disgust/tom felton

sixteen

M:Meave Amaris Christopher

Tom'dan

Gecenin bir yarısında kendiliğimden uyanmıştım yan tarafıma baktığımda Meave yoktu, içimdeki korku ve ailesinin eve gelme korkusu sarmıştı, odadan yavaşça çıkıp ışıkları yakmaya çalıştım ama elektrikler hala gelmemişti, telefonumun ışığını/flaşını açıp evin her yerini aramaya başladım, her yere bakmıştım ama yoktu, en sonunda onu aramaya karar vermiştim..

Minik cadı aranıyor..

Açmamıştı iç çekip ceketimi alıp evden çıktım, her yere endişeli şekilde bakıyordum, tabi aklıma gelen izlediğim filmler ve okuduğum kitaplarda olan senaryolar aklıma geldiğinde kötü olmuştum, nereye gideceğini düşünüyordum..

Aklıma gelen her yere bakmıştım ama hiç bir yerde bulamamıştım, top sahasında geldiğim de dinlenmek için azıcık oturmuştum, her yer karanlık olduğu için görmek daha da zor oluyordu, sanırım şehrin ışıkları da gitmişti iç çekip tekrar telefonumun flaşını açtım, etrafa bakarken top sahasında yerde uzanan Meave'yi görmemle afallamıştım, hızlıca yanına giderken beni farketmiş olacak ki bana dönmüştü..

-"çok merak ettim seni."

M: merak edilecek bir şey yok, iyiyim..

Çimenlere uzanmışken telefonu kapatıp yanına uzanıp iç çektim.. niye böyle yapıyordu, birden iyiyken birden soğuktu..

-"niye evden gittin?"

M: elektrikler gidince yıldızlar daha güzel gözüküyor, ondan..

-"yıldızları izlemek için yani?"

Ona bakarken kafasını bana çevirmişti, ağlamışmıydı o ? Ay ışığı yüzüne vururken bir elimi yanağına götürüp okşamaya başladım..

-"anlatmak istermisin?

M: küçükken annemle yıldızları izlerdik, şekilli olanlara isim verirdik.. ama artık ışık kirliliğinden yıldızlar gözükmüyor ben de her elektrikler kesildiğinde yıldızları izlemeye çıkarım işte..

Yanağına minik bir öpücük kondurdum, göz yaşlarını silerken hala gözlerinden yaşlar akıyordu, bıkmadan usanmadan siliyordum göz yaşlarını.

M: Onu özlüyorum Felton, o beni olduğum gibi seven tek kişiydi, ve artık asla geri gelmeyecek.

-"Belki de seni olduğun gibi seven tek kişi değildir."

Şaşkınca bana bakıyordu, siktir ne demiştim ben az önce..

M: benim iyi hissetmem için söylüyorsun, kimse sevmez beni, babam bile düzgünce sevmiyor, varsa yoksa ya Jade ya da o Milan karısı..

Vücudumu ona doğru döndüm, ne yapacaktım? Teselli edecektim..

-"baban belki de sana karşı olan sevgisini hiç belli edemiyordur."

M: seviyor mudur yani..

-"tabiki seviyordur, senin gibi bir kızı sevmeyen aptaldır."

Ciddiyim.

M: peki ben senin kızın olsaydım, beni sever miydin?

Kızım yerine karım olma fikri daha güzel ama neysee

Saçlarına minik öpücükler konduruyordum..

-"severdim, çok severdim."

Gülümsedi ama gülümsemesi ile hava birden esmeye başlamıştı, üstündeki ince ceketin onu ısıtmadığı barizdi.

Montumun fermuarını açıp yanına sokuldum, montumun içine girmesine yardım edip ona sıkıca sarıldım, tamam montum ikimizi de içine almazdı ama en azından ısınmasını sağlardı..

....

Biliyorum aşırı kısa ama uzun yazmaya çalışırsam bir kaç güne atardım bölümsüz bırakmak istemedim, öpüldünüz asklarim😽😽