ASRIN 'dan
Yazın kapanan okullar bir çok kişi için tatilleri dondurmayı ailecek gidilen piknikleri temsil eder.
Ama benim yani Asrın Duman için üvey babama para lazım bana iş lazımı temsil ediyor.
Bizi yani kardeşim (aslım) ve beni kolay para kaynağı olarak gören bir sosyopatla yaşıyoruz .
Annem öldüğünde 10 yaşındaydık . Babamız zaten daha daha doğmadan terkedip gitti bizi.Annem bizi bakmakta zorlandığı için Kemal'le mecburi bir evlilik yapmıştı ama adam pisliğin teki çıktı annem onun yüzünden kanser oldu ve öldü. Bu adamdan nefret ediyorum ama yanında kalmaya mecburum 18 yaşımda olmama rağmen kaçmak kardeşimle birlikte elimde üç kuruşla sokakta kalmak demek ve ben bunu ona yapamam. Çocukluğum Kemal denen adamın dayakları ve aşağılamalarıyla geçti annem ölünce tek dayanağım benden on dakika sonra doğan kız kardeşim oldu .Onu korumak amacıyla hep güçlü durdum annemi koruyamadım ama kardeşime dokundurtmadım . Hem çalıştım hem okudum kardeşimide okuttum o adama minnet etmedim. Kimse o adamı sevmezdi mahallede onun kumar borçları nedeniyle yediğim sağlam dayaklar ve mahallede spor salonu işleten Murat abi sayesinde mükemmel dövüşmeyi öğrendim . Murat abi sağolsun 30'lu yaşlarının başında iyi mert bir adamdır . Benide kardeşimide korur kollar oda sevmez Kemal'i bir tek o bilir bize çektirdiklerini.
Yine Murat abinin yanından çıktım eve doğru gidiyorum şimdi. Aslım merak etmiştir hızlı gideyim bari . Caddeden sokağa doğru döndüm ama bir kaç izbandut gibi adamda benimle döndü galiba beni takip ediyorlar ben şimdi gösteririm onlara .
Emin olmak için rastgele bir sokağı daha döndüm ama kahretsin çıkmaz sokak . Arkama baktığımda onlarında geldiğini gördüm. Kaçmanın bir anlamı yoktu -zaten yoluna yoktu- bende ne istiyorsunuz diye konuştum . Ortadaki adam bir adım öne çıkıp "EMiN OLMAK" dedi ve gülümsedi -bir dakika neden gülümsedi ki şimdi bu - sadece emin olmak diye tekrarladı .Neyden emin olmak istiyorsunuz diye sordum ama sormaz olsaydım beşi birden üstüme atak yaptı tuhaf ama sanki dövmeye değil zaptetmeye çalışıyorlardı . Sonra annemin bana ve Aslıma beşinci doğum günümüzde verdiği kolyeyi koparıp beni ay ışığının vurduğu açıklığa ittiler o an her yanımı bir sıcaklık sardı bana onlarsa karşımda hiçbir şey yapmadan duruyorlardı.
O an bacağımda hissettiğim keskin acıyla bağırarak yere düştüm ardından vücudumun bir çok yerine sıçradı acı kemiklerim kırılıyordu ama kimse bana vurmuyordu . Ne oluyor diye acıyla inledim ama o konuşan adam anlayışla gülümseyip derin nefes alıp vermemi söyledi. Benimle dalgamı geçiyorlardı vücudumdaki bütün kemikler kırılıyordu ama birden daha kötü bir şey oldu parmaklarım değişip uzadı ve şuan ellerimin yerinde iki kar beyazı tüylü pençe vardı ve bütün vücudum yanarken gözlerimin değiştiğini hissettim artık dört ayak üstündeydim ve gerisi karanlık.
"AKİF'ten"
Gözlerime inanamıyorum bu çocuğun kurt olduğunu anladığımda ışık kurdu falan olacağını düşünüyordum ama şuan karşımda kırmızı gözlü beyaz melek duruyordu . Kırmızı gözlü kurtlar kutsaldır ancak çok sağlam karakterli ve çok güçlü olanlarda ortaya çıkar ama beyaz melek 2 yüzyıldır görülmeyen alfa kurttu. Tüm kurtların alfasıydı bu çocuk bir köken kurttu orası kesin ama hangisiydi normal kurtlar vardı insanlarla ışık yada kader kurtlarının birleşiminden oluşan, ışık kurtları normal kurtlardan güçlüydü ve bazılarında şifa gücü ortaya çıkar tam bir ışık kurdu olurlardı ama aynı zamanda da belli belirsiz bir ışık yayarlardı . Kader kurtları eski büyücü kurtlardı yaptıkları kara büyüler bela olduğundan kökleri kurutulmuştu beş yüzyıl boyunca kontrol edilmiş herhangi birinin yaşamadığından emin olunmuştu .
Birde kan kurtları vardı kan kurtları kelimenin tam anlamıyla tek başına bir ordu demekti çok güçlülerdi karşısında hiçbir duramazdı . Bu nedenle kader kurtları soylarını kurutmuştu ama daha sonra doğan hiçbir kan kurdu aktif değildi ışık kurtlarından farksızdılar ama bu çocuk eğer kan kurduysa bu ya dev bir yıkım yada durdurulamaz bir kahraman doğuyor demekti. Üstelik beyaz meleğin bir kan kurdu oluşu ...
Ben bunları düşünürken çocuk başını geriye atıp uludu içimizdeki kurt çocuğa diz çöktü . Ama sonra kafası yana düştü ve bayıldı . Muhtemelen boynundaki dönüşümü engelleyen kolye yüzünden esir olan kurdu birden bire serbest bırakılınca onu yorgun düşürdü o kolyeyi ona kimin verdiğini sormayı aklıma not ettim ve yanımdakilere onu arabaya taşımasını söyledim . Kardeşini zaten almıştık ama emin olmak için onu kullandık çünkü bir kıza saldıramazdık. Onları karargaha götürdük.
Aslım' dan
Bu adamlar kimdi bilmiyordum abime bir şey yapmışlar ya da bana bir şey yapacaklar mıydı. Kafamda türlü sorular birbirini kovalarken beni yaka paça bindirdikleri araba durdu ,beni indirdiler . Ayak seslerinden birinin yaklaştığını anladım ve o kişi tam önünde durunca gözlerimi açtılar bana dostça gülümseyen bu adamın beni kaçırdığına inanasım gelmiyordu ama öyleydi .
Bana abin içerde seni ona götüreyim dedi ve beni yürütmeye başladı . Büyük binaya giden büyük bahçe boyunca hep yanımdaki adama selam verdiler gerçekten çok adam vardı kaçmam imkansızdı ama burda kadınlarda vardı acaba onlardamı kaçırılmıştı . Yanımdaki adama sordum koca bir kahkaha attı .Suratımdaki ifadeyi görünce daha büyük bir kahkaha attı artık sinirlendiğimi anlamış olacakki : Onlar burda görevli çalışanlar düzeni sağlayan kurt okullarını denetleyen kıdemliler dedi.
Bir dakika kurt okulumu dedi o . Konuşurken bir odaya girdik abim buradaydı ama baygındı . Hemen yanına koştum onu yatırdıkları yatağa çıkıp sımsıkı sarıldım kokusunu içime çektim sonra tekrar adama döndüm ne istiyorsunuz bizden dedim bana kurtadamlarla abimin beyaz melek oluşuyla benim kurt geni taşıdığıma dair saçma sapan şeyler anlattı .
O an ona acıyarak baktım ve şöyle dedim : Kendinizi akıl hastanesine kapatın.
Oy vermeyi unutmayın
Ve lütfen yorum yapın yazdığınız her şey benim için çok önemli :)
