Seoul mate / RoséKook

00

Rosé

Mnet Asian Music Awards

Grubumuzun ismi birkaç hafta önce Lisa'yla birlikte başrolünde oynadığı dizisini izleyip çok beğendiğimiz oyuncu tarafından anons edildi. 

Siyah tüllü eteğimi düzelterek oturduğumuz rahatsız sıradan kalkıp üyelerimin peşi sıra yürümeye başladım. Hemen önümde Jisoo ve Jennie vardı.

Biraz arkamda kalan Lisa hızlıca bana yetişip elimi yakalamıştı yürürken. Ben de parmaklarımı onunkilerle birleştirerek sıktım hafifçe.

Gergin olduğunda yaptığı gibi dudaklarını büzerek bana baktığında güven vermek istediğim için gülümseyerek ona baktım.

Artık kaküllerini uzattığı için perçeme dönüşmüştü ve açık kalmış alnının çevresinde yüzünü gölgelendiriyordu. Fanların Lisa'yı öyle açık alınla gördüğündeki ilk şaşkınlığı hâlâ aklımdaydı. Gelen yorumları karşılıklı oturup okumuştuk gülerek.

O da dudaklarına gülümsemesini yerleştirdiğinde sahte olduğunu bilsem de gülümseyebilmesine sevinerek kafamı önüme, bakışlarımı yürüdüğümüz yolun etrafındaki seyircilere çevirdim.

Çıkış yapışımızdan yıllar sonra ,sonunda ikinci daesang'ımızı almak için çıkıyorduk sahneye.
Diğerini de geçen sene almıştık ancak onu almak için şirket ödül törenine katılmamıza gerek görmemişti.

Bugün buraya gelişimiz bile bizim için epey zorlu olmuştu. Sonuçta koredeki ödül törenlerine katılmayı bırakalı da yıllar olmuştu. Birkaç Amerikan müzik ödülüne katılmıştık yine geçen sene. Bir de  Billboard Müzik Ödülleri'nde performans sergileme fırsatı bulmuştuk Dua Lipa'yla birlikte.

Onun dışında ne yapmıştık ki?
İki seneyi pandemiyle geçirmiş,fanlarımızdan çok uzak kalmıştık.
En çok sahnede olmayı, fanlarımızın da bize eşlik ettiği şarkıları onların önünde sergilemeyi özlemiştik.

Japonca full albümüz ve Lisa'yla Jisoo'nun solosunun ardından ikinci full albümümüzü çıkarmıştık. Doğrusunu söylemek gerekirse albüm dediğimiz gerçekten böyle olmalıydı. Elimizde en azından bu tarz iyi bir albüm olduğu için mutluydum. Amerika'daki hatrı sayılır başarımızı da bu albüm sayesinde elde etmiştik.

Jisoo'yla benim co-writing'ini üstlendiğimiz şarkıların yanında Jennie'yle yaptığımız düetin de yer alması benim için güzel olmuştu. Yaptığım işten zevk alabilmiştim.

Ama şimdi buradaydık, ayağımda her zaman istisnasız bana giydirilen beyaz botlarımla rahatça yürüyordum bir çoğu için kaygan sayılabilecek yüzeyde. Tek tesellim de buydu ya zaten.

Kulağıma kendi ismimle birlikte üyelerimin adı da çalınıyordu kalabalığın içinden.

Biricik güzel üyelerim.. Artık eski üyelerimdi. Herkesin çok merak ettiği ama bir türlü şirket tarafından açıklanmayan gerçekleşiyordu.

Sözleşme süremiz dolmuştu ve bize bile sürpriz olan bir şekilde yenilememe kararı almıştık. Yalan yok çok yıpratıcıydı bütün süreç. Yediyi devirmiş ancak sekizinci yılımızı ise dolduramamıştık bile. Nice dolu dolu yedi yıllara diye kutladığımızı hatırlıyordum oysaki daha bu yaz.
'Blackpink' diyerek kaldırmıştık kadehlerimizi... bu isim için kadehlerimizi kaldırdığımız son seferimizmiş meğer.

Gözlerim doluyordu hatırladıkça yine, etraftaki coşkulu gürültü kulaklarıma ancak uğultu olarak ulaşabiliyordu.

Son aynı sahneye çıkışımız, son kez böyle bir kalabalığın karşısında yan yana dizilişimizdi bugün Blackpink olarak.