KİM JONG HYUN;
Koş, daha hızlı koş!
"Zor oldu", "Bırak gideyim. Bana çok çalıştığımı söyle. Bu benim vedamdır."
Dur, nefes alma!
"Eğer nefesiniz sizi boğuyorsa artık nefes almanın hiçbir anlamı yok."
Pes etmemiştim, pes ettirilecek şeyler yaşadım.
"Bırak gitsin."dediler, "öl artık." ve o gün gelip biri yardım etti.
Huzura kavuşacağımı söyleyin bana!
Erkenden atıldım dünyaya, gülen bir yüzüm, eğlenceli bir karakterim ben.
Kime sorsan böyle derdi, oysa içimde neler dönüyor kimse bilmezdi.
Karanlık bir tindim (ruhtum) ben, ıssız bir denizde denebilir.
İçeride diplerimde yosun tutmuştu düşlerim, sevdiklerim...
Yaşam zorlamıştı ama ben gülmüştüm, yaşama süpriz yapan bendim. evet, av değil avcıydım. Bir gün ormanda kayboldum ve yaşam o gün sırtımdaki tüfeği alıp, anlıma dayadı.
ARTIK BİR AVDIM.
Bugün ise cennete tutuklu kalmış bir tindim ötesi olamazdı zaten.
Bu kadar acı çekiyor olmam çok fantastik. Oysa benden daha büyük acılar yaşayan ve buna katlanıp, hayatını mutlu bir şekilde idame eden binlerce insan vardı. Benden daha güçsüz olanlar güzelce yaralarını sarıyordu.
Gerçek olan şu ki; bu Dünya'daki hiç kimse benden daha aciz ve güçsüz değildi.
Arafta kimse benim kadar aciz ve güçsüz bir bekleyişte olamazdı.
♠♠♠
|DORA🌺|
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Angel Of The Star| Jonghyun
FanfictionÖldükten sonra dirilen Jonghyun'un, Deachan boyutunda çekeceği acı dolu dakikalar... Tanrı, Jonghyun'a ilk ve son bir görev verir. Halen hayatta olan ruh eşi ile bir araya gelmelerini sağlayarak vedalaşırken, hayatın yaşamaya değer olduğunu öğretec...