Rusya

1.5K 138 37
                                    

Yorum yazın lütfen<3


Hepimiz yukarı kata çıktık yukarıda düzinelerce silahlı adam vardı. Leonie ise yerde kanlar içinde yatıyordu,adamlardan biri konuştu

"Эвалин, сдавайся без дальнейшего кровопролития" (Evaline, daha fazla kan dökülmeden teslim ol.)

Bunlar Red Room Encore Projesinden olmalılardı ama silahım labaratuvar'da kalmıştı ve labaratuvar da 2 kat aşağıdaydı. Son çare olarak Friday'e seslendim

"Friday?"

"Kod kırmızı, kendimi devre dışı bırakmaya zorlanıyorum. D-devre dışı  b-bırakmayı onayl-lıyor mus-sunuz?"

"Ne? Hayır onaylamıyorum"

"O-onayınız kabul ed-dilmiştir" dedi

Ardından kendini kapattığı için bütün kulenin elektriği kesildi, buna bütün ışıklar da dahildi. Etrafta hiçbir şey gözükmüyordu.

"Eva neredesin?" dedi biri bu babamdı ama ona cevap verirsem diğerleri de benim yerimi bulurdu, o yüzden sessiz kaldım.

Arkamdan kaburgalarıma yediğim darbe ile sarsıldım, karanlığa doğru yumruğumu savurdum ama boşluğa gelmişti. Bacaklarıma bir darbe daha aldım.

Bunlar her kimse bizi görüyorladı, bizim aksimize. Merdivenlere doğru yönelmeye çalıştım ama bu sefer başıma yediğim sert cisim ile yanımdaki duvara tutunmak zorunda kaldım. Kaçamayacağımı anlayınca konuştum.

"Мы можем договориться, Что ты хочешь?" (anlaşabiliriz, ne istiyorsunuz?)

Başımda dayanılmaz bir ağrı vardı

"Мы не пришли к соглашению, Мы возьмем только тебя" (anlaşma yapmaya gelmedik, yanlızca seni götüreceğiz) dedi

Başıma aldığım ikinci darbe ile zaten karanlık olan ortamda sesler de gitmişti.

Yüzümde oluşan ani acıyla gözlerimi açtım, karşımda bir adam vardı ve havada duran eline bakarsak az önce bana tokat atmıştı

"Merhaba Eva, şuan Rusya'dasın. Umarım yolculuğun iyi GEÇMİŞTİR, askerlerim senin hiç sorun çıkartmadığını söylediler" dedi adam

"Çünkü beni bayılttınız orospu çocuğu" dedim sinirle.

Ellerimi ve ayaklarımı bağlamışlardı, yerimden kıpırdayamıyordum. Soğuk, kirli bir odadaydım. Odanın köşelerinde kameralar ve mikrafonlar vardı. Bağlandığım sandalyeden başka hiçbir eşya yoktu, içerisi rutubet kokuyordu.

"Benimle konuşurken sözlerine dikkat etsen iyi olur genç bayan" dedi adam elini kaldırıp bana tekrar sert bir tokat atarken

"Sistemimize girdiğin için olayların çoğunu biliyorsun zaten" dedi adam
"Ben Alexey Dmitry Smirnov, sizin öğretmeninizim. Burada çok şey öğreneceğinizden emin olabilirsin" dedi  Alexey içinde hiç de iyi duygular barındırmayan bir gülüş sunarken.

Odadan çıktığında gözlerimi odada gezdirip bir çıkış yolu aradım ama penceresi bile yoktu,demir kapıdan sızan zayıf ışık içeriyi aydınlatıyordu.

Farklı taraflardan gelen bağırışları çok net duyuyordum, hepsi ince ve tizdi. Buradaki tek kız ben değildim.

Çıkış yolu bulamayınca bir sonraki hareketlenme için beklemeye başladım. İpler bileklerime sürtmeye başlamıştı, birkaç saat sonra bir kadın elinde kıyafet yığını ile içeri girdi. Yığından birkaç parçayı alıp yere bıraktı, iri yarı belinde silah asılı olan bir adam geldi ve bileklerimi çözdü.

"Смени свой наряд" (kıyafetini değiştir) dedi kadın

Ardından ikisi de odadan çıktı, kapının kilitlendiğini duydum. Yerimden kalktım ve bileklerimi ovalandım, kızarmışlardı.

Yerden kıyafetleri aldım, şuan baskın taraf onlar olduğu için dediklerini yapmak zorundaydım. Kıyafetleri giydim, giydikten sonra ilk on dakika hiçbir şey olmadı. Tam on dakika sonra köşedeki hoparlör'den kulak çınlatan tizlikte bir ses yankılandı ardından bir adam konuştu.

"Red Room Encore'ye hoşgeldiniz"





SADECE OKUYUP GEÇMEYİN, OY DA VERİN MWAH

Evaline |Daphne| StarkTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang