Bölüm 30- Yangın

6.3K 605 543
                                    

Evin bahçesinde oturmuş yaz akşamının keyfini sürerken burnuma dolan mis gibi çim kokusu, ailem dediğim insanların sohbet sesleri ve kardeşimin oynarken kendi kendine çıkardığı sesler içimin huzur dolmasını sağlıyordu.

Evin bahçesinde oturmuş yaz akşamının keyfini sürerken burnuma dolan mis gibi çim kokusu, ailem dediğim insanların sohbet sesleri ve kardeşimin oynarken kendi kendine çıkardığı sesler içimin huzur dolmasını sağlıyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Çok değil bundan 8-9 ay önce böylesine bir huzur benim için imkansız gibi gözükürken şimdi her şey tam da hayal ettiğim gibiydi. Hatta hayal ettiğimden bile güzeldi.

Ben o zamanlar hayal kurarken hep kısıtlı davranırdım. İnsan hiç hayallerinde bile esir alınabilir mi? Ben alınmıştım. Hayatımı, benliğimi hapsettikleri yetmiyormuş gibi hayallerimi bile hapsetmişlerdi.

Kendimi o zamanlar o kadar çaresiz ve kimsesiz hissediyordum ki düşünmeye, hayal kurmaya bile korkuyordum. Sanki onlar kurduğum hayalleri görüp onun için bile beni cezalandıracaklarmış gibi geliyordu.

Şimdi dönüp baktığımda çok saçma olduğunu biliyordum ama o zamanlar tam da böyle bir kısır döngünün içindeydim. Hem ruhum hem de bedenim koca bir kafesin içerisindeydi. Onların istediği kadar yaşayabiliyor, hareket edebiliyordum.

Annemin kahkaha attığını duyunca bakışlarımı onların olduğu tarafa çevirdim. Hepsi bahçedeki masanın etrafında toplanmış sohbet ediyordu. Babam bile buradaydı.

Şimdi annemin ve kardeşimin bu halini görünce çektiğim onca acının hafiflediğini hissediyordum. Evet çok canım yanmıştı, çok şeyimi kaybetmiştim ama onları en az zararla kurtarmıştım.

Sığındığımız bu ev bize yuva olmuş, içindeki insanlar ailemiz olmuştu. Hiçbir tanışıklığımız ya da kan bağımız olmamasına rağmen bize kucak açan bu insanlar sayesinde her şey normale dönüyordu.

Annem eskisi gibi sağlığına kavuşuyor, kardeşim yaşıtları gibi davranabiliyor ve ben yavaş yavaş iyileşiyordum. Bunu demek ne kadar da güzeldi. İyileşiyordum.

Hayatımın tamamen bittiğine inandığım noktada Karan karşıma çıkmış ve bana hayatımı geri vermişti. Hiçbir zorunluluğu olmamasına rağmen bana elini uzatan bu adam kahramanım olmuştu.

Şimdi onun çatısı altında yaşarken kendimi gerçekten de mutlu ve huzurlu hissediyordum. Burada bana ya da aileme bir şey olmayacağını biliyordum. Karan bizi her şartta koruyacaktı, buna emindim.

Bakışlarımı bize yuva olan eve çevirdiğimde gülümsedim. Bu evi gördüğüm ilk gün nasılda ürkek ve korkaktım. Şimdi baktıkça huzur bulduğum bu iki katlı siyah ev, ilk gördüğümde gözümü korkutmuştu.

 Şimdi baktıkça huzur bulduğum bu iki katlı siyah ev, ilk gördüğümde gözümü korkutmuştu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Kirli OyunWhere stories live. Discover now