GECE

110 18 1
                                    

Güven hissi veren herkese güvenmek yaptığım aptallıktan biriydi sanki hiğç birşey olmacaktı insanlar acı çakiyordu ama olmuyordu bu acı değil bir sınadı bu biğr gerçek değil oyundu ya kazanacaksın yada herşey allak bullak girdiğim adreste bildiğim o yolun adresini unutmuştum artık avucumun içi gibi iyi gibi bildiğim yer dediğim her yol her basamak bir acı olarak geri dönecek sadeced bunu görmek isteniyordu herkes birbirini sonsuzluğun öbür ucunda yaşamaya çalışıyordu sanki birbirlerini kazanacakmış gibi hayatta sanki bazen bitecek olan umutlar için birbirini bu yola sürüklüyordu insanlar
...
sınıfta herkes kendi haline takılıyordu ben mi tabiki merveyle dedikodu time oturduğumuz en arka sırada oldukça rahattıkda ders başlayaşlı 5 dakkika olmuş hala bizim hocsa gelmemişti özgür koştu gitti bakmaya sınıfa atlayışıyla bütün gözlerona döndü
-b'z\'m gicik edebiyyat yok gençler
herkes bir e[lence içindeydi özgür bir anda aşağıya inme  kavgasi yaptılar sabahatle bir anda uçtu Bizde merveyle kapıya yöneldik aşağıda banklardan birine oturmuş gölgededn yararlanıyorduk daha oturmadam telfonum çalmaya başladı telefonumu bir anda çıkardım aha şimdi bittim poyraz abim arıyor
-söyle caanım abim
-abiii asena yağcılarda incekmiş
-aşk olsun
-aşk koynuna kuş konsun
-allah allah ne dicen söyle isim var
-ne işin var allah aşkına merak ediyorum
-ya söyle biz akşam evde yokuz çiğdem ablan da bir zman sonra gidecek bak üztüne basa basa söylüyorum ortalığı karıştırma en son seni bıraktığımızda gözümüzü polisin odasında yalvarırken bulduk aman diyeyim
-ya ben o zman daha 15 yaşındaydım
-ay dağlar kadar fark var arada
-hııııı
telefonu yüzüne kappatım merve bana sorgulayıcı gözlerle baktı
-boş yapıyor
gülümsedi etrafımıza bakınmaktan başka yaptığımız iş yoktu ama naapalım bir sınıf daha inidi tabi başlarında kabadayı gibi arkasından 3 tane gelen kişinin olduğu gibi merve bana döndü
-bak şimdi dedikoduya başlayalım sen bu sene geldiğin iin çok bişey bilmiyorsun tabi bak şurda eli yüzü yara içinde hatta saçı kısa o yağız yanında her zman emanet taşır onun yanındaki bartu en masumları tabi onlara göre sadece 12 tutanak 2 displin cezasını saymazsak 1 yıl içerisinde bunlar senin bulaştığın bulut ve çetesi ha şurdakide emre kendisi çok salktır
-bu kim
en önde gösterdiğim kişiye baktı
-o bulut sana bulaşan çocuk
bir an yerlerinden kalktılar bir 5 dakkika sonra  ıyyyyy tiksiniyorum vıcık vıcık olmaktan bir anda bu sıcsk havada kafamdan aşağıya dökülen kolayla ayağıya kalktım arkmada buluıt bana dönmüş yağız ve emreye
-elimden kaydı agalar gördünüzmü
diyor ne kadar iğren insanların içindeyim bilmiyorum ki gözlerimi açtım bir birine yapışmış olan kirpiklerimin arasından bende ayağımı kaldırdım ayağına bastım ama nasıl basmak en fazla kırılmıştır o kadar nazik
-merve gördünmü ayağım kaydı saçlarımı
yıkamam gerekiyordu çünkü yapış yapış buldum eve gitme bahanesi benim bi karnım mı ağrısa yada bulansa çok mantıklı soyunma odasına inerek yedekte koyduğum kıyafetimi giydim saçlarım hala ıslak olsada yapacak bir şeyimin olmadı konusuyla bir anda karnımı tuttum zar zor öğretmenler odasına çıktım bulduğum hocaya saöyledim çok mu kötüsün diyor ya pardonda kötü olmasam burda ne diye geldim acaba acı içinde evet dedim ylalandan müdürden izin kağıodı al velini çağarayım bir anda derin nefesd aldım
-hocam heni ben kundaktaki çocuk değilim ya hani diyorum acaba kendim migitsem hı
gözüle onayladı müdürün odasına gittim çıkmamla girmem bir oldu hemen daha ağzımı açmadan izin kağoıdını verdi demekki hoca bu yüzden adımı soyadımı fln filan sordu müdüre söylemiş olayı çözzmememim verdiği mutlulukla sınıfa koştum eşyalarımı toplarken sağıma soluma baktım bizden kimsse yoktu sınıfta 2 3 saınıfın sesizi vardı o kadar başka kimse yoktu telefonumdan saati kontrol ettim tek görddüğm sıralarca gelen mesaj hiç birine bakmadan kapattım saat 11.50 çantamı tek omzuma attım  okulun kapısından çıkınca bizimkilere göz gezdiridim yoklarda umursamadan okuldan  çıktım eve yürüyerek gideceğimdew yolu hatırlamıyorum şu anda kendime ne kadar sövsemde az oldudğunun bende farkındayım ama yapacak bişey yok napalım ağaçlı yol görmem gerekiyor normal şartlarda ama ben ağacı bırak bir kuş bile göremiyorum haır yani şarkı dinleyip slk slk flimdeki gibi cama bakıp gidilirmi
iç ses:aptallıkta rekor kırdın biliyorsun demi
-kes sesini
iç ses:ne halt yicen şimdi hadi bakim ayıkla pirinicin taşını
-kes dedim
dar duvarlar lekeyle dolu onca duvar yerlerde kopmuş tırnaklar parçalanmış heryere saçılmış deriler vücudumun salgıladığı adranalin fazlasıyla çokltu kalbim yerinden çıkacak kadar hızlı atıyor bense korkudan elim ayağım titriyordu arkama baktım geri dönmek bu kadaar zor bir durum olamazdı herhalde arkamda çıkış yoktu duvar.duvar var ama elim ayağım daha fazla titremeye başladı gözlerimi kappatım tekrrara açtıom ama hala aynı ortamdaydım duvardaki lekeler leke değil kandı biraz daha ilerledim sanki bir ççıkış bulabilecektim hani dedim ya bazen adresi kaybedersin ben de şimdi adresi gerçekten kaybettim gittikçe dar yol geniş bir depoya açılıyordu depoda bir sürü bidon onların iinden gelen sesler vardi '.'mdedn  başımda bu jadar sakinlik yeterdi ya bir kerede başımı belaya sokmasam dua edeceğim yani artık o kadar yoruldum 1 gün olmazsa 4 gün aynı olayın acısı çıkıyor bir anda sislerle doldu deponun içi çığlıklar sis ve havasızlık birbirine giriyordu sorun bu muydu tek merak konusu çığlıklar nerden geliyor bu çığlıklar sisler daha fazla ortalığı sarmaya devam ediyordu yardım edin diye bağırışlardan mı bahsedeyim yoksa bebek ağlamalarından mı bidonlardan geliyor olma ihtimali tüylerimi diken diken ediyordu sis daha fazla çoğaldı seslerde aynı şekilde çoğalmaya başladı artık göz gözü görmüyordu gözlerim kararmaya başladı ne oluyordu gözümün önünden 4 5 iri iri adamlar geçiyor ama bu neydi ne oluyordu gözlerimi açtığımda bidonlar yok bidonlar gitmişti duvarda yazı yoktu nasıl ya nasıl olabilir bu telefonum telefonumu cebimden çıkardım titreşim sonucunda 

KURDUN SESİZLİĞİ (DÜZENLENİYOR)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora