¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.
" -2 Kahvenin Dibi"
0000000000
"Beyefendi nasıl yardımcı olabilirim?"
"Acil ne tarafta?"karşımda giyimime bakıp beni süzen kadına aldırmadan sorduğum soruyla beni yönlendirdiği alana doğru adımlamaya başlamıştım. Beni tanıdığını sanmıyordum, neden öyle baktığını da düşünmek istemiyordum. Şuan sadece bacağımın keskin acısını dindirmek istiyordum.
Acile geldiğimde çok sıra olmadığı için rahattım. Burası özel bir hastane olduğu için beklememiştim de. Biraz beklediğimde doktorun yanına geçmem için işaret edilmişti ve oturduğum yerden zorla kalkıp içeriye ilerledim. Doktor bir şeyler yazıyordu.
"Şöyle geçin, şikayet neydi?"
"Sabah ufak çaplı bir kaza geçirdim ve bacağımın üzerine düştüm."duyduğum ses tanıdık gelse de çıkaramadığım için sorusunu yanıtlamıştım. Doktor kafasını kaldırınca beni gören yüzü yumuşamış ve alayla:
"Sabah gelseydiniz beyefendi, birisi sizi bulup getirmedi mi?"kendini kast ettiğini alenen belli etse de umursamadan gözlerine bakıp tek kelime ettim:
"Hayır." Yerinden kalkarken yanındaki çocuğa da bir şeyler söyledi ve yanıma yaklaşıp gülerek:
"Ne kadar kara vicdanlı insanlar var. Buyrun geçin de bakalım."gösterdiği yere ilerleyip bacağımı gösterdim. Yüzü ekşiyip birkaç şey söylese de hafiften bastırarak muayene ettiği için onu duymuyordum. Sabaha nisbeten fazlasıyla acı çekmeye başlamıştım.
"Gün içinde çok ağrın oldu değil mi? Neden erkenden gelmedin ki, bacağın resmen ezilmiş."yandaki çocuğa bir şeyler yazdırırken ben de zorla konuştum:
"Tüm gün meşguldüm, ağrı kesici ile geçiştirdim. İşten oldukça erken çıktım daha fazla dayanamayıp."dediğimde saatine bakıp şaşırsa da belli etmemişti. Saatin altıya geldiğini fark etmiş olmalıydı. Reçeteye birkaç şey yazdırdığında ben de kalkmak için toparlanmıştım. Yerimden kalkmama yardım edip masanın başına yeniden geçtiğinde kağıdı imzalayıp bir şeyler daha yapmıştı.
"Zahmet etme, ben alırım."ayağa kalkarken onu durdurmak istesem de izin vermemişti. Yanıma gelip elime kağıdı verdi ve bir kağıt daha verip:
"Bu reçeten, yazdıklarımı sana eczanede anlatırlar. Harfiyen uymanı istiyorum. Bir de röntgen istiyorum, onun için sana yardımcı olurlar. Adım Yusuf Olağan, tekrardan beni bulursun. Ha bir de, röntgenden sonra pansuman da yapılacak."dediğinde onaylayıp elindeki birkaç kağıdı aldım. Birinde numarası yazıyordu. Bu kağıdı ona gösterdiğimde yine gülüp:
"Birazdan nöbetten çıkacağım, röntgen sonuçlarından sonra sana azar çekmem için beni hemen bilgilendirmelisin. Tanıştığımıza memnun oldum bu arada, yeniden."deyip elini uzattığında karşılık verip elini sıkmıştım.
