acquainted | sope

on dokuz | senin için yanıyorum, bedenin için değil.

yorum atıverin🥺🥺 bu ficten uzaklaşıyorum ve hiç uzaklaşmak istemiyorum🥺🥺

"hala boy love dizisi izliyorum."

jimin itici bakışlarını önce yoongi'ye pasta uzatan elimde, ardından sırıtarak yoongi'nin dolu yanaklarını izleyen yüzümde gezdiriyordu.

"hala çok haklısın jimin."

taehyung geçtiğimiz dakikalarda da olduğu gibi bulduğu her fırsatta jimin'e destek çıkıyordu. ilgisini anlamamak için kör olmak gerekirdi ve jimin gayet akıllı bir çocuktu.

yoongi'nin ince dudaklarının sol tarafına bulaşan kremayı görünce dayanamadım ve dudaklarımı o bölgeye bastırıp temizledim. geri çekildiğimde yoongi bana garip bir şekilde bakıyordu.

"şey, rahatsız oldun mu? ben öyle görünce, şey yapasım geldi. ama rahatsız olduysan bir daha yapmam, oldun mu rahat-"

dudaklarıma kapanan dudaklarla sözlerim yarıda kesildi. rahatsız olmadığını en iyi böyle belli edebilirdi sanırım. gülümsememi engelleyemedim ve beni gülüşümden öpmeye devam etti.

"yoongi hyung beni döver diye korkuyorum ama lütfen ayrılır mısınız? bizdeki de nefis yani, canımız çekiyor falan?"

hemen yoongi'den ayrılıp jimin'e üzüm fırlattım. "benimle ya da yoongi ile mi öpüşmek çekiyor canın? seni döverim bak, git taehyung ile öpüş!"

taehyung sağında dönüp içtiği suyu çimlere püskürttü. jimin şaka yaptığımı bildiği için gülmüştü ama taehyung korkunç bir ifadeyle bana baktı.

"ne demek öpüşmek? biz neden öpüşelim ki? öpüşme eylemini sevgililer falan yapar. biz jimin ile arkadaşız. arkadaşlar öpüşmez, değil mi jimin?"

jimin kolunu taehyung'un omzuna attı. "hoseok sadece şaka yaptı tae, sakin ol."

taehyung utandı, bakışlarını yemeklere indirmesinden anlamıştım bunu. yoongi yanağımı öptü. "pasta yemeye devam etmiyor muyuz sevgilim?"

elimdeki tabağı gösteriyordu, çatalı tekrar dilime batırıp yoongi'nin ağzına götürdüm. yoongi'nin bende olan bakışları taehyung'a kaydı.

"uzakta iç tae, uzaklaşabildiğin kadar uzaklaş hatta. buraya en ufak bir duman gelmesin."

ben de dönüp taehyung'a bakınca bir elinde çakmak, diğer elinde bir dal sigara gördüm.

"neden uzaklaşıyormuşum?"

taehyung'un anlam vermeye çalışarak sorduğu soru yoongi tarafından gereksiz agresif bir şekilde cevaplandı. "hoseok rahatsız oluyor, ikiletme taehyung."

jimin ayağa kalkıp pantolonunu düzeltti ve elini taehyung'a uzattı. "gel biz seninle biraz gezinelim. daha fazla bu ikisinin oynaşmasını izleyemeyeceğim."

yoongi jimin'in sözlerinden sonra ayağa kalkmaya çalışınca durdurdum. bir yandan söyleniyordu da. "jimin, seni fena yaparım bak. bir daha yorum yaptığını görmeyeyim bizim hakkımızda."

elimi yoongi'nin bacağına koydum, bu kadar sinirlenmesinin nedeni jimin'in oturduğumuz andan beri bizi iğneliyor olmasıydı. yine de sakinleşmesini istedim. "tamam aşkım, sen boş ver jimin'i."

önce söylenmemek için dudaklarını dişleyen jimin'e baktım, ardından jimin'in uzattığı ele aşkla bakan taehyung'a. taehyung'un hislerinin gayet farkındaydı, peki neden böyle ümit verici hareketlerde bulunuyordu?

taehyung elindeki sigarayı çakmak olan eline aldı. sonra jimin'in küçük ellerini kendi büyük elleri arasına aldı ve birlikte yürümeye başladılar.