Ark Reaktörü

1.2K 135 47
                                    

Oturduğum sandalyede gerindim,ayağa kalkıp elimdeki kitabı arkamdaki rafa koydum.Okuldan sonra kütüphaneye gelmiştim ama Parker da peşimde takılmıştı,şuan ise okuyor gibi yaptığı kitaba kafasını gömüp uyuyordu.

"Parker"diye fısıldadım 

"hm"

"Parker uyan"dedim sesimi biraz daha yükselterek

"hayır"diye mırıldandı

"Parker!" diye sesimi yükselttim

Bu hamlem üzerine kütüphanedeki birkaç rahatsız olmuş bakışa maruz kalınca sustum.

"Gidiyorum" dedim ve çantamı sandalyeden alıp kapıya yürümeye başladım.

"Geliyorum" dediğinde olduğum yerde durdum.

Önce sandalyeden kalkıp yürümeye başladı ama çantasını masada unuttuğunu fark edince geri döndü. Çantasına uzanmaya çalışırken ayağı masanın kenarına takıldı ve yere düştü.

Ona göz devirip yanına gittim, elimi kalkması için uzattım. Yardımım ile doğrulunca, masadan çantasını alıp ona attım.

Sonunda kütüphaneden çıkabildiğimizde, derin bir nefes alıp ona döndüm

"Beceriksizin tekisin Parker"

"Senden hoşlanıyorum" dedi

Tek kaşımı kaldırıp ona baktım

"Tamam, bu ani oldu" dediğimde beklenti ile yüzüme baktı.

Ağzımı açıp bir şey söyleyecektim ki, kalbime yine bir sancı girdi. Öncekinden daha kötüydü. Bir kaç kere öksürdüm, ağrı katlanarak artıyordu.

"Parker, Babamı ara" dedim, nefesim kesiliyordu

Akciğerlerim dolu gibiydi,oksijeni kabul etmiyordu. Koluma doğru öksürünce neden nefes alamadığını anladım, kolum tamamen kana bulanmıştı.

Parker kanı görünce daha da panik oldu, elindeki telefondan babamı arıyordu ama görünüşe göre ulaşamıyordu.

"Benden ara" dedim bir kere daha öksürerek

Dediğimi yapıp telefonumdan babamın adına tıkadı, birkaç çalıştan sonra açmıştı.

"Bay Stark, Eva sanırım bir kriz geçiriyor. Ne yapmam gerek bilmiyorum, yardım edin" dediğinde sonlara doğru sesinin titrediğini duydum ama gözlerin kapanıyorudu.

"Eva, uyanık kal" dedi Parker ve beni sarstı

"Benimle kal güzelim" diye devam etti

Sesler ve görüntüler boğuklaştı ve ardından da karanlığa gömüldü.

Gözlerimi açtığımda doğrulacak gücü kendimde bulamadığından bir süre beyaz tavan ile bakıştım. Bütün gücümü toplayıp sedyede geriye kayıp oturu pozisyona geldiğimde babamın baş ucumdaki koltukta, Parker'ın da odanın öbür ucundaki kanepede uyuduğunu gördüm.

İkisi de pek rahat görünmüyordu, babam benim kıpırdandığımı hissedince yavaşça gözlerini açtı. Anlaşılan daha ayılamıştı ki bir süre boş bakışlarını yüzümde gezdirdi,ardından gözlerinden bir ışık geçti ve bana sarıldı

"Uyandın"

"Evet"

"Bizi çok korkuttun" dedi babam

"Ama şuan iyiyim"

"Sen bayılınca Parker da bayılmış, ikinizle beraber uğraşmak zorunda kaldım" dedi babam göz ucuyla koltukta yatan Peter'e bakarken.

O sırada Parker da uyanmaya  başlamıştı, koltukta oturur pozisyona gelip bir süre gözlerini ovdu. Ardından ayağa kalkıp babamın yanına yürüdü

"Bay Stark ben uyanmasını beklerim, siz bir şeyler yiyin" dedi, sesi yorgun çıkıyordu.

"O uyandı pijamalı" dedi babam

Bana döndü, rahatlamış bir ifadeyle yeniden konuştu

"Bizi korkuttunuz Bayan Stark"

"Hala yaşıyorum, değil mi?"

"Doktorlar kalbinin zayıfladığını söylediler, en fazla bir kaç hafta dayanabilirmiş" dedi babam sıkıntılı bir nefes vererek

"Ne düşünüyorsun?" dedim çünkü bir fikri olduğu yüzünden okunuyordu

"Sana yükleyemeyeceğim kadar ağır bir sorumluluk bu Daphne"

"Ölmem daha mı iyi?" dediğinde gözlerime baktı ve

"Ark reaktörü" dedi





SADECE OKUYUP GEÇMEYİN, OY DA VERİN MWAH

Evaline |Daphne| StarkWhere stories live. Discover now