BÖLÜM 24 "KÜL RENGİNDE SEVDALAR"

583 54 35
                                    


Melis Aydın - Tutuklu kaldım


Merhaba güzel okuyucularım
Yine biz geldik ne kadar geç geldiğimin farkındayım fakat Güz Sayhası yazılması zor bir hikayesi olduğu için o duyguya girebilmek bir hayli zamanımı alıyor.

Ve bölümlerin en uzunu oldu diyebilirim yaklaşık 9.000 ne yaklaştı.

Bir daha ki bölüm ne zaman gelir bilmiyorum ama çok güzel geleceğini biliyorum🕊

Şimdiden iyi okumalar 🖤

Yorumlarda görüşmek üzere👋

Sol alt köşedeki yıldıza basmayı unutmayınız ⭐️😌







GÜZ SAYHASI - BÖLÜM 24

"KÜL RENGİNDE SEVDALAR"

             [ Köy - 2013 ]

                               [ Köy - 2013 ]

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Aşk! Sandığın kadar değil, yandığın kadar...

...

Aşktı insanı yakan, aşktı insanın yüreğini tarumar eden ve yine aşktı insanı bir Anka misali küllerinden yeniden doğuran.

"Evimize hoşgeldim!" Demişti Ömer.

Sesinin bu denli  huzurlu çıkışı,genç kızı da sebebini bilmediği halde içini huzurla doldurmuştu.

Yağmurda ıslanmış bedeni genç adamı üşütmüyor gibiydi. Bakışlarını Feride'den çekemiyordu lakin sonra bakışlarına bir hüzün çörekleniyordu. Zihninin içinde bir soru gezinip duruyordu,onu rahatsız ediyordu bu durum. "Mektubu okudu mu?" Diye düşünüyordu genç adam,içinde bir şüphe ile kırık bir tebessümle bakıyordu Feride'ye.

Zira bilmesini istemiyordu,yüreğinin en kuytu köşesinde taşıdığı sevdasını. Zira onu, sevdiğinden kaybetmek istemiyordu.

"Hadi oğlum, üzerini değiştir sonra  uzun uzun konuşuruz."

Dayısının sözleriyle daldığı derin düşüncelerinden sıyrıldığında başıyla onu onayladıktan sonra odasına doğru adımlamaya başladı genç adam.

"Damla kızım, sen de çay demle! Ağabeyinin içi ısınsın, ben de namaz kılıp geleyim," dedi tekrardan Mahmut ve ayağa kalkıp odasına doğru adımladı.

Damla heyecanlı bir şekilde mutfağa doğru gittikten sonra genç kız yalnız başına kalmıştı.

Genç kız sandalyesini pencereye doğru ittiğinde bakışlarını yağmur taneleriyle dolmuş pencereye çevirmişti. Hâlâ yağmur darbelerine maruz kalmış ama hiçbir şekilde yıkılmayan gül fidanına bakıyordu.

~GÜZ SAYHASI~Where stories live. Discover now