¹⁴ఌ︎

3.5K 356 174
                                    

Archie ve Betty bu kurgu için ikinci ilham kaynaklarım^^

Tüm bölümleri ortalama 250 kişi üstü okuyor ama oy sayılarım hep 40-50-60 arası...bu durum üzücü gerçekten okurken oy vermek zor mu geliyor? Rica ediyorum,kitabın etkileşiminin düşmemesi için oy verir misiniz?😔

••

Lisa:
Beni spor salonuna çağırıp senin ortalıkta gözükmemen ?

Jungkook:
Geliyorummm
İçecek ve yiyecek bir şeyler alıyordum

Lisa:
Tamam affettim
Çabuk gel

Jungkook:
İnsanı strese sokuyorsun
Geliyorum dedim ya

Lisa:
Ne çok söylendin
Tamam gel
1 dakikan var!

Jungkook:
1 dakikada kendime roket takıp yanına gelirim
Hatta ışınlanmayı keşfedip saniyesinde yanında olurum

Lisa:
Aptal

Jungkook:
Efendim

Lisa:
Şimdiye bunları yazmak yerine burada olabilirdin
Jungkook seninle olunca IQ seviyem düşüyor gerçekten

Jungkook:
Ne kadar yararlı bir s
Arkadaşım

Lisa:
Çoook

Jungkook:
Müdür geliyor
Kapatıyeoum
Görüdlrğğüz

Lisa:
Umarım yakalanırsın

••

"Bedduaların bu kadar çabuk tuttuğunu bilmiyordum." Jungkook bir elinde poşeti ve diğer eliyle kalçasını ovuşturarak gelirken yakalandığını anlamam geç olmamıştı.

"Sonunda gelebildin. Çok sevgili ingilizce öğretmenim Bayan Seungwan'ın dersinden beni çıkardığın için umarım geçerli bir sebebin vardır." Yerde bağdaş kurarak otururken yanıma aynı şekilde oturdu.

"Öncelikle lütfen uzun cümleler kurma algılamam birkaç dakikamı alıyor. Evet, çok güzel bir nedenim var. Şimdi buradan kalkıyoruz ve şu odada bulduğum yerde saklanıyoruz." Konuşmama izin vermeden elimi tutup sürüklemeye başladığında sadece yürüyordum.

"Jungkook bizi neden spor aletlerinin olduğu odaya getirdiğini sorabilir miyim?"

"Tabii ki sorabilirsin ama ilk önce şuraya saklanalım." Büyük dolabın yanında boşluğa oturduğunda yukarıdan ona baktım.

"Jungkook buraya ikimizin da sığacağını sanmıyorum."

"Lisa çok zayıfsın buraya sığacağından eminim." Evet haklıydı ama çok yakın bir şekilde oturmuş olacaktık. Sıkıntıyla oflayıp yanına oturdum. Poşetten çıkartığı çikolatanın tekini bana uzatıp konuyu anlatmaya başladı.

"Bu haftaki dedikodumuzu canlı canlı izleyeceğiz."

"Nasıl yani?"

"Kim Jisoo ve Kim Seokjin'in gizli randevusuna hoş geldin."

"Bana buraya geleceklerini söyleme."

"Buraya gelecekler." Telaşla ayağa kalkmaya çalıştığımda elimden tutup tekrar oturtmuştu. Bacağım onun bacağının üstüne geldiğinde hemen geriye çekildim.

"Jungkook burada olmamalıyız, bu yanlış."

"Bir şey yaptığımız yok. Sana, o izlediğin aşk dizilerini canlı olarak izleme şansı yarattım daha ne istiyorsun?" Sakinleşmek için ellerimle başıma masaj yaptım.

"Bunu nasıl öğrendin?" Yüzündeki bilmiş gülüş genişlerken orada takılı kalmıştım. Gülümsemesi mükemmeldi.

"Bay Kim'i tuvalette birisi aradı. Sanırım kimsenin olmadığını düşünüyordu. Kabinleri kontrol ederken ayaklarımı sakladım. Telefanda, "Jisoo öğle arasından sonra spor salonunda görüşürüz. Eşya almak için gelmeyeceklerdir çünkü o saatte beden dersleri yok." tam olarak bunları söyledi. Mükemmelim değil mi?" Elindeki poşeti ayağının dibine koyup çikolatanın hepsini ağzına attı.

"Jungkook bence-" Kapının açılma sesi ile susmuştum. Jungkook işaret parmağını dudağımın üzerine koyup nefesini tutmuştu. İçimdeki korku ve heyacandan nefes almayı unutmuş olabilirdim.Bay Kim'in sesini duymam ile Jungkook göz kırpmıştı. Çok yakınımdaydı. Hemde çok fazla. Bunu yapmaktan vazgeçmiyordu.

"Sonunda yalnız kalabildik."

"Jin ben her zaman böyle gizli gizli buluşmak istemiyorum." Jungkook kafasını bakmak için uzattığında elimle tekrar geriye çekmiştim. Pekala, bunu yaparken burun buruna geleceğimizi tahmin etmemiştim.

"Bay Kim, Bayan Kim'e sarılıyor." Fısıldayarak konuştuğunda nefesi dudaklarıma çarpmıştı. Tüm vücuduma yayılan titreme ve sıcaklık ile yutkunmuştum. Jungkook'un beni bu kadar etkilmesinden nefret ediyordum. Onun bakışları çok yanlış yerlere kayarken kafasına vurmuştum.

"Neden vuruyorsun?"

"Gözlerini oyarım Jungkook." Sinirle dudaklarını büzmüştü. Hala dibimde olduğunu unutmuş muydu bu çocuk?

"Lalisa, söylediklerimi düşündün mü?" Dudaklarımız arasında milimlik bir mesafe kaldığında şaşkınlıkla gözlerim açılmıştı. Ellerimi göğsüne koyup ittirdiğimde gülmüştü. Sessizce.

Tekrar içinde bulunduğumuz durumu konuşmalara kulak vererek idrak etmeye başladık.

"Güzelim, biliyorum. Senin kadar bende rahatsızım bu durumdan. Ama çok kısa bir süre daha böyle olmalıyız. Beni anlıyorsun değil mi?" Jungkook tekrar başının uzatırken bu sefer merak edip bende bakmıştım. Öpüşen ikiliyi gördüğümde gözlerim şaşkınlıkla açılmıştı. Hapşırmak üzereyken ağzıma kapatılan elle geri çekilmiştim.

"Sakın hapşırma, tut." Kafamı salladığımda elini çekmişti. Ama sonrasında olanlar bir filmin yavaşlatılmış versiyonu olarak gerçekleşmişti. Hapşırmam ile öpüşen çift durmuş Jungkook'un gözleri benimki gibi korkuyla açılmıştı. Sanırım ikimiz bu sefer kesin olarak bitmiştik.

•••

Aklıma yeni yeni şeyler geldi belki uzayabilir 20. Bölüm final olmayabilir:)

Eğer okumalarını istediğiniz birkaç kişi varsa prolog kısmına etiketleyebilirsiniz. Teşekkürler♡︎

You belong with me

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

You belong with me...

you belong with me •|° liskookWhere stories live. Discover now