek Devran'ın yüzünü avucuna aldı. Alnına ve çikolatalı dudaklarına öpücükler bıraktıktan sonra gözyaşlarını eliyle temizledi. "Şişman olsan da severim ben seni güzelim."

Sarı olan tatmin olmuş bakışlarını sevgilisine gönderirken ağzına bir parça daha çikolata atıp ağlamasını şiddetlendirdi. Berham için ağlamasında bir sıkıntı yoktu. Ne kadar derdini onunla paylaşsa da bazı şeyleri içine attığının farkındaydı ve ağlayarak bunu biraz daha hafifletmesi ikisine de iyi geliyordu.

Ağzına uzatılan bir parça çikolataya anlamaz bakışlar atarken hutsuz ses tonunu duydu. "Çabuk aç ağzını ye şunu!" Çaresizce ağzını açıp çikolatayı kabul ettiğinde daha yutamadan dudaklarına kapanan dudaklar ve çikolatayı ağzından kendi ağzına çeken dil ile şaşırıp kaldı. Sarı çocuk geri çekildiğinde gülümseyerek ona bakıyordu. Hala ağlıyordu aslında ama gülerek ağlıyordu.

Paketten bir parça daha çikolata daha alıp tekrar esmerin ağzına uzattığında Berham yüzünü buruşturup geriye doğru çekildi.

"Yavrum yetmez mi ar-"

"Aç ağzını Berham!"

Ağzını açıp çikolatayı kabul etti ve dişleriyle hafifçe ezdi. Sarışının dili çikokatayı kendi ağzına götürene kadar bekledikten sonra yutkundu. Çikokatayı pek sevmezdi ama konu Devran olunca başka çaresi yoktu. Onun için herşeyi yapardı. Zamanında kurşunun önüne bile atlamıştı. Çikokatanın lafı bile olmazdı.

Devran küçük bir çocuk gibi ellerini çırpıp gülerel paketten bir çikolata aldı. "Şimdi sen benim ağzımdan alacaksın tamam mı?" diye sorduğunda Berham derin bir nefes alıp kafasını salladı. Devran çikolata parçasını ağzına alıp bir süre çiğnedikten sonra yaklaşıp dudaklarını kırmızı dudaklara kapattı ve küçük parçayı kendi ağzına çekti. Geri çekilecekken ensesine yerleşip baskı uygulayan elleri ile vazgeçip aynı pozisyonda kaldı. Yutmak üzere olduğu çikolata sarı çocuğun dili tarafından çekildiğinde oyun oynamak istediğini anladı ve dilini uzatıp kendi ağzına çekti. Çoktan erimiş olan çikolatanın son parçacsını da aldığında geri çekilip nefes nefese sevgilisinin yüzüne bakarken yutkundu.

Devran artık ağlamıyordu. Oyunu seven Berham'ın sevinci ikiye katlanırken Devran'ı kendine çekip sıkıca sarıldı. Sarı çocuk kollarından kurtulup. "Bir daha yapacağız, ama bu sefer ben senden alacağım!" diye tehditkar bir biçimde konuştuğunda Berham kafasını salladı ve ağzına uzatılan çikolatayı kabul etti. Çok geçmeden dudakları birleştiğinde aynı işlemi tekrarlayıp çikolatayı tükettiler ve geri çekildiler. Devran tekrar çikolata paketine uzandığında bitmiş olduğunu gördü ve Berham'a döndü.

Dolu gözleriyle paketi gösterip kısıkca "Bitti.." dediğinde gözünden damlayan bir damla gerisinin geleceğinin de habercisi gibiydi. Öyle de oldu, boncuk gözlerden şelale misali akmaya başladı yaşlar. Berham afallamış bir biçimde sevgilisine bakarken dolapta bir paket daha olabileceğini düşünerek mutfağa koştu ve  dolaba yürüdü , kapağını açıp bakışlarını gezdirdi. Birsürü şey vardı ama çikolata yoktu! Tam bitecek zamanı bulmuştu. Sarışının sessiz ağlamaları şiddetlenmiş bütün evi inletiyordu. Ne yapacağını bilemeyen Berham hızlıca yatak odasına gitti ve yatakta ağlayan bedenin yanına oturup elleriyle yüzünü kavradı.

"Ağlama bebeğim. Sabah gider alıruz olur mu? Ne kadar istersen alırız. "

Devran gözyaşlarını yavaşlatıp alt dudağını sarkıtarak Berham' a baktı ve burnunu çekti.

"Birsürü alırız değil mi?"

Berham kafasını sallayıp sarılacağı sırada Devran onu omuzlarından ittirip durdurdu.  "Berham canım çok istiyor çikolata , ben hamile falan mıyım acaba? Aşeriyorum kesin. Herşeye de ağlıyorum zaten." Sonlara doğru kısılan sesinin ardından bir kez hıçkırdı ve ağlamaya devam etti. "Niye böyle oldum ki ben şimdi?"

Berham sabır dileyerek dudaklarını yaladı ve sarı saçlara elini daldırıp karıştırdı. Birkez daha sarılmayı denediğinde sarı çocuk bu sefer itiraz etmeden bırakmıştı kendisini kaslı kollara. Berham ise alnına bir öpücük bırakıp çenesini omzuna yasladı.

"Çok mu istiyorsun çikolata?"

Ağlamaktan kızarmış gözleri ve allaşmış yanaklarıyla esmer olana dönen sarı hızlı hızlı salladı kafasını. "Çok istiyorum Berham..Çoook" Berham kafasını salladı ve kollarını çocuktan çekmeye çalıştı ama kollarına tutunan çocuk buna engel olmuştu.

"Gitme.."

Berham bir bebek gibi kendine yapışmış çocuğa anlamaz bakışlarla baktı. İlk defa böyle oluyordu. Bu zamana kadar içinde biriktirdiği herşey bir anda patlamıştı sanki. Bir bebek gibiydi ve ilgi istiyordu.

"Çikolata almaya gideceğim güzelim.." Şefkatli ses tonuyla konuştuğunda Devran biraz daha sokuldu esmere. "Olmaz gitme sen..Ben korkarım sensiz burda." Küçük bir çocuk gibi konuştuğunda Berham gözlerini büyüttü. Gece ormanda silahlı adamlarla korkusuzca çatışan adamın böyle olması onu korkutuyordu. Gerçekten delirmiş olabilir miydi acaba?

"Gitmeyeyim o zaman?" Eğilip beyaz alına dudaklarını bastırdığında sarı çocuk kafasını salladı. "Gitme..Çikolasız yaparım ama sensiz yapamam ben.." Buruk bir gülümsemeyle esmere baktığında parlayan gözlerle karşılaşmıştı ve mükemmel bir gülümseme...

"Beni bırakma Berham...Ben sensiz yaşayamam ki.."

Kısık sesinden ağlamamak için zor durduğu anlaşılırken Berham kollarını daha sıkı sardı ve gözlerini güneşin doğmaya başladığı pencereye çevirdi. Normalde olsa birlikte manzarayı izler gülüşürlerdi ama Devran keyfini çıkartamıyorsa o da yapamazdı. Gözlerini pencereden çekip sarı oğlana dikti ve sürekli yaptığını yapıp alnını öptü.

"Bırakmayacağım boncuğum..Ben de sensiz yaşayamam.."

...

Bebeiş Devran gördünüz.

Kontrol etmeden atıyorum hatalarımı bildirin ki düzelteyim.

Sizi seviyorum muah😘

-Şeyma

MARDİN'Lİ- GayWhere stories live. Discover now