KURDUN SESİZLİĞİ (DÜZENLENİYOR)

KAYBOLDUK

Kalktık aç kaldık ukalalar yüzünden of ya napacagiz şimdi neyse ya eceyle orada bulduğumuz filenin içinde bulunan toptan birini aldik oyanamaya başladık ne mi oynuyoruz voleybol övünmek gibi olmasın ama ben kurslarına gittim ayrıca okuldada kurs alıyordum yani baya iyiyimdir bu konuda ece topu aşağıdan attığı için manşet atmak geri gidecekken arkamda bulunan odunu görmedim patt yere düştüm ben böyle olunca gulme tuttu ne yapayım gülesim geldi çünkü böyle olunca gerçekten gülmek tutuyor beni neden bende bilmiyorum ben gülünce ece de gülmeye başladık ben yerde kaldım bulut geldi sadece o vardı. Ben doğruldum bulut da
- gülmenden bile nefret ediyorum öyle deyince ayağa kalktım yanından geçip gittim tabi ece de arkamdan geldi o benden daha sinirli gözüküyordu bende onu bir çardaga sürükledim saa 15.00 dı bizim canımız sıkıldığını ece dışa vurdu
-yaaaa benim canım sıkılıyor
Sanıyorum ki hoca duyfu gebertiricem şu ece yi
-ece cim bu kadar ni çok sıkıldıysan biraz odun toplanması gerekiyor hadi bakalım herkes gelsin haydi çocuklar evet gruplara ayrılıp odun toplama haydi
Hani dizilerde istemediğin sevmediğin insanla kampa giderse sonrada kaybolursun ya böyle bır şey olabilme ihtimali yükseldi çünkü gruplar söyle ayrıldı
-evetttt çocuklar ben öyle sizi kendi isteğime göre yapmayacağım söyle olacak iki tane başkan seçilecek onlarda kendi gurubunu kuracak
Herkes onayladı sonra hoca devam etti
-batu bir tane gurup başkanı diğeri ise cem olcak seçin çocuklar
Batu daha cemin konuşmasına izin vermeden
-bennn rüyayı alıyorum
Cem bozularak
-en edayi alıyorum
Eda sevine sevine cemin yanına geçti
Ben batuya dönerek kimi seçeceğini bildiğim için sesizce
-sakın bulutu çağırmayı a-
Bana gıcıklık olsun diye
-kardeşim gel
Dedi buluta işaret ederek sıra cem deydi bir tane kız vardı hiç sesi çıkmıyordu ağzı var dili yok hesabı ona dönmüş onu çağıracak iken yağızın ölümcül bakışları üzerine vazgeçti sonra eceye dündü pardon dönemedi emre yi bıraksak çocuğu dövecek o yüzden cem başka birini yani berki seçti sıra batu ya geçti gine
-yağız kardeşim gel
Yağız geldi sıra gene ceme geçti cem vakit kaybetmeden
-ben seda yı alıyorum dedi
Seda Seda cemin yanına geçerken yağız batunun kulağına sezsizce(!)
-ben seceyim mi bu sefer
-taman
Dedi batu bıkınlıkla
-aaa suskuncum orada öyle boş boş durulurmu gelsene ayıp ediyorsun
Bunu söylediği kız biraz seçmek isteyipte yağız sayesinde seçemedigi kız neyse şimdi sıra cemde
-ben alyayi alayım
Batu 'daydı gine sıra
-emre
Emre de geldi tek ece ve eren kalmıştı cem ereni seçince ece bize kaldı
-evet çocuklar herkes odun toplamak için ormana dağılsın ben ece nin yanına geçmiş sorular soracak ken karşı takımdan sesler gelmeye başladı karmaşa vardı bulut bizi hadi gidiyoruz diye işaret yapınca bizde gitmek için ilerledik ben hala orada neler olup bittiğini bilmediğim için arkma bakım duruyordum en son baktığımda gurubun başkanı olan cem öne atılarak
-BULUTTT
bulut önümüzden hızlı hızlı yürüyordu derin bir nefes alarak arkasına döndü
-ne var
-bir anlaşma yapalım
Cem kendinden çok emin konuşuyordu bulut
-ney miş o
-en fazla odunu kim toplarsa onun değdiği olacak bir gün boyunca var misin
Bulut bir anda fena gaza gelerek "varım" dedi demesine de olan bize olacak onun sayesinde hepimizin canı çıkacak bir sinir uğruna cem hemen ekipini alıp karşı tarafa doğru yürüttü bulut hepimize dönerek
-hadi hızlı olun
Erkekler önden hızlı hızlı yürüyordu onların bir arkasında o kız onun arkasında ben ve ece vardık .Ben ECE yi yavaşlatarak sesimi de kisaltarak
-ece bu kim
-bu melis
-neden çok sesiz
Ece derin bir iç çekti
-yapılanlardan bu gurubun yaptıklarından aslında çok yaptılar ama bize yaptıkları kadar değil fakat kız dayanamadı işte dayanamayanlar melis gibi içine kapanıyor biz gibi akilanmayanlar ise daha çok hırs yapıyor
-anladım kıza çok üzülmüştüm ECE yi arkamda bırakarak melisin yanına gittim
-selam
Çekinerek
-selam
Diye cevapladı
-ben rüya
-tanıyorum bende melis
Aaaa ne kadarda güzel beni tanımayan yok gerçekten çok iyi melis ile sohbete devam ederken ECE yanıma geldi bu durumdan isyankâr şekilde
-ama ya sen böyle her tanıştığın ile beni satacaksan ben gidiyorum
Lafını bitirince dudağını büzdü ben konuşmaya giremeden melis benden önce davrandı
-siz tanışıyor musunuz
Ece komik bir tavırla
-ne sandin kizim,bu arada ne diyeceğim biz hepimiz çok iyi arkadaş olalım mıiiiii ?
Ben sonundan lafa gire bildim
-olduk bile
Bizim güzelim sohbetimizi bozuldular yağız arkasına sinirle döndü şaşırdım mı hayır sonuçta sinir hastası tanıdığım şu süre içerisinde bu teşhisi koydum
-SIZ BÖYLE OYALANIR SANIRSANIZ NASIL KAZANAMAYI DÜŞÜNÜYORSUNUZ ACABA ÇOK MERAK EDİYORUM
biz sesizce duruyorduk emre ise yağızı sakinleştirmeye çalışıyordu bulut ise düşünüyor şekilde yere bakıyordu sanki hipnoz olmuş gibiydi
-tamam buldum
Acaba ne bulmuştu amannn bana ne ya etrafıma bakınırken emre Ece'ye bakıyor ece gözleri ni kaçırıyordu sonra tam başka yere bakayım derken göz göze geldiler emre eceye yalvrarak isteyerek yapmadım der gibi bakıyordu ece gine hemen gözlerini kaçırdı batu melis ile uğraşıyordu
-ya bıraksana saçımı batu
-ya bekle suskun az kaldı topluyorum
-ya ben senin toplamına da bana suskun demeni de is-te-mi-yo-rum
Batu ece ye laf söyleyecek iken
-YETERRRR
diye bağırdı bay ukalaa
-herkes ayrılacak odun toplayacak emre,yağız,batu ve ben bir gurup kedi yavrusu,suskun ve çakma sarı bir gurup hadi
-yanlız bunlar daha kendilerini korunamıyor bi birimlerini mi koruyacak
Diye atıldı yağız
-amannnn boş ver en az ayı yer bizde kurtuluruz
Hepsigülmeye başladı kızara döndüm bilmişlik taslayarak
-hadi kızlar
Yürürken emre ece nin önüne geçti
-ece biraz konuşalım mı
-hayır
-lütfen
-hayır
Yağız emrenin kolundan çekiştirirek
-hadi abi
Onlar gitti ece söyleniyordu
-bide konuşalım diyor çok bekler
Biz melis ile kıkir kıkir gülüyorduk ikimiz de ece sinir oldu yerde bulduğumuz her odunu topluyorduk rüzgar esmeye başlamıştı. Ben üşümüştüm biyaz cık hava artık kararmaya başlamıştı melis
-ayaklarım ağrıdı
-bemimde
Diye katıldı ece
-uuuuuuu.
-o-o-o ses neydi öyle
Dedim korkak sesim ile
-sakin olun hiç birşey yok relax YA NIYE KORK MUYORSUNUZ YİYECEKLER BIZI IMDATTTT
Gülmem mi gerek yoksa korkmam mi gerek hiç birşey bilmiyorum şu anda ne yapmam gerekiyor hala ilerliyorduk yere basmakla yerdeki dal parçaları sesler çıkarıyor sonbahar gibi yerde yapraklar yapraklarda isyan ediuor bezmiş olanlar hayttan yorulmuşlar düşüyor çiçekler soluyor bunun sebebi kış ayının gelmesi mi sebep olan bence değil çünkü kardalenler niye o kadarda kışta nasıl çıkıyor açıyor işte kardelenler kadar güçlü olamayan bir sürü çiçek var yani sorun kışta değil güçsüz olmakta
-rüya ne yapacağız
Ece bana soru sorup duruyordu melis bir anda panikle
-biz nereden geldik bak havada iyice karardı
-nerden gediiik bilmiyorum biz nerden geldik ya
Diyerek fısıldadım kızlar paniklemeye başladılar
-biraz yürüyelim belki geliriz hadi yola falan çıkarız belki
-evet rüya haklı hadi melis
Hala yürüyoruz yere baktığımda szszszsszsz sesleri gelince reflex olarak
-aaaaaaaaaa
Ben bağırınca ece de bağırdı onun bağırışına melis de bağırmaya başladı
-aaaaaaaaaaa
-yok bir sey kızlar
Kızlar kafaları ile onayladı
Yürüyerek ilerliyorduk ay ışığı önümüzü görmemizi sağlıyordu yıldızlara bakarak ilerliyordum çok güzeldi acaba nereye çıkacağız ne oluyor ne yapmalıyız her şey durdu sanki yürürken büyük bir ev gördük çok eski bir eve benziyordu
-rüya içeriye girecek miyiz
-bence şöyle yapalım hava çok soğuk içeriye girelim yatalim sabahta kalkarız oradan kamp alanını bulalım yanişu andatam anlamı ile kaybolduk o yüzden yapcak birşey yok demi.
Kızlar artık konuşmakla uğraşamıyorlar kafa sallamakla yetindiler içeriye girmek için konulan 3 tane basamak vardı. Ben önden ilk basamağa ayak bastım basamaktan gıcırtılar geliyordu eskimiş gibiydiler kapı da bulunan bazı örümcek ağları var,içeriye girmemizle içerideki tozlar yüzümüze bulamamıştı sis gibiydi içeride duvarlardan düşmüş olan sıvalar altı çok sağlam ama yıpranmış şekildeydi duvara vuran ay ışıkları ile duvarı görmem daha kolay oluyordu duvar da bazı yereri yeşil bazıları ise pembe rengin bir birine karışmak isteyipte karışamadığı renklerdi pembe renk yeşilin üzerinde ama yeşil ona karışmak istemediği için ałtta kalmayı tercih etmiş. Yukarıya çıkmak için yeltenirken melis durdurdu
-dur rüya bekle bak daha ne olduğunu bilmediğimiz bir yerdeyiz başına bir şey gelir
-tamam
Dedim mutsuzlukla kızlara dönerek
-hadi içeriye girelim içeride yatalim sabahta yolumuzu bulmaya çalışırız
-tamam
Diye cevap verdi melis huzursuzluk ile birlikte odalardan birine girdik yerler eskimiş su dökülmüşte rengi açılmış giydi duvarda tablo içindede aya uzanmak isteyip ama uzanamayan bir kız var siyah pastel boya ile yapılmış şahane bir eserdi ama bu çok yeni bir tabloya benziyordu bu ev çok eski kim gelirdiki buraya bilmiyorum şu anda kafam durdu ben etrafı izlerken kızlararkamda uykuya dalmış uyumuşlar bile yere yavaş yavaş bende yatmak için yere egildim ama içimde çok kötü bir his var ne yere yattigimda yer yaş olduğu için Arka mi islattı bende arkamin islanmasini istemedim o yüzden kızlara doğru döndüm melis iki büklüm olmuş üşümüş yavaşça ses çıkıp da kızlar uyanmasın diye yavaşça kalktım üzerimde olan ceketi melisin üzerine örttüm dikkatlice yerime yatmsk için kızların yanından geçerken karanlıkta önümu görmedim ayağım bir yere takılınca Ece 'nin üzerine düşüyordun düşmemek amacıyla Ece 'nin elinden yardım aldım fazla ağırlığımi vermeden ayağa kalınca elinin soğuk olduğunu daha yeni anlamıştım Ece 'nin üzerinde çeket var,onu çıkarmayı amacım ile Ece yi yana dogru ittim bir kolunu çıkardım sonrada diğer tarafa doğru ittim o kolunuda çıkardım ayakta zor duruyordum üzerini örttünce ayı izlemek o an çok içimden geçti aya bakabilmek için pencerenin önüne geçtim pencereye kafamı yasladim ayı izliyorum çok saçma geliyor demi ama ben saçma imkansız denilen her şeyi yapmak için varım ayı izliyordum hala ben hayranlıkla bakarken önümden simsiyah giyinmiş bir adam geçti bu adam kimdi hemen koşarak kapıya yöneldim şu anda hiç birşey umrumda değildi o yıllardır görmediğim adamdı kapıyı sertece açtım basamaklara basmadan atlayark çimlerin üzerinde olabildiği kadar hızlı koşuyordum pencerenin önüne geldim o adama hala yürüyordu ben arkasından bağırdım
-heyyyy dursana durrr
Benim bağırışlarıma hızlandı koşmaya başladı bende arkasından hızlı hızlı korşuyordum korkumu yok mutluluk yok endişe yok hiç bir duygu yok bende şaşırdım ama duygu yok şu anda bende hala koşuyoruz 2 dakika olmuştu hemen hemen adam elomde bulunan bir kağıdı bilerek yere attı ben hemen kağıdı almak için yere egildim kalktığımda adam yoktu bu adam e ara gözden kayboluyor şu anda elimde sadece bir kağıt ve şu saaten sonrada merak var merakla kağıdı yavaşça açtım kağıt siyah kağıdın içinde sanki beyaz tebeşir ile yazılmış gibi yazılar var içinde yazan
Bir nefes kadar yakın
Görmediğin kadar uzak
Çok yakında âşkın var
Eğer onu bulur uzaklaştırsın
Yada bulamaz hala onun yanında olursan yanındaki insanlar
Teker teker gözünün önünde eriğip
Gider sen seç hangisi?
hani olur ya hani durur ya herşey  o geldiğin yer son noktadır geri de gelemezsin ne de ileri adım ata bilirsin şimdi herşey susuyor kimse yardım ermiyor elimden gelen hiç birşey yok olmuyor şimdi bittim ve bilmediğim yolun ortasında duruyorum herşeyle başa çıkmak mı yoksa kaderine razı gelmek mi kim bu kim ya neler oluyor şu son zamanlarda neler olmakta kimse bilmiyor ne olduğunu ne yapacağım sanki dünya iki yana ayırilmiş bir tarafından canı yanmış bitmişler bir yandada razı gelmişler şimdi ise benim bir ayağım bitmiş bir ayağım ise sağlam duranların yanında bütün bedenimi nereye götürmeliyim hangisi beni tamamlar o kağıtta yazanlar hangisi benim için doğru olan bebekler bir şey olduğunda konuşmak konuşamadığı için aglarlar ya acıktım demek yerine ağlıyorlardır
Uyumak istiyorum diyemedikleri için aglarlar konuşmak yerine hep ağlamak tamamlar o parçayı şimdide benim de ağzım yok konuşamıyorum sanki yeni doğdum konuşmayı bilmiyorum yere  oturdum seçim yapmak şu anda benim için çok zor ilk defa akışına bırakacağım belki bir gün en doğru kararı vereceğim yere oturdum yıldızları izledim onlar kadar özgür olmak istediğin yere gide bilmek yağmur da çilemeye başladı kafamı duvara dayadim yıldızlara yağmurla beraber bakıyorum yağmurda islanmaya bayılırım o yagmur rüzgarla beraber oturup yagmur bittikten sonra o yağmur kokusu çok hoşuma gider ben öyle herşeyi çok severim heleku dediğim gibi yağmur kokusu ve yağmurun altında islanmakti yağmur siddetledi yavaş yavaş ay ve yıldızlar kaybolmaya başladı onların yerine kara sim siyah bulutlar ortaya çıkmaya başladı yagmur siddetlenmiş gök gürlemeye başladı gözlerimi kapattım kendim uykuya bırakmaya başladım gözlerimi kapattigimda aklıma şu yaşadığım olaylar gelmeye başladı şu zamana kadar çok fazla şey geldi başıma geldi hepsinin üzerinden geldim ama b okula geldiğimden beri gelmeyen şey kalmadı şimdi olan şey buymuş bu okul bana gerçekten çok şey kaybettirdi en çokta kaybettirdiği şey ise duygularım hangi birinin arkasından koşacağım neyin peşinden koşmalıyım bu düşünceleri o kara simsiyah ekran aldı götürdü herşeyi uykuya dalmıştım sabah kalktığımda sesler geliyordu kızlar kalkmiş başımda bekliyor kalktığımda melis bana kızmaya başla di
-ya sen delimisin yağmurun altında yatilirmi başka yer mi kalmadı hadi kalk bitmiş halde ayağa kalktım ece içeriye eşyaları toparlamak için gitti o sırada seler geldi
-Ece
-Ruya
-Melis
Diye bağıran batu,emre,yağız ve bulut var yanımıza geldiler ece de içeriden geldi hepimiz gitmek için yürürken silah sesleri gelmeye başladı  etrafımız sarıldı biz kızlarla korkuyorduk ece ve melis ağlıyordu ben ise sadace ne olup bittiğini çözmeye çalışıyordum sonrada bulutun sesi duyuldu
-KIZLAR SAKIN OLUN HİÇ BİRŞEY YAPAMAZLAR
Bu sözün üzerine bir adam ece yi vurdu emre bağırmaya başladı
-ECEEEEE ECEEE
mben ecenin yanına giderken melisi vurdular ben bağırıyordum melis ten sonra yağıza silah çevrildi silahın önüne emre atladı emre vuruldu hepsi teker teker gözümün önünde gidiyordu bulutta vuruldu onun yanına koşarak gidiyordum ama en gittikce bulut uzaklasiyordu yağız vuruldu tek batu kalmıştı o son kurşunun önüne ben atladım ama beni değil gene de batu vuruldu içlerinden biri karşıma geçti
-sana demiştim bak olduda sesin yüzünden oldu
Diye ekledi ben onlara bakarken benim yüzümden giderlerken adam maskesini çıkardı adama bakarken uyandım kabus muydu yani bu nasıl olur ya bu biliorum neden olduğunu çünkü bunun olmasından korkuyorum kafamı toparladım saçımdan akan sular var onları yere sıkarak kızların yanına girmek için evedoğru ilerledim ben evin arkasında sayılarım evin etrafında dolanmayayim diye kızlara camdan baktım içeride kimse yoktu demek ki beni arıyorlar uyanmislar bir an kafam dank edemedi beni ariyorlar ya beni eğer bulamazlarsa ne olduğunu soracaklar bunu isteyen birimiyim tabikide hayır ben bunları daha kendim emin değilken kızlara nasıl söyleyeyim demi kızlara yalan söyleyeceğim ama beyaz bir yalan tabi şunuda biliyorum o beyaz yalan gittikçe simsiyah yalana dönecek kızların yanına gittim. Onların birşey demesine izin vermeden
-akşam canım sıkıldı yağmur yagiyordu oturdum sonra uyumuşum sonrada islanmışım o yüzden dışardayım tamam mı
-tamam sakin ol şampiyon
Diye ece benla dalga geçti melis ise uykulu bir halde
-hadi iceriden çeketleri alalım gidelim  ben başımla onayladım melis gidecek iken ece önce davrandı içeriye gitti ben usuyordum çünkü üzerim yaş melis bana bakarak
-noldu canim üşüyor musun bak çeketleri giy
-yok canım ya sadece üzerim yaş ya on dandır tamam mı sadece titreme geldi bir anda o yüzden
-tamam anlaştık
Sonunda Ece geldi beraber ormana derinliklerine gideceğiz basamaklardan dikkatlice iniyorduk melis ece en sonda da ben kalmıştım 2. Basamağa yani ortancı olan basamağa bastığım an ayağım çöktü yani tahta çöktü isyan etti tabi bende nasıl bastiysam ayağım içine girdi bir ayağım üst tarfta bir ayağım ortanca olan basamaktaydı sanki jimlastik yarışındayın da acaba kim kazanacak diye de kızlar bakıyor ben kıkir kıkir gülüyordum kizlar bana bir kaç saniye şaşkınca baktılar sonra onlarda gülmeye başladılar
-beni çıkarmayı düşünüyor
musunuz
-aaa kızı unuttuk
Dedi Ece gülmesine hakim olamayarak
-hari rüya ayağını çıkarsana
Ece nin lafı üzerine beni çıkarmaya geldiler ben çıkamayınca melis sinrini dışa vurdu sonunda çıkmıştım tahtalra basmadan evden çıkmayı sonunda başardım ormanın içinden sesler gelmeye başladı bu seslerrr