29. Anı, Anı ve Anı

6.4K 636 635
                                    

Bence normal bölümlerden %50-60 daha uzun olan bu bölüm için çok da geç kalmış sayılmam,, iki hafta işte çok mu 🥺

Neyse işte bu bölüm içime sindi baştan aşağı taekook soft duygulu komik ve cinsellik içerikli geomın falan da var bence seversiniz

İyi okumalar!!



Bornozuma sarıldıktan hemen sonra peşimden küçük su birikintileri bırakarak nemli zeminde, kapının yanındaki pofuduk terliklerime doğru ilerlerken birdenbire duraksamış, olduğum yerde kalakalmıştım. Kafam bilinçsizce sol omzuma doğru düşerken, kendi terliklerimin hemen yanında duran bir başka pofuduk terlik çiftine baktım uzun uzun. Benimkilerin aksine mor değil, açık yeşil rengindelerdi.

Aklıma gelen ani düşünceyle başımı hızla arkaya çevirip havluların bulunduğu askılığa döndüm. Fazladan bir bornoz duruyordu orada. Bu da Taehyung'a aitti.

Çok önemseyerek tekrar önüme döndüm. Terliklerimi giymek için hafifçe yere eğildiğim için kısa süre sonra yeniden ayağa kalktığımda, bir başka şey çekmişti dikkatimi. Aynanın önünde ve kendi diş fırçamın yanında, Taehyung'un ekstra ince telli, yumuşak diş fırçası duruyordu. Birkaç santimetre kadar solda kalan minik raflarda ise, Taehyung'un çok sevdiği o tatlı kokulu şampuan vardı.

Birkaç gündür olmalarına rağmen tekrar ve tekrar sanki ilk defaymışcasına fark ettiğim bu küçük, garip ama anlamlandıramadığım bir şekilde sevimli detaylara karşı tahminen bir veya iki dakika şaşkın şaşkın dikildikten sonra; başımı belli belirsiz iki yana sallayıp kaşlarımı havalandırarak kendime gelebilmiştim. Derin bir nefes aldım ve verdim ardından.

Çıkan kulağa hoş gelen tıkırtı seslerinden ötürü bilerek terliklerin tabanlarını yere vura vura banyodan çıkıp yatak odama ilerledim. Bu süreçte ister istemez kendi adımlarımı, ayaklarımı sarmış pofuduk tüyleri izlemiştim.

Taehyung Geomın'ın başına dikilmiş, tatil için onun kalacağı yeri ayarlıyordu. Bir hafta gibi uzun bir zaman dilimi için evladımı bırakmak istemediğimden -çünkü en son bunu yaptığımda evim yanmıştı- onu da yanımızda getirecektik. Haliyle yolculuk için daha uygun, taşıması ve kurması kolay ancak dolayısıyla daha rahatsız bir teraryumda kalması gerekiyordu. Onun için çok sorun olmayacağını umuyordum. Aksi takdirde beni veya bir başkasını öldürmeye kalkabilirdi, huysuzlanıyordu doğal olarak.

"Sanırım Geomın beni hala sevmiyor," dedi Taehyung bana huysuz ve mızmız, yani sevimli, bir ifadeyle bakarken. İşaret parmağıyla, onu ispiyonluyormuş gibi güzel yılanımı işaret etti. "Az önce penisimi ısırmaya kalktı."

"Geomın," diye mırıldandım, kızıma doğru yaklaştıktan sonra eğilip parmağımı minik kafasına yerleştirince. Kolumu aşağı yukarı biraz hareket ettirerek pullu derisini severken, "Taehyung'u ısırmamalısın bebeğim," dedim. Dudaklarımı büzmüş, tam anlamıyla yalancı bir hüzne bürünmüştüm. "O senin baban artık."

Bana cevap olarak dilini dışarı çıkartıp huysuzca tıslamıştı. Halinden hoşnut olmadığı belli oluyordu. "Evet, evet, seni anlıyorum..." Derince bir nefes alarak, diyeceğim şeyleri kendi içimde toparlamaya çalıştım. "İkinci bir babaya alışmak zor, güvensiz ve öfkeli hissediyorsun ama..." Sahte bir bıkkınlıkla iç çekerken, omuzlarımı kaldırıp indirdim. "O benim eşim ve bundan sonra hep benimle olacak. Onu sevmeye çalışmalısın."

Sözlerimle birlikte birkaç saniye kadar düşündükten sonra, öfkeli ve tereddütlü bakışlarımı yanımdaki bedene çıkarmıştı. Uyarıcı ve tehditkar bir şekilde tısladı, dişlerini tehlikeli bir tavırla gösterdi.

HatedWhere stories live. Discover now