2.8

1.3K 133 309
                                    

Bu fırın en önemli bölümünü yazmaya başlamış bulunmaktayım şuan. Elimden gelenin en iyisini yapacağıma söz vererek bölüme geçiyorum.

DİKKAT ⚠ Bu bölümde etkileyici küfürler kullanmanız gereken birkaç yer olabilir isidmdidkdşdkdpeö

Saçma uyarımı da yaptığıma göre geçiyorum artık bölüme beğğ

İyi okumalar!!

"Hoseok...Benim ol. "

"Ne?!"

Hoseok şaşkınlıkla gözlerini büyütmüş bir şekilde bakıyordu Kenneth'a. Kenneth kızarmış yarım açık olan gözlerini dikmişti Hoseok'un korku dolu bakışlara sahip gözlerine. Yüzündeki sert ifade, zaten sert hatlara sahip olan yüzünü daha korkunç gösteriyordu sanki.

"Benim olacaksın. Geçen sefer bunu yapamadım... Ama bu sefer kaçamayacaksın. "

Geçen sefer...?

Hoseok Kenneth'ın ne demek istediğini anlamaya çalışırken Kenneth Hoseok'un boynunu öpmeye başlamıştı. Sert bir şekilde ısırıyor, emiyor ve diliyle baskı uyguluyordu. Acelesi varmış gibi hızlı bir şekilde aynı şeyleri tüm boynunda uygularken elleri Hoseok'un belinde, bacaklarında ve daha birçok yerinde geziniyordu.

"Kenneth d-dur, yapma... "

Hoseok Kenneth'ı itmeye çalışsa da başaramıyordu. Kenneth inat eder gibi Hoseok'u duvara daha çok bastırıyordu. Hoseok nefes alamıyordu. Boynunda gezinen dudaklar Hoseok'un midesini bulandırıyordu.

"Y-yapma, lütfen... "

Hoseok teninde hissettiği soğuk el ile titredi. Kenneth elini Hoseok'un kazağının içine sokmuş ve göğüs ucunu sıkmıştı. Kaskatı kesilen bedeni, hızlı solukları, korkudan titreyen bedeni ile kendini kurtarmaya çalışıyordu.

"Yapma, lütfen uzaklaş benden! "

"Neden? Yoongi yapsa hoşuna gider değil mi? Neden beni sevmiyorsun ulan, neden?!"

Kenneth Hoseok'un kolunu sıkıca tutmuş ve çekiş itmeye başlamıştı. Hoseok ne kadar Kenneth'a karşı koymaya çalışsada uyuşturucunun etkisi Kenneth'ı daha güçlü bir hale getirmişti.

"Bırak beni! Bırak dedim sana! Yardım edin!! "

Kenneth Hoseok'u odasına kadar sürükledikten sonra odaya fırlatmıştı. Hoseok hızını alamayıp yere düşmüştü. Fakat Kenneth bunu umursamadan kapıyı kilitlemiş ve anahtarı cebine atmıştı.

Arkasını döndüğünde kendisine korkuyla bakan Hoseok'a karşı kocaman sırıtmıştı. Yavaşça ona doğru yürüdüğünde Hoseok bulunduğu yerde geriye doğru gitmişti. Çok korkuyordu.

"Gelme... Yalvarırım gelme! "

"Ama neden sevgilim? Neden benden korkuyorsun? "

Kenneth Hoseok'un yüzüne doğru eğildi. Burunları birbirine değerken Hoseok Kenneth'ın gözüne bakmaya korkuyordu.

"Hadi ama bebeğim. Bunu sende istiyorsun. İstemiyorsan da... İstersin. Bu zor birşey değil. "

"Lütfen... "

Hoseok çaresiz sesi ile konuştuğunda Kenneth sesli bir kahkaha attı. Tüm nefesi Hoseok'un yüzünü yalamış ve titremesine sebep olmuştu.

"Seni becermemi bu kadar çok istediğini bilsem daha önce yapardım bebeğim. "

"Uzak dur benden!"

Kenneth Hoseok'u dinlemeyecek yerden kaldırdı ve yatağa yatırdı. Hoseok çaresizdi. Bu çaresizliği tüm vücudunda hissediyordu. Lanet olsun ki işlerin buraya geleceğini bilse Kenneth'ı asla hayatına sokmak istemezdi. Kenneth zorla Hoseok'un dudaklarını ısırıp emerek kanamasını sağlamıştı. Hiç acımadan Hoseok'un her yerine izlerini bırakırken kazağını öıkarmıştı çoktan.

MEMORİA[SOPE]Where stories live. Discover now